Günümüzde insanların birçok yeni alışkanlık ile tanışmış olması bu alışkanlıkları ister istemez direkt olarak hayata geçirmiş olmaları insan vücudu üzerinde gösterdiği olumsuz etkilerle her zaman gündemimize geliyor. İnsan sosyal ve iletişim kurmaya yatkın bir canlı olarak dünyaya gönderilmiş ve yaşamına devam etmesi istenmiştir. Tüketici toplum boyutunda dünya üzerine gelen insan sonrasında toplamayı daha sonra da topladıkları pazarlamayı ve işlemeyi öğrenmiştir. Uzun yıllar boyunca insanın yaşadığı bu topraklarda insan ister istemez sosyal bir varlık olmuştur. Öyle ki insan ilk çağlarda yaptığı basit bir taş için verdiği büyük kavgalarda bile ihtiyacı olan iletişimi kurmuş ve sosyal bir birey olma yolunda ilerleyişini sürdürmüştür. Böylesi bir geçmişe sahip olan insan son günlerde başlattığı teknolojik dijitalleşme evresiyle iletişimi ve sosyal ortamı başka bir hale getirdi. Sosyal medyadan bahsediyoruz ancak bu konuya girmeden evvel insanın sosyal geçmişi anlatmamak olmazdı doğrusu. Sosyal medya insan psikolojisinde temel iletişim gereklerini karşıladığı yer olarak algılanmaktadır. Ancak sosyal medyanın saptırılmış kullanım amacı bu tarz bir sezgiye izin veriyor mu? İşte bu konu cidden tartışılır.

Sosyal medya kuruluş amacında tamamen hızlı ve kolay iletişimi amaçlar. Ancak bizler bu tarz bir kullanım yerine uyguladığımız politikayla olur olmadık psikolojik sorunlarla karşılaşıyoruz. Size açık konuşmak gerekirse sosyal medyanın en büyük psikolojik zararının kıskançlık ve kin olduğunu söyleyebiliriz. Bunu tetikleyen aslında yine sosyal medya değil sosyal medyadan görgüsüzlük denen illeti psikolojik rahatsızlık olarak kapan bazı insanlar üz yolunda giden diğer zayıf insanları da kendilerine karşı kin ve kıskançlık beslemeye itiyorlar. Sonuç olarak sosyal medya karşılıklı insan ilişkilerinden aldığı bazı olguları yine karşıt insanlar arasına entegre ederek insanların psikolojik sorunlara sahip olmasına neden oluyor. 



Kin Ve Kıskançlık

Bencillik duygusundan öte başka birine imrenme ve sonrasında onda olan şeylerin kendinde olmayışının yoksunluğu çekme evreleri neticesinde sosyal medya kullanan insanların bir kısmı kin ve kıskançlık duygularını inç değerleriyle ölçülen minicik bir ekranda oldukça yüksek seviyelerde yaşayarak bazı psikolojik sorunlara sahip oluyorlar. Bu tarz sorunları kısmen ya da oldukça ayrıntılı seviyede yaşamış olabilirsiniz. Bu tarz problemlerin tek ve kalıcı bir çözümü bulunmaktadır. Karşınızdaki insanın imkân veya olanaklarının sizde olmaması o insana karşı kin beslemenize veya ona karşı kıskançlık duymanıza neden olmamalıdır. Eğer bunu yapamıyorsanız soysal medya kullanacak ve mantıklı bir kullanıcı olacak kadar güçlü değilsiniz demektir. Böyle bir sorunla birebir olarak karşılaşıyorsanız bu sorunu yenmek için o kişiden ve o kişinin sosyal medya hesaplarından uzak durmanız gerekir.

Görgüsüzlük Ve Sergileme Arzusu

Üst tarafta şiddetle bahsettiğimiz kin ve kıskançlık konusunu gündeme getiren ve kısır bir psikolojik sorun döngüsü yaratan bu insanlar ellerindeki var olan ya da olmayan her şeyi diğer insanlarla soysal medya üzerinden paylaşarak görgüsüzlük seviyelerinin hiç farkına varmadan sosyal medyayı çekilmez bir yer haline getiriyorlar. Bu tarz insanlarda "Bende var, bu benim, bu mal mülk bana ait" söylemleri günlük hayatta olmayabilir. Ancak sosyal medyada hissedilen özgürlük sayesinde insanlar ne kadar da boş ve cahil olabildiklerini bu şekilde ortaya koyabiliyorlar. Sosyal medya psikolojik açıdan emin olun insana hiçbir faydada bulunmaz. Sosyal medya kullanırken psikolojimize karşı tutumumuz "Zaten zarar veriyor, daha az zarar verecek şekilde kullanmalıyım!" şeklinde olmalıdır. Zararın en aza indirgenmesini sağlamak sizin sosyal medyaya karşı olan tutumunuzu da büyük ölçüde olumlu yönde etkileyecektir.