Turgay Beşyıldız

Turgay Beşyıldız

Antep’de Kurban ‘VAR’!

Yabancı teknik adamlar ve yabancı oyuncularla doldurulan Türk futbolunun, çok ciddi bir şekilde yerinde saydığı bugünlerde, süper ligin 4.haftasında ilk deplasman galibiyetine ’Merhaba’ demek isteyen bordo mavililer, Antep deplasmanında yine VAR kurbanı oldu.

Karşılaşmanın hemen başında de-marke altında olmamak için, oyunu Antep’in sahasına yıkmaya çalışan bordo mavililer, ilk yarıda buna tam muaffak olamadı diyebiliriz. Ekuban’ın net iki pozisyonunu, oyunun ilk 30 dakikalık bölümün de skora yansıtamamasına, bu sefer aynı oyuncunun yaptığı asiste, Abdülkadir Ömür’ün nazire yaparak ona uyması, topu ters ayağının dışı ile istop etmeye kalkması, konuk ekibin ilk 45 dakikayı önde kapatamamasına neden olan ataklardandı sanırım.

Bir türlü oyunu istediği gibi çoğu zaman domine edemeyen Trabzon ekibi, sakat oyuncuları Uğurcan, Parmak ve Kamil’i evde bırakarak geldiği bu deplasmanda, yeni transferi Malili Diabate’yi de ilk kez maç kadrosuyla tanıştırdı. Hafta içi bağırsak enfeksiyonu nedeniyle iki idmana çıkamayan ve henüz hazır görünmeyen Diabate’nin, bu olmadığını da biliyorum.
*

Genç Serkan’ın formasını maç başlamadan yeniden Pereira’ya teslim etmesi, gecenin hüzünlü mevsimlerindendi. Ama Serkan’ın yedek kulübesinde olması, Pereira olmadığı her anda güven vericiydi.

Kendi evinde sanal baskı üretmeye çalışan kırmızı siyahlılar, eski Trabzonsporlu oyuncuları Muhammet Demir’in, karşılaşmanın başlarında sakatlanarak yerini Brezilyalı Andre’ye bırakması, ev sahibinin oyunu kendi adına forse etmesine pek etkili olmadı diyebilirim.

Aynı şekilde Trabzon takımında, Edgar Le’nin de aynı dakikalarda sakatlanıp yerini Campi’ye bırakması, gecenin kader çizgisi olacaktı ama olmadı.

Niye? Uzatma dakikalarındaki penaltı pozisyonundan önce, oyuna eski Trabzonsporlu Güray’ın yerine sonradan giren Kenan Özer’in, sağ koluyla topu istop etmesini göz göre göre ‘es’ geçen ve hemen devamında ki pozisyonda penaltıyı gösteren Fırat, bizim ve sizin bildiğiniz Fırat!

Evet Favio, Antepli Maxim’in ayağına bilerek yada bilmeyerek bastı, doğrudur penaltı…

Penaltı ama bu pozisyondan 2 saniye önce, Antepli Kenan’ın topu sağ koluyla istop etmeye çalışması neydi? Yöresel çayda çıra oyunu muydu?

Favio’nun 4 haftada, 2 kırmızı kart görmesi ise ilginç! Bugün Abdülkadir Parmak’ı çok aradım.

*
Bu ligde yıllardır göremediğimiz taç atışından gelen Trabzon’un golü, enstantane açısından çok şıktı. Pereira’nın uzun taç atışına Campi’nin vurduğu nefis kafa, gecenin üzerinden sadece bir kuzey yıldızı olarak, kayarak geçti.

Nwakaeme’nin ofansif pozisyonlar için, tek oynaması gereken yerlerde gereksiz yere topu ayağında tutma hastalığı, bu 90 dakikada yine nüksetti. Halbuki Nijeryalı bu ataklarda gelişine tek oynayıp, arkadaşlarını Antep kalecisi Günay ile yüz yüze tanıştırsa daha da anlamlı olacak.

Nwakaeme ve çıkana kadar ona zaman zaman uyan Ekuban’ın, yerlerini Bilal ve yeni transfer Diabate’ye bırakması olağan olduğu kadar, bana göre yine de topu ileriye taşıma gayreti olan Ekuban’ı, Newton oyun içinde bırakmalıydı.

Gaziantep FK’nın geceye göre, son maçlardaki saha içi duruşundan çok eser yoktu sanki.

Antep ekibinde; bana göre aynayı parlatmak için gösterilen çaba, aynanın karşısındaki şahısları parlatmaya yetmedi. Teknik adamları Şumudica’nın beraberlik golüne çok sevinmesi bunun göstergesiydi sanırım. Yani maç başlamadan bir puana razı olmak.
*

Ev sahibinde oyuna giren Cenk ve maçın başından beri istekli olan ve penaltıyı yaptıran ve de penaltıyı beraberlik golü için kullanan Maxim, kırmızı siyahlılar adına aklımda kalan pozitif isimlerdendi.

Eddie Newton’mu? Bu haftaki milli maç arası boşluğunda, masanın üstüne yatırılırsa şaşırmam!

Son sözüm; Bu ülkede hak eden takımların gönderilmediği Avrupa Kupaları’nda, grup maçlarına bile kalamadan, daha ilk turlarda bugünlerde olduğu gibi ülkeye geri dönmelerini ve ülke puanını yerlerde süründürmelerini istemiyorsanız, bırakın hak eden takımlar, hak ettikleri yerlere ulaşsınlar.

Futbolu ve oyunda müsabaka kalitesini bulmak için, önce futbol oynanmasına izin verecek hakemlerin üretimini ve sınır yaşını artırmalıyız ama topun oyunda kalma süresini uzatmak, zırt pırt düdük çalıp oyunu kesmemek, bizdeki hakemlerin işi değil. Eğer onlar etki altında kalmadan düzelirlerse, bu ligde düzelir sanrım.

Belli ki ligde derenin altından daha çok sular akacak da, tek istediğimiz o sular ‘VAR’ odasında bulanık, puslu olmasın!

YAZIYA YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.