Haftaya nasıl başladık biliyor musunuz?
Trabzonspor bitti..
Tükendi..
Kulübede takımı son anda kurtaran kimse yok!
Sakatlıklar var.
Revire dönmüş..
Her şey bitmiş.
İnanılmazdı.
Öyle kulağımıza şeyler geliyorduki bilemezsiniz.
Bu işin içinde olanlar bile elini çenesine koymuş, endişeyle sağa salola bakıyorlardı.
Oradan biri şutu çekiyor Ünal Karaman diye diğeri Başkan Ahmet Ağaoğlu diye karşılıyordu!
Aman aman..
Medyada bile ‘bu iş bitti Trabzonspor havlu attı’ denmeye başlamıştı.
Beşiktaş maçına dakikalar kala nefesimizi tuttuk.
Ya vardır bir hayır dedik.
Orta göbek zorda..
Defans desen.. ‘Ahhh’ çektiriyor.
Trabzonspor oyuncuları ilk yarı vasatın üstünde oyun sergilediler.
Bu su götürmez gerçek.
Yalnız top yuvarlak!
Şans Trabzonspor’dan yanaydı.
İlk yarı avantajlı bitiren bordo mavililer ikinci yarıya moralli girdi.
Ve sanki sakatlıklar yokmuş…
Sanki son iki maçtaki hatalar ortadan kalkmışçasına Beşiktaş kalesini adeta ablukaya aldılar.
Sosa’yı ayrı tutuyorum.
Sosa’nın derin ve içten bir savaşı vardı.
Zaten bir ara bu gerginlik yaşandı!
Burak Yılmaz ile Trabzonspor’dayken çok zor günler geçirdi.
Kendisine top atılmadığı maçlar vardı.
Sahada isyan ettiği..
O anlara şahidim.
Hatta şöyle dedim içimden, “Bu gece Trabzonspor - Beşiktaş oynamıyor, Sosa ve Burak Yılmaz oynuyor.”
O içimdeki ses Sosa’nın golüyle yankılandı.
Ve bu yankı bir müziğe dönüştü.
Maç sonu Trabzonspor tribünlerinde çalan şarkıydı bu..
Bir anda tüm tribün söylemeye başladı..
Volkan Konak seslendiriyordu;
“Göklerde kartal gibiydim.
Kanatlarımdan vuruldum”