Ocakbaşı

Ocakbaşı

Trabzon Cim-Bom’u yener mi?

Galatasaray- Trabzonspor

Trabzonspor’u anlamak gerçekten zor.

Sezon  başından beri 3-5 maç hariç aynı futbolla bugünlere geldi.

Sistem yok..

Disiplinden uzak..

Organizasyon yok..

Rekabetten uzak bir futbol takımı..

Bireysel olarak yetenekliler, ama takım oyununda yoklar.

Çoğu maçta birbirlerinin hatasını kapatacak yerde, nerdeyse o hataya ortak olunuyor.

Defans yapmasını bilmiyorlar..

Yenen golleri gördükçe insan kahroluyor.

Her maç yenen aynı tür goller, bordo mavili taraftarlara saç- baş yoldurtutor.

Rakip sahaya kadar iyi gidiyorlar ama ceza sahasına girmekten kaçınır oldular.

Uzaktan şut da yok, kornerden kafa golü de..

Herkes Burak Yılmaz’a kızıyor ama düşünün o olmasa bu takım şimdi küme hattında idi. Böyle bir takımda 30 gol atmak büyük başarıdır.

Burak’ın golleri de genelde defansın arkasına atılan toplardan geldi.

Rakipler bu toplara önlem alınca gol atmak da, oynamak da Burak için adeta işkence oluyor.

İşte Burak’ın işkence çektiği anlarda devreye girmesi gereken Halil ve Henrike den ses yok.

Trabzonspor’un iki tane önemli futbolcusu var. Burak ve Colman. Bunlar öncelikli futbolcular. Bunlar iyi gününde ise takım rahat kazanıyor.

Ama bakıyoruz Antalya ile oynanan kupa maçında sahada yoklar.

Neden yoklar?

Galatasaray maçı öncesi dinlendirilmişler.

Trabzonspor’un ligde iddiası çok azken, kupayı önemsememesi gerçekten düşündürücüdür.

Trabzonspor asla Gençlerbirliği ve Antalya maçındaki Trabzonspor olamaz.

Sezon bitmiş ama hala uyumsuz futbolcular var. Henrike ve Adrian sezon başından beri hiçbir maça damga vuramadılar.

Zokora risk almayarak kendi ekseni etrafından oynayıp adeta kendini gizliyor.

Celustka ve Chec yerlerde sürünüyor ama yine de herkesin gözü Aykut ve Mustafa’ya takılıyor.

Neredeyse yenilgilerin sebebi son haftalarda oynamayan bu futbolculara kesilecek.

Ne zaman kendi adamlarımızı yabancılar seviyesinde sevip destek olursak o zaman takım olabiliriz.

Bir takım iki sezondur Antalya gibi kümeye oynayan bir takımı yenemiyorsa, bu rakibin gücünden değil, kendisinin yetersiz, isteksiz ve en önemlisi de konsantrasyon eksikliğinden kaynaklanmaktadır.

Trabzonspor’un yediği goller ve kaçırdığı pozisyonlara baktığınız zaman sahadaki futbolcuların konsantrasyon eksikliği göze çarpmaktadır.

Futbolcular sahanın hiçbir yerinde organize değiller. Maça kosantre olamıyorlar.

Adam ve alan savunmasında hiç yoklar..

Böyle olunca, rakip moral ve direnç kazanıp maç boyunca girdiği bir iki pozisyonda golü bulmakta zorluk çekmiyor.

Sonuç;

Şu bir gerçek ki; Trabzonspor konsantre olduğu maçlarda daha iyi oynayıp iyi de sonuç alıyor. Beşiktaş ve Sivas maçlarında olduğu gibi.

Şimdi sırada konsantre olabilecekleri bir Galatasaray maçı var. Ancak, Antalya ile oynanan 120 dakikalık kupa yorgunluğu ve elenmenin verdiği moralsizlik, bordo mavililerde sıkıntı yaratabilir.

Cim-Bom bu maçın kesin favorisi. Ancak, derby maçlarda favorilerin kazanamama geleneği bu maçta da devam edebilir. (Tahmin: %60:1  %40:0)

Fenerbahçe- Bursaspor (Tahmin:1)

İstanbul BB- Beşiktaş (Tahmin:%55:2 %45:0)

Orduspor- Gençlerbirliği (Tahmin:1)

Eskişehirspor- Gaziantep (Tahmin:1)

Manisaspor- Sivasspor (Tahmin:%55:1 %45:2)

Karabükspor- Kayserispor (Tahmin:1)

Ankaragücü- Antalyaspor (Tahmin:%60:2 %40:0)

Samsunspor- Mersin İdmanyurdu(Tahmin:0)

YAZIYA YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.