Turgay Beşyıldız
Siirt’i Bordo Mavi yapan Atik bir Vali, Ali Fuat Atik…
İlginç olan bir taraf, Van’da doğan Trabzonlu Vali Atik’in ebesi Siirtliymiş, o da bebek Atik’in doğumunda kestiği göbek bağını, gitmiş Van Valiliğinin bahçesine atarak, dua etmiş ’’İnşallah büyüyünce vali olur’’
…Siirt halkı Vali Atik için, şahsım kanalıyla kamuoyuna haber göndererek '' Sizin hayal ettiğinizi, biz burada yaşıyoruz '' diyerek, anlamlı bir söz sarf etti.
…Atik; Burada aşıkların bir sözü vardır '’Seninle aşkımız, Siirt-Eruh yolu gibi olsun, hiç bitmesin’' diye, ama biz bu yolu hızla bitireceğiz.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Soğuk bir kış günü, hani derler ya, mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır. İşte öyle karlı bir günde, 1975 yılında Van’ın merkezinde doğdu.
Baba Muharrem Atik, Trabzon Vakfıkebirli, şimdi emekli o dönemlerde de Van Emniyet Müdürlüğü’nde Baş Komiser olunca, Ali Fuat Atik’te şirin ilimiz Van’da doğmuş, hem de toprak damlı bir evde. Anne Emine Atik ev hanımı, 3 kız, 1 oğlan 4 kardeşler.
Baba 73, anne 70 yaşında, 5 yıl nişanlı kalmışlar, 48 yıldır aynı yastığa baş koyuyorlar. Vali Atik'le bir zamanlar terör yuvası, şimdi ise Siirt halkının ve yerli, yabancı turistlerin mesire ve gezinti alanı olan Botan Vadisi’nde söyleştik. Aynı yerde duramıyor. Hop orda, hop burada, tipik bir Balık burcu, sanırım hiperaktif.
Havadan sudan derken, ben sordum o anlattı; ‘’ İşin ilginç tarafı, Van’da doğduğum da, sonradan öğrendim ki ebemiz Fatma bacı Siirtli imiş. O da benim yani bebek Atik’in kestiği göbek bağını, gitmiş Van Valilik binasının bahçesine atarak, dua etmiş ’İnşallah büyüyünce vali olur’ demiş. Aha da buyur Vali olduk. Enteresan bi hikaye değil mi? ‘’
Kendi ve diğer 3 kız kardeşi de, tek bir baba maaşı ile üniversiteyi tamamlamış, biri Kocaeli’de devlet memuru, diğeri Orman Mühendisi, bir diğeri de Eczacı.
Bu yüzden, şimdi Kocaeli’de babasıyla yaşamını sürdüren annesi ile de bu yazıyı yazarken bizzat telefonda görüştüğüm de ‘ Evin reisi şimdi o ‘ diyerek, Ali Fuat Atik’i gösterdi… Annesi telefonun hoparlöründen konuştukça o dinledi. Hem annesi, hem de kendi gururlandı. Öyle bir ana gururlanmasın da, kim gururlansın değil mi?
*
İlk, orta ve lise tahsilini, babasının memuriyeti nedeniyle değişik illerde tamamlamış. 1995 yılında Ankara Gazi Üniversitesi, İktisadi İdari Bilimler Fakültesi, Kamu Yönetimi Bölümü’nü kazanınca başkent’in yolunu tutmuş. Okuldan 4 yıl sonra mezun olmuş. Aynı yıl içinde yapılan kaymakam adaylığı sınavını kazanınca, ebe Fatma bacının duası start almış! Bir yıl sonra Tokat ilinde kaymakam adayı olarak devlet memurluğuna başlamış.
Müthiş manzarası olan Botan Çay’ına tekrar sohbete dönersek, Vali Atik Trabzon’un Vakfıkebir ilçesi Esentepe, asıl ve daha güzel adı ‘Uspurlu’ olan köyden. Büyükbaba dan kalma biraz bağ-bahçe var köyde o da öylesine duruyor. Anne, baba yaz mevsiminde İzmit’ten kalkıp, Vakfıkebir’de köyün yolunu tutuyor. Ata toprağına basmak için.
Kendisi Ankara, 3 kız kardeşi İstanbul, Bolu ve Eskişehir’deki üniversitelerden mezun olan baba Atik maddi, anne Atik’de manevi olarak yorulmuştur sanırım. Ama sonu güzel bir yorgunluk olmuş. Tek maaşla 4 evlat, 4 ayrı şehir de okumuş. Baba Atik, bu konuda belli ki ‘Ronaldo’ gibi, o pozisyon da oynamış!
Ali Fuat Atik, kaymakamlık kursunu üstün başarıyla tamamlayınca, kaymakam adayı olarak, sırasıyla Kırklareli’nin Pehlivan ilçesin de, ardından Edirne’nin Lalapaşa kasabasın da kaymakam vekilliği yapmış.
2003 Yılında ilk kez kaymakam olarak, kendi bölgesine atanmış, Rize Derepazarı’na. Oradan aynı yıl içinde müşterek kararname ile Bingöl’ün Karlıova ilçesine atanmış. Ardından Ağrı’nın Taşlıçay kasabasının yolunu tutan, Trabzon ve Trabzonspor fanatiği Ali Fuat Atik, oradan da almış bavulunu eline, aşçılarıyla meşhur olan Bolu-Mengen’in yolunu tutmuş...
*
Botan Çay’ında hava güzel ama sert esiyor. Güneş pırıl pırıl ama üşüyoruz. Vali Atik’in sırtında Trabzonspor’un logolu anorağı var ve devam ediyor ‘’ Bir başka ilginç hadise, babam Edirne Emniyet Müdürlüğü’nde görevli iken, ben ortaokulu orada okuyordum. Eşim müzik öğretmeni Fulya hanım da orada okuyormuş ama birbirimizi tanımıyoruz. Ama ailelerimiz tanışıyormuş ama bizim haberimiz yok. Tanışınca öğrendik. Yıllar geçiyor aradan ve ben bekarım, Edirne Lalapaşa’da Kaymakam Vekili olarak görev yapıyorum. Fulya hanım da oraya müzik öğretmeni olarak atanıyor. Bir gün kaymakamlığa geliyor atamasıyla ilgili görüşmek için, odamdan içeri giriyor. Ben görür görmez çarpılıyorum ve içimde bir his doğuyor. Evleneceğim kız, işte bu kız diyorum. İçimden tabi… (karşılıklı gülüşüyoruz) Sonra görüşmeye başlıyoruz ve bir de bakıyoruz ki; Meğer Edirne'de aynı okulda okumuşuz ve ailelerimiz birbirini tanıyor. Tabi onlarda duyunca bu tesadüflüğe şaşırıyor ve seviniyor. Kısmet denilen şey bu olsa gerek, ardından 2003 yılında İzmit Körfez’in de evleniyoruz.’’
Vali Atik, demli çayından üst üste iki yudum alıyor. Yakın koruması İhsan'dan, ince uzun beyaz sigarasından istiyor ve yakıyor. Belli ki sigarayı çok seviyor. Biraz da yemek yemeyi. Haliyle kilo almış ama ilk fırsatta vereceğim diyor.
"Kaymakamlık için kura çekecektim ki, bir de baktım Rize Derepazarı’na kaymakam olmuşuz’’ diyen ve şimdiki görevinde bu ay içerisinde tam 2 yılını dolduracak olan Siirt Valisi Atik, dumanı Botan Vadisi’ne karışan sigarasının dumanından bir fırt aldıktan sonra ‘’ Bir dönemde Erzurum Karayağız’da, kayyum olarak belediye başkanlığı ve kaymakamlık yaptık. Devlet görevi bu, haritaya bile bakmadan, görevlendirilen yere aynı heyecanla koşarak gidiyoruz. Yer seçmem, burun kıvırmam. Çünkü bu vatanın her karış toprağı bizim’’
*
Kaymakamlık serüvenine 2008 yılında ara veren Atik, Vali yardımcısı olarak ilk kez yine bölgesine yakın sayılabilecek Ardahan’a atanıyor. Buradan da Bartın’ın Ulus Kaymakamlığını devir alıyor. Ama bu arada aklı hep Vakfıkebir’de, köyüne dağdan gelen soğuk suda ve Trabzon’da dır.
Çocukluk döneminde, babasının vasıtasıyla başlayan Trabzonspor sevdası, zamanla kıvılcıma ardından da yangına döner. Çocukluğu Trabzon’da geçmemesine rağmen, artık okul dışında sırtında hep bordo mavili forma vardır.
Yaz tatillerinde geldiği memleketine, köyüne doyamaz, her dönüşte içini, hüzün kaplar. Zaman zaman bulunduğu Köyünde ki çocukluk arkadaşlarını geride bırakıp, babasının görevli olduğu yere döner. Adeta 'Seyyah' gibidir.
Büyük dostluklara sebep olacak Çanakkale-Ezine Kaymakamlığı’na geçtiğinde takvimler 2013 yılını gösteriyordur. Orada halen dostluğu devam eden, eski bitirim şimdi meşhur kokoreççi nam-ı diğer Baykuş Yüksel, yani Yüksel Çiçek ile tanışması da ayrı bir hikaye aslında.
Bu süreç içerisinde Ankara Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde, yönetim bilimi alanında yüksek lisans eğitimini ve İngiltere Londra’da Middlesex Üniversitesi’nde yabancı dil eğitimini tamamlar.
İlk kez valilik görevine atanmasına gelince, gelin isterseniz ondan dinleyelim; ''Daha önce görev yaptığım Çanakkale'ye gittim. Ramazan ayı idi. Üstelik de Kadir gecesiydi. Sabah uyandım. Telefon çaldı. Karşımdaki arkadaşımın ilk sözü; Günaydın Ali Fuat, Hayırlı olsun. Kararname yayınlanmış. Ben de sabah mahmurluğuyla ne kararnamesi dedim. Cevabı gecikmedi. Siirt Valisi olmuşsun. Çok sevindim haliyle, hemen ilk babamı, annemi aradım. Sevindiler. Aklıma ilk şu geldi. Siirt'in Kurtalan ilçesinde babam Emniyet Amiri olarak görev yaparken, liseye orada başlamış, Kocaeli’de tamamlamıştım"
İki yıl önce sıcak bir haziran ayı idi, Siirt'e geldim. Haziran'ın 29'u idi. Ne ilginçtir ki yine bir mayıs ayının 29'unda da, ilk kaymakamlık vazifeme başlamıştım.
*
Bu söyleşimizin, röportajımızın bir kısmını da karanlık çökünce, evinin bahçesinde ki etrafı camla kaplı kamelya da tamamladık. Masada her zaman ki gibi çayımız ve atıştırmalıklar, börekler, kümeler ve kuruyemişlerimiz hazır. Yüzü anneye benzeyen yakışıklı oğlu, efendi, ağırbaşlı 10 yaşındaki Ömer Kürşat ile şirin eşi ve benim gibi tam bir terazi burcu olan Fulya hanım'da masadaydı. Cam'ın dışından bizi meraklım gözlerle kesen de Alman Kurt köpeği ’Çita! idi. Evin diğer evladı 15 yaşındaki Aybike Zeynep'de, Edirne’de ki anneannesi Kadriye Erol’un yanında. Dede Coşkun Erol 2011’de vefat etmiş. Aybike, henüz Edirne'de Lise öğrencisi ve idealleri var.
Vali Atik, anlatmaya devam ediyor, ailesiyle ve ben dinlemeye, bir yandan da not almaya devam ediyordum. '' Yöreye yabancı değildim. Yörenin insanını seviyorum. Bunlar bizim insanlarımız. Her şeyi geldiğim de hazır buldum burada, Siirt'te. Hele Siirt basını en büyük yardımcım oldu. Geldiğimde Siirt basını bana bilgi verici bir mektup yazdı sayfalarında, Siirt basınının gazetedeki bu mektubu, bana işe başlarken yol haritam oldu. Özellikle iç işlerimiz de, en önemli sorun şimdi hizmete başlayan Siirt Havalimanı, Siirt - Kurtalan ve Siirt-Eruh arası karayoluydu. Buralara el attık hemen. Bu yollar da çalışmalar devam ediyor ve önümüzdeki Temmuz ayı sonuna doğru bitmiş olacak inşallah'' diyor ve Ali Fuat Atik devam ediyor '' Burada aşıkların hem ciddi, hem esprili sayılan bir sözü vardır. 'Seninle aşkımız Siirt-Eruh yolu gibi olsun, hiç bitmesin' Evet aşıkların aşkı hiç bitmesin ama ben bu yolu vatandaşın hizmetine sunmak için bitiriyorum.''
Futbol da BAL Ligi’nde mücadele eden Siirtspor'un taraftarlarıyla, kısa bir süre de olsa, bir ara arası serin olan ve sonrasında ise gönüldaşlığa, sevgi yumağına dönüşen dostlukları neticesinde, Siirtspor'u önümüzdeki sezon şampiyonluğa oynatmak için şimdiden kolları sıvamış. Kulübün Onursal Başkanı gibi. Çok güzel dere manzaralı sakin bir yerde öyle bir tesis yapıyor ki Vali Atik, sanırım önümüzdeki sezon için 3. lige çıkmaya hazırlanıyor. iddia ediyorum; Süper Lig de değil ama Spor Toto 1. Ligi'nde ki takımların belki de yarısın da, böyle bir tesis yok sanırım.
Siirt'in 6 ilçesi var. Kent merkezinin nüfusu 160 bin, ilçeleriyle beraber 333 bin. Kürtlerin, Zazaların, Arapların ve Türklerin bir arada yaşadığı 4 dilli, herkesin dinini kendi yoluyla yaşadığı kardeş ve kadim bir şehir Siirt. Böyle bir coğrafya da ve böyle kaygan bir zeminde de bu tip kentleri idare etmek herkesin başarabileceği şey değil. Gördüğüm kadarıyla bu çorbaya sevgi ve samimiyet katılmış. Mesela; yine aynı bölgedeki bir ilin valisi gibi, vatandaşa iş olsun diye sarıldıktan sonra, yine aynı sarıldığı vatandaşların yanında, üstü başı sanki pislenmiş veya tozlanmış gibi elleriyle silmesi, ne kadar ayıp ve yanlışsa, Vali Atik'in de karşısındaki vatandaşa 40 yıllık dostu gibi sarılıp öpmesi de, o kadar doğal ve de örnek olmalı, her valiye. Çünkü bölge halkının orada iş imkanı olduğu kadar, sevgiye ve dostluğa ve de güveneceği bir kapıya muhtaç olduğu da bir muhakkak ve bu köprüyü Vali Atik, iki yıldır kuruyor.
*
Büryan Kebabı, Mumbar dolması ve tarihi yerleriyle de harita da önemli bir yeri olan Siirt'te, görevde olduğu tam iki yıllık süre içerisinde 'terörün belini kırdık' diyen Vali Ali Fuat, güvenlik güçlerine teşekkür ederek '' Teröristlerin inlerine girdik. Çok mühimmat yakaladık. Halkımızdan teröristleri uzak tuttuk. Bölgede huzur hakim çok şükür. O gördüğünüz Botan Çayı’ın bir zamanlar yanından bile geçemezdiniz ama bakın şimdi insanlarımızın mesire yeri oldu. Halkımız ile iç içeyiz. Yamaç paraşütçülerinin bile en güzel parkurlarından biri oldu orası. Botan Çayı'nın bir kısmı belki baraj olabilir. Olursa barajın etrafını daha da güzelleştirip yaşam alanına çeviririz. Tarihi ve kültürel olarak Tillo ilçemiz de inanç turizmimiz önemli bir yer tutuyor. Mesela Veysel Karani Hazretleri ile İbrahim Hakkı Hazretleri’nin türbesi Tillo'da. Ayrıca 18.yüzyılda yaşamış olan İbrahim Hakkı Hazretleri, 'Yılın ilk güneş ışığı, hocamın başına düşmezse neyleyim ben o ışığı ' diyerek, 21 -23 mart tarihleri arasında gerçekleşen yılın ilk güneşi rahmetli hocası, İsmail Fakirullah’ın türbesinin küçük bir penceresinden mezarının başına düşsün diye, o dönem de yaptırdığı, Astronomi, Geometri, Aritmetik ve Fizik kurallarıyla ilgili hayret veren bir yerleşke olan Işık Hadisesi, Urfa'da ki 12 bin yıllık Göbekli Tepe gibi, önemli ve görülmesi gereken dünyaca ünlü yerlerimizden biri ''
Hasta ve Fanatik derecede Trabzonsporlu da olan Vakfıkebirli Ali Fuat Atik ''Siirt'te bir çok kardeşimize Trabzonspor forması giydirerek, Trabzonsporlu yaptık '' ifadesini kullanarak "Sizlerin, Ünal hocanın, Başkan Ağaoğlu ve yönetiminin desteğiyle burada bir Siirtspor- Trabzonspor kardeşliği kurduk. Artık Havalimanımız da hizmete girdiğine göre, bir hazırlık maçıyla ilgili olarak Trabzonspor’u, tüm Siirt olarak beklemek hakkımız sanırım. Trabzonspor’a küçük yaştan beri sevdalıyım. Genç ve alt yapıdan gelen değerlerimize önem vererek, bu sezon iyi bir gelecek vadeden kadro yakalandı. Tüm camia destek vermeli, gördüğüm kadarıyla da desteğini veriyor. Ayrıca son günlerde medya departmanı tarafından yapılan Trabzonspor ile ilgili sosyal sitelerde paylaşılan videoları da, çok beğendiğimi söylemeden geçemeyeceğim '' dedi.
*
Sohbetimizin sonlarına yaklaştığımızda, Siirt'in akşam serinliği de hafif hafif bizi ısırmaya başlamıştı. Alman Kurt köpeği Çita ise tel kafes ile çevrili yuvasına kilitlenmişti ama inanıyorum ki aklı, gözü, kulakları halen bizdeydi.
"Sizin gibi Trabzon’daki gazetecilerden, Ahmet Külekçi kardeşimizin ön ayak olduğu, Siirt-Trabzon kardeşliği projesini başlattık ve devam ediyor '' diye de ekleyen, kamuoyun da ve medya dünyasın da, ülkenin en başarılı ilk 10 valisinden biri olarak gösterilen Atik, ''Allah birlik beraberliğimizi bozmasın'' diyerek sözlerini tamamlarken, karanlık gökyüzündeki ayın yansımasıyla, yakamoz gibi gövdeleri parlayan bahçedeki ağaçların, hafif rüzgardaki hışırtılarını arkamızda bırakarak, otelimizin yolunu tuttuk.
,