Trabzonspor MP Basketbol Kulübü Başkanı Abiş Hopikoğlu ve yönetimini menajerler konusunda geçtiğimiz günlerde uyardım. Bazı konular yine kafamı karıştırdı. Mesela Nihat Mala’nın menajer olarak yanına yardımcı yaptığı ve bu kişinin daha sonra Trabzon’a hakaretler ettiği bir mesajı nedeniyle kovulduğu ama buna rağmen yine TS Basket’in menajeri Mala ile irtibatta olduğu hatta birlikte oyuncu beğenip kulübe aldıklarını öğrendim. Bu da yetmezmiş gibi kulüpte oynayan oyuncuların Nihat Mala’nın gösterdiği menajerle çalışmaya zorlandığı iddialarını inceden dokundum. Nihat Mala döneminde kulübe 50 küsür oyuncu alındı, 5 hoca değiştirildi. Kulübün tahmini borcu 15 milyonu geçti. Ama başarı konusunda geri kalındığını gündeme getirmiştim. Bir de Mişko konusu var. 

Hani şu Trabzonspor’u hedef alan, istediği oyuncuları veremediği için çıldırıp başkana yönetime artistlik yapan, elindeki anlaştığı bir sürü oyuncusunu zorla kasmaya çalışan..  
Bu konuda bana yine kulüpten ve dışardan bordo mavi basket camiasından isimler ‘hala Nihat Mala Mişko ve yardımcıları ile çalışıyor’ iddiası geldi. Oyuncuların isimlerine bakıldığında Mişko’ya ya yakın yada yardımcılarına yani ortaklarına yakın isimler! 

Konuyu fazla uzatmayacağım. Eleştirilerim sonrası Trabzonspor MP Basketbol Kulübü Başkanı Abiş Hopikoğlu, telefonla aradı. 

Sesinden sinirli olduğu anlaşılıyordu!

“Birşey yaptırmamak üzerine kurulan bir düzende nasıl birşeyler yapılması beklenir” diye konuya girdi.

Anında cevap verdim..

“Hiç de güzel şeyler Trabzon’da söylenmiyor ve yapılmıyor” dedim.

“Ben bu kulübe neler harcadım. Neler buldum. 50 milyona yakın kaynak buldum. Ligi zirvede bitirdiğim sezon oldu. Kulüp birinci lige çıktığında ki durumu sen biliyorsun. Ardından  EuroChallenge  oynadık” diyerek sıraladı sözünü kesmedim. 

***

Mişko konusuna girmesini istedim.

“Bak benim Amerika’dan almak istediğim oyuncularımı engellemeye bile çalıştı. Önümüzü kesmeye çalıştı.” diye üsteledikçe bende üstledim.
Ortağı falana getirmeye çalıştım.
Nihat Mala konusunda ise kararsız olduğunu gördüm.
Kongreye gidebileceği sinyalini verdi.
Sonuna kadar dinledim.
Bir bölümünü sizle paylaştım.
Sordum;
“Alınan oyuncuları twitter’da gördüm
Hepsiyle imza atıldı mı?”
Sosyal medyada görülenler doğru mu?
“Evet atıldı imzalar hepsi tamam” cevabı geldi. 

Tabi bunu derken aklımdan, “Acaba yöneticilerinin haberi var mıdır?” diye sormak geldi ama o kadar hararetli konuşuyorduki ne onun beni anlayacağını ne de benim onu anlayacağıma inandığımda kısa kestim. 
“3-4 gündür 2-3 saat uykuylayız” diyerek halini de anlatmaya çalıştı. 

***

Son olarak dedimki; Sayın başkan, bir basın toplantısı düzenleyin ve sorularımızı soralım cevap verin.

Kabul etti.
Devamında..
“Ben artık kimin ne olduğunu hepsini deşifre edeceğim. Herkes artık bunu bilsin” diye bağladı.
Ne demek istedi yakında görürüz.
Artık yönetim kurulu toplantısında bazı konular tam anlamıyla konuşulmadığını düşünüyorum.
Yöneticiler arasında tıpkı Trabzonspor futbol kulübünde olduğu gibi İstanbul-Trabzon grupları olduğunu ve bu İstanbul tayfası ile Trabzon tayfası arasında fikir ayrılıkları olduğuna artık tamamen karar verdim.
***
Yönetimde konuşulup çözülmesi gereken sorunlar medya üzerinde yapılıyor.
Başkan ve bazı yöneticiler ayrı diğer yöneticiler ayrı tutuluyor.
Kulüp hakkında alınan hayati kararlar bir kaç yönetici harici bilinmiyor.
Sosyal medaydan öğrenen yöneticileri gördüm şahit oldum. 
Ayrıca benim başkandan istediğim, tekrar ediyorum basın toplantısı düzenleyip bütün iddialara cevap vermesidir!
Yine söylüyorum.
İnandırıcı ve samimiyet bekliyorum. 

İşte Abiş Başkanla 4 dakikalık telefon konuşmamızın özeti bu.