760 bin…
Yani öyle böbürlenecek bir durum yok ortada Trabzon…
Rakamlar diyor ki;
‘30 yılda bir adım bile ilerleyemedin. Ordu göçü önledi, sen önleyemedin’
‘Sen Trabzonspor’la uğraşırken, millet teleferikle göğü deldi’
‘Bakanlığının elinden alınması normaldir ne diye şaşıyorsun ki!’
‘Trabzon artık daha kabineye bile giremez, kıvranıp durma!’
'2 aylık, bir nefeslik kente dönüştün'
'Üniversiten ilk 5’teyken şimdi 30’lara geriledi'
‘Sümela Manastırı, Uzungöl, Ayasofya gibi bir sürü avantajın bile olsa bunu kullanamadın, kaçıyorlar senden diyor.
El yakıyorsun diyor el!
Daha ne diyor biliyor musun?
Trabzon son 30 yılda hep kaybetti.
Son 30 yılda en büyük yerel yönetimler felaketini yaşadı.
Aksak, tırsak, korkaktı.
***
O nedenle;
Övünmeyi bırak...
O göğüslerini durmadan şişirme.
Düşün biraz!
Ben ne yaptım?
Bu kente sahip çıkabildim mi?
Hakkını savunabildim mi?
“Bu kentten insanları neden tutamıyorum?” diye…
‘Hep bana hep bana’ derken, çocuklarımın geleceği için bir şey yaptım mı? diye…
Bir de sor kendine son kez, “Ben nerede kaybettim?” diye.
***
Bir daha!
Öyle;
Yok, ‘Burası Trabzon’ ha!
‘Türkiye’nin T’si…’
‘Bize Her Yer Trabzon’
‘Trabzon yıkılırsa maazallah dünya sallanır’
‘Kimse bu kentin hakkını gasp edemez, asker oluruz’
….Gibi böbürlenip bağıranların gazına gelme!
Bi’zahmet…