Recep Ergenç

Recep Ergenç

Yönetişim ve yerelleşme

 

 

Türkçeye “yönetişim” olarak çevrilen demokrasinin bugünkü evresinin önemli göstergelerinden biri de yerelliktir.

 

Yerelliğin en önemli göstergesi; yerelin karar alma süreçlerine katılımı ile bu süreçleri etkileme düzeyidir.

 

Katılım ile etkileme sürecinde Sivil Toplum Kuruluşları (STK’ların) olmazsa olmazdır.

 

STK tanımı ise; gönüllü ve bağımsız olmak işin özünü, mali ve idari bağımsızlık ile siyasi yönden partilere eşit uzaklıkda olmaları belirleyici özelliklerdir.

 

Trabzon’un tanımlı bir gelecek hayali var mı?

 

Demokratik katlımla hazırlanmış; Kamu, Özel ve Sivil Sektörlerin üzerinde uzlaştıkları, adına “ Trabzon Stratejik Planı” diyebileceğimiz; yazıya geçmiş bir doküman var mı?

 

Yok.

 

Tanımlanmamış bir şeyi nasıl geliştirebiliriz, nasıl katkı verebiliriz?

 

Konu bu nedenle önemlidir.

 

İki anı, ilkini televizyonlarda izledik.

 

Almanya Başbakanı Merkel bir toplantıya geç geliyor. Bayan Merkel nerdeyse parmaklarının ucuna basarak tek başına yürüyor. Koca salonda uzunca bir koridoru geçerek sessizce yerine oturuyor.

 

İkincisini geçen hafta Trabzon’da Mesleki ve Teknik Eğitim Fuarının açılışında yaşadık. Üç Kamu görevlisi (seçilmiş ve atanmış) protokol konuşması yaptı. Ne özel ne de Sivil Sektör temsilcilerine söz verildi.

 

Biz de niye farklı

 

Sorun sadece ekonomik değildir de ondan.

 

Gelişme bir bütündür. Sosyal ve kültürel gelişme de, bu bütünün ayrılmaz parçalarıdır.

 

İşte bu nedenle konu sadece Kamunun işi değildir.

 

Bu nedenle hepimize büyük görevler düşüyor.

 

Bu görevi İşçi, işveren, genç, kadın, her nitelikte sivil toplum örgütü yerine getirecektir.

 

Tanımsız yerel kalkınma olmaz.

 

“Stratejik Plansızlık” katılımın önünde en büyük engeli oluşturuyor.

 

 

Kalkınma Ajansları

 

 

Batıda Kalkınma Ajansları, merkezi karar alma yerine, yerel karar alma mekanizmalarının güçlendirilmesine hizmet eder. Sivil otorite baskındır.

 

Biz de ise önemli bir bürokratik yapı olarak ortaya konuldu.

 

Bununla birlikte bizde de Kalkınma Ajanslarının bölgesel gelişmişlik farklarını en aza indirmesi beklenmektedir.

 

Trabzon’da;

 

Tarım ve hayvancılık geriliyor,

 

Turizm gelişmiyor,

 

KOBİ’ler verimsiz,

 

Çok şey konuşuluyor,  en üst teşvik alan bölgelerden biriyiz,

ama henüz elle tutulur bir şey yok.

 

KOBİ’ler olmadan, verimli olmadan gelişme olur mu?

 

Olanaksız.

 

KOBİ’lerde değer üreten bir yapı var mı?

 

Mutlaka sağlanmalıdır.

 

Nasıl?

 

ArGe ve inovasyon yaparak.

 

Yapılıyor mu?

 

Hayır.

 

Sonuç olarak;

 

Katılımcılık, yerellik, Kalkınma Ajansları,

 

Stratejik Planlama, girişimciliğin geliştirilmesi, KOBİ’lerin verimliliğinin artırılması; değer üretmesi için desteklenmesi,

 

STK’ların geliştirilmesi…

 

Önümüzdeki bir yıl referandum ve seçim yılı…

 

O zaman siyaset bu süreci destekleyecek programlar açıklamalıdır. Kimse yerim dar, zaman yok falan dememeli.

 

Sizce?

 

YAZIYA YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.