TRANSFER GÜNDEMİ VE RESSAMIN TABLOSU!
Trabzonspor’un 2.etap kampına dünden kaldığımız (14.gün) yerden devam ediyoruz. Bordo mavililer dün akşam 2.etap kampındaki ilk çalışmasını gerçekleştirdi.
Bizim kaldığımız otel ile Trabzonspor’un kaldığı otel arası yürüme 5 dk. Kompas adlı otel ile idman sahası arası da, araçla 5 dk. Yine yemyeşil bir atmosferin, yemyeşil dağların altında bir idman, çalışana da, oynayana da, izleyene de huzur veren cinsten. Ressamın manzara tablosu gibi!
Ünal hoca özellikle çift kaleye ağırlık verdi dün akşam. Oyun içerisinde takım halinde defansta ve ofansta ne yapmaları gerektiğini anlattı. Stoper yokluğundan kalecilerden birini, Furkan’ı bile 22 kişiyi tamamlaması için stoper oynattı.
Cafer Tosun’u alıcı gözle izleyeceğimi yazmıştım dünkü bu sayfadaki kamp raporuna ve izledim. Benden çok iyi not aldı. Biraz daha fiziksel olarak da, adale yapısı olarak güçlenmesi lazım. Oyun görüşü olarak bana göre çok iyi.
Bordo mavili takım iyi bir orta saha da kazanabilir.
Çift kale öncesi yan sahada 4 kaleci Esteban, Bahadır, Uğurcan ve Furkan, kaleci antrenörü ile ayrı çalışırken, güneşli ve serin pırıl pırıl bir havada yapılan çalışmada diğer 18 oyuncuda, zemini çok güzel olan diğer sahada taktiksel ağırlıklı varyasyonlar yaptı. İdmanda 7 oyuncu ise eksikti.
Bunlardan ilki artık 2.etap kampında olamayacak olana Abdülkadir Ömür. Abdülkadir, 16-28 Temmuz arası 2018 UEFA U-19 Avrupa Şampiyonası için milli takım kampına gitti. Onur ve Burak’ın tedavileri devam ediyor. Batuhan, Kamil Ahmet ve Castillo akşamı aletli ve aletsiz, kapalı yerde fitnis de çalışarak geçirdi. Sosa ise 2.etabın ilk gününde yine izinliydi.
Kranjska Gora’da ki ilk idmanın ardından saha kenarındaki buz gibi dereye serinlemek ve kaslarını rahatlatmak için bacaklarını sokan bordo mavili oyuncular, güzel anlar yaşadılar. Hatta bir ara dere içindeki Mustafa’ya dereye çok yakın olan küçük ahşap köprü üstünden Olcay espriyle karışık bağırdı “Mustafa dikkat et derede ayağın kaymasın, bir şey olursa yanarız. Elimizde bir hazır stoper sen kaldın’’ Yusuf’da idman sahasını ilk gördüğünde “La burası aynı bizim Çağlayan’daki sahaya benziyor’’ diyince gülümsedik. Halbuki Trabzon’da, Çağlayan’ın sahasının ve çevresinin kötü imarı, burası ile mukayesesi bile olamaz. Nerden benzettiyse artık.
Bende etrafımdakilere dedim ki; inşallah bu dereyi bizim oradaki HES’ciler görmez. Yoksa buraya da hemen santral kurmak için uğraşırlar. Bu dereyi de cılız ve öksüz bırakırlar.
Ardından idman sahasından çıkıp dere kenarından geçip, otobüse doğru ilerlerken, arkalardan güzel bir ses işittik ‘’ Oy derelerrr, dereleeerr, neler bilurum, nelerrr’’
Sonrasında otobüsle kamp yapılan otele geçen bordo mavili ekip, bugün saat: 13.00 de, 30 dakika mesafedeki Kranj’da oynanacak olan ilk hazırlık maçında Sloven ekibi NK Triglav Kranj önünde kendini bir görme fırsatı bulacak. Bu karşılaşma Trabzonspor un Youtube kanalından canlı olarak yayınlanacak.
*****
Avrupa Birliği ülkeleri içersinde yer alan Slovenya, Avrupa’nın en yeşil ülkesiymiş meğer. Vallahi doğru.
Kranjska Gora’da hafta sonu birazcık daha hareketli. Ahşap bizim tabirimizle yayla evleri… Tabi bizdeki gibi gecekondu gibi yapılmış yayla evleri değil. Hepsi harika ahşap modeller ve balkonları, pencereleri, çiçeklerle kaplı evler. Nerdeyse yarısı kapalı demek ki sahipleri hafta sonu istirahat için geliyor.
Dün çok güzel bir hava varken, öğleden sonra bir ara birden 15 dakika yağan dolu ve ardından yine açan güneş enteresan oldu.
Sokaklar, caddeler bir anda yine kurudu.
Burada birçoğu gibi kasaba içinde yürürken, gözüm bir bahçe içinde dikilmiş ve de büyümüş karalahanalara takıldı. Yoksa dedim bu evde Karadenizli mi yaşıyor. Kendi kendime ‘yok artık’ dedim ya, buraya da mı geldik!
Tabi ki Slovenyalı yaşlı bir çifte aitmiş, nereden buldularsa lahanayı, gerçi bu rakımda da tadı güzel olur.
İnsanlar birbirlerine saygılı, bahçeli cafeler de alkol alanlar dahi çok sessiz konuşuyor. Gürültü, patırtı yok. Akşam saatlerinde sokaklar oldukça sakin. Sadece cafe-restoranlarda oturanlar var. Yoldan karşıya geçerken araç sürücüsü seni 10 metre kala görse bile duruyor ve sana yol veriyor. Avrupa’nın çoğu kentinde olduğu gibi.
Dedim ki bunu Trabzon’da yapsın bu sürücü, arkasındaki araçlar şimdi onu klakson sesine boğmuştu. Yalan mı?
İnsanlar bu yayla havasındaki kasabada relaks ama çoğu emekli, yani genelde 70 ve üstü çoğunluk arada çoluk çocuğu yada yetişkin çocukları ile gelenler ve burada yaşayanlarda var tabi ama yinede burada olanlar bu mevsimde yaşlı çiftler.
Kasabada yaşayan yaşlı insanlardan oluşan kasaba korusu da geleneksel kıyafetlerini giyerek haftanın bir akşamı kasabalarına gelen turistlere yöresel müziklerle konser veriyorlar.
Otel lobisinde oturanların televizyonda en çok açık saha tenis müsabakalarını seyretmeleri, zaten buradaki spor kültürünü ortaya koyuyor.
Akşam Trabzonspor idmanını gören etraf da ağaçlar içerisinde yürüyüş yolunda trekking yapanlar, takımın kim olduğunu sordular. Süper lig takımı olduğunu öğrenince de yürüyüşlerine ara verip idmanı izlediler.
Yakın civardan 10-15 gurbetçi ailelerde buradaki ilk idmanı kaçırmadı.
Kasaba içinde 7 den 70’e kadınlar, erkekler, genç kızlar çoğu motosiklet ve bisikletle dolaşıyorlar. Kimileride koşmayı yada yürümeyi tercih ediyor. Kılık kıyafet konusunda sıkıntı yok. Kadını erkeği herkes şortla ve rahat açık elbiselerle dolaşıyorlar. Gündüz zaten çok sıcak. Gece olunca da herkes örtünüyor, üstüne bir şey alıyor, çünkü yayla soğuğu başlıyor.
*****
Bu arada bir şey dikkatimi çekti bizde 5 vakit ezan okunur. Bir Perşembe gecesi sela eklendi. Burada yanlış saymadıysam kısa sürelide olsa kasabanın tam ortasındaki tarihi kilisede, sanırım bir gün içerisinde defalarca çanlar çaldı. Bazen uzun ama genelde kısa. Sonra dinledim ve öğrendim ki çeyrek gece, yarım saatte bir ve çeyrek kala kısa da olsa çalıyor. Her saat başı ise uzun çalıyor. Şimdiye kadar hiç dikkatimi çekmemişti. Ama bu bölge çok sessiz olduğundan sanırım dikkatimiz çekti. Buradaki toplumun büyük kısmı Hristiyan, geri kalanının ise ateist olduğunu öğrendim.
Cafenin birinden bir pet şişe küçük su alalım dedik, 2 euro yani 11 lira, Market bulunca rahatladık orda aynı su 35 cent. 1,5 lira yani. Ambalaj içinde doyurucu bir somun ekmek 1.20 euro, 6 lira gibi. Bizde aynı gramajda ekmek 3 liradır. Yine de bana göre burası daha pahalı.
Evet çoğu konuda memleketin kıymetini bilmek lazım. Herkes birbirine daha saygılı olsa, caddelere sokaklara çöp atılmasa, yerlere tükürülmese, araçlar yayalara geçiş önceliği tanısa. Dolmuşlar otobüs duraklarının işgal etmese, her isteyen sürücü istediği yere park yapmasa, hata yapan gurur yapmayıp karşısındakinden özür dilemesini bilse, insanlar biraz daha toloreli olsa, derelerimize, yaylalarımıza, ormanımıza, yeşilimize daha fazla sahip çıksa dimi, Fena mı olur.
İşte bu yüzden diyoruz ki herkes okusun, oksun ve okusun. Kitap ve kitaplar her şeyin ilacıdır.
*****
Bu arada dış transferde ki son gelişme; Bordo mavili kulüpten de açıklama geldi. Afrikalı oyuncu Amrabat ile Burkine Fasolu Kone defteri kapanmıştır.
Ayrıca ismi gündeme yeni getirilen Molde’de 27 yaşındaki Senegalli Babacar Sarr’ın ise 1 yıllık daha sözleşmesi var kulübüyle. Trabzonspor kurmayları bu konuyu incelemeye aldı, netleştirmek için üzerinde çalışıyor diyebiliriz.
Gündeme gelen ve araştırılan diğer dört isim ise, onları da benden okuyun; Biri Ramon Lopes, 29 yaşında Brezilyalı bir hücum oyuncusu. 1.86 boyunda Japonya 1.lig ekiplerinden Kashiwa Reysol takımında forma giydi en son. Bonservisi elinde.
Bir diğeri de Nama Fofana, Fransa 2.Lig takımlarından LB Chateauroux takımında stoper olarak forma giydi en son… 1.84 boyundaki Fransız oyuncunun sözleşmesi geçen ay sonu bitti, bonservisi elinde.
Üçüncüsüde, daha önce gündeme gelmişti bir ara. İngiliz gazeteleri de hücuma dönük orta saha oyuncusu Birkir Bjarnason ile Trabzonspor’un yakından ilgilenmeye başladığını yazmış. İzlanda milli takımı oyuncusu, bir başka bordo mavili takım olan Aston Villa’nın formasını giyiyor. 30 yaşındaki tecrübeli oyuncu özellikle kiralık olarak takıma katılmak isteniyor.
Dördüncü isimde Maxime Lestienne için girişim var. La Liga’da Malaga takımında forma giyen ve sözleşmesi yeni biten oyuncu ile pazarlık yapılıyormuş. 26 yaşındaki Lestienne kendisine teklif edilen yıllık ücret için, düşünmek istemiş, bugün-yarın cevap vermesi bekleniyor.
Bu dört oyuncunun dökümanları kulüpte futbolun patronu durumundaki Özkan Sümer’in masasında ve durumları inceleniyor.