Arif Çetin

Arif Çetin

AS(!)BAŞKAN

 

Siyaset, siyaset yapanların işi. Biz konunun bu tarafına karışmıyoruz. Ancak, camiaların ilkeleri, çizgileri olmalı. Yaşananlar ilk de değil. Hatırlatmakta fayda var. Bugün Trabzonspor’a her alanda köstek olan bir medya grubunun patronu ve yöneticileri Trabzonspor tesislerinde ağırlandı ve 61 numaralı formalar hediye edildi. Trabzonlu ve Trabzonsporlu olanlar ise aynı ilgiyi görmedi.

Gelelim yemeğin salçalı tarafına;

Demek istediğimiz şu ki; Trabzonspor Kulübü’nde hiyerarşik olarak Başkandan sonra Asbaşkan geliyor. Hatta şunu da diyebiliriz ki, kulübün idaresi çoğunlukla asbaşkan üzerinden yürütülüyor. Eğer Başkan İstanbul’da ikamet ediyor ise, Trabzon’da oturan Asbaşkan’ın görev ve yetkileri daha da artıyor. Buna ilişkin olarak Mehmet Ali YILMAZ, Nuri ALBAYRAK ve Sadri ŞENER yönetimlerini gösterebiliriz.

Asbaşkan haklı ya da haksız demiyorum lâkin Trabzonspor’da çıkan krizlerin bir tarafında nedense hep Asbaşkan var. Yakın zamandan birkaç örnek.

ALBAYRAK Yönetimi: İbrahim HACIOSMANOĞLU (Başkan Yrd.) – Haşim SAYİTOĞLU (Asbaşkan)

ŞENER Yönetimi: Sadri ŞENER (Başkan)- Hayrettin HACISALİHOĞLU (Asbaşkan)

ŞENER Yönetimi: Sadri ŞENER (Başkan)- Nevzat ŞAKAR (Asbaşkan)

***

Geçtiğimiz günlerde Trabzonspor’un muhtemel başkan adaylarını konuşurken deneyimli bir gazeteci ağabeyimize “Başkan’ı bırak, Asbaşkan’a bak!” dedim.

Karşımdakinin cevabı şu oldu: “Hele bir başkan seçilsin, derin ağabeyler Asbaşkan bulur ve yerleştirir.”

Herkesin bir taraftan Trabzonspor başkanlığına ismi geçtiği anlarda eş dost tavsiyesiyle Asbaşkan bulma alışkanlığına son verilmeli. Asbaşkanların Başkan astığı (!) günler uzak değil.

Bizden hatırlatması!..

GÜNEŞ ve ve GELECEK

Hafta içerisinde basına yansıyan haliyle Şenol Güneş’in sözleşmesinin üç daha uzatıldığını öğrendik. Trabzonspor adına Şenol Hoca ile devam etmek bir kazançtır. Güneş’ten Türk futbolunun öğreneceği daha çok şey var.

Ancak;

Şenol Hoca, yanında bir çırak yetiştirmedi. Milli Takım’dan bu yana Ünal Karaman yanında idi. Onunla da yollar ayrıldı. Mevcut yardımcıları da birinci adam olacak konumda değil.

Abdullah Ercan, Hami Mandıralı, Hamdi Aslan, Tolunay Kafkas, Şota Arvaladze, Osman Özköylü. Şenol Hoca’nın artık bir yada daha fazla ismi gelecek için hazır hale getirmesi gerekir.

Sezon öncesinde ani bir karar ile Ünal KARAMAN’ın Trabzonspor’dan ayrılması farklı yorumlandı. Eski kaptan ise, camianın yara almaması için pansuman cümlelerle konuyu geçiştirmeye çalıştı. Hami MANDIRALI konusu ise, değişik çevrelerce düşünülmediği için açılmadan kapandı.

Şenol Hoca’nın ekibinde yer alan Doç. Dr. Şeref ÇİÇEK, Turgut KURAL, Özcan BİZATİ ve Alper BOĞUŞLU işlerinin ehli olabilir fakat liderlik vasıfları yok. Takım içerisinde bir ağabey, bir lider oyuncu olmadığı ise hepimizin bildiği konu.

Aklıma takılan soru şu: Ünal KARAMAN bu takımda devam etseydi ya da takımın ekol oyuncularından birisi Şenol Hoca’nın yanında olsaydı, Volkan ŞEN ve diğerleri bu rahatlığı ve ciddiyetsizliği bulabilirler miydi?

Futbolcu, geçmişteki başarılı isimleri örnek alır. Mevcut yardımlarının hepsine saygı duyuyorum ancak hangi futbolcu gelecekte Özcan BİZATİ, Şeref ÇİÇEK ya da Turgut KURAL olmak ister?

YAZIYA YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.