Trabzonspor’un anlayışı topu rakibe bıraktıktan sonra alanında iyi savunma yapıp kontra atakla sonuca gitmek. Bu anlayış rakip Fener de olsa Kasımpaşa da olsa anlaşılan o ki hiç değişmeyecek.
Trabzonspor takımı her maça bu temel anlayışla çıkarsa maç kazanması şansa kalmıştır. Anlamak mümkün değil galipsin ve moral motivasyon olarak güçlüsün ama oyuna hakim değilsin. Çünkü oyun stratejin önce yenilmemek üzere kurulmuş.
Burası Trabzon şehri ve bu oyun anlayışı bize gelmez.
Şike sürecinden sonra insanlar futboldan zaten soğumuşlar ve üstüne bir de Pasolig vurmuş… Devamında artık Tv ‘de bile maç izlemek için naz yapılmaya başlanmış.
Şimdi bir de bu oyun anlayışı eklenince taraftar adına ilerleyen haftalar için iyi şeyler söylemek zor.
Bu takım, yapılan bu transferlere karşılık bu oyun sistemiyle oynayacaksa Mustafa Reşit Akçay’ın suçu neydi biri bize açıklasın.
***
Geçen yıl oyunu kurtaran Onur’du bu yıl da değişen bir durum yok.
Onur yediği golde topu topun ayaktan çıkışını tam olarak görememiş olsa da topu çelme şansı vardı. Kurtardıklarına sayalım ve geçelim.
Savunmamız topu ayağa oynayarak çıkamayınca takım halinde topu yeterince iyi kullanamama gibi bir sorunla karşılaşıyoruz. Belkalem çok fizikli ve hava toplarına hakim olmakla birlikte yer oyununda çok iyi olmadığı görünüyor.
O da bunu çok iyi biliyor olmalı ki tek oynamaya çalışıyor. Topları kontrol edip oyuna sokma becerisi çok zayıf.
Avraam Papadopoulos, Adem Büyük karşısında tel tel döküldü. İlk yarıda rakip forvete o kafa şutunu vurdurmamalıydı.
Maç içinde en heyecan verici eşleşme Zeki ve Babel arasında olandı. 2. yarıda Babel, hocası Şota’nın da takviyesiyle sağ kanatta müthiş deparlar attı. Zeki bizce bugün Babel’in karşısında oldukça iyi oynadı.
Orta alanımız bir alem… Kasımpaşa kaptanı Donk, elini kolunu sallaya sallaya topla 30 metreden fazla gidiyor ve onu karşılayan bir Allah’ın kulu yok.
Orta alanda Mehmet değişmeyen oyuncu olmalı. Oynamaya ihtiyacı var ve oynadıkça da Trabzonspor kazanacak. Soner beğendiğimiz ve destek verdiğimiz bir oyuncu olmasına karşılık oyunda hiç yok.
Trabzonspor’un orta sahada mutlaka Bourcaneu’ya veya O’nun tarzında bir oyuncuya ihtiyacı var.
Yusuf bu takımda sakat değilsem ben her zaman varım dedi bugün. Attığı golde Mehmet’in pası çok ince olmasının yanında bireysel ısrarcılığının da karşılığını aldı.
Oyuncu değişikliği yapılana kadar oyunu 8 kişi oynadık dersek abartı demeyin. Cardozo, Medjani ve Soner takımı eksik bırakıyorlar desek yanlış olmaz. Hele Cardozo bugün Avni Aker’de değil de halı sahada oynuyormuş görüntüsü verdi.
Top alamaması ve oyun sisteminin onun tarzına uygun olmaması bir tarafa hiç gayreti yoktu. Bir kez dahi orta alana kadar gelip rakip savunmayı öne çekme gayreti göstermedi. Rakip takımın kornerlerinde top çıkarmanın haricinde oyunda yoktu.
Biz bu eleştirileri yaparken takımın neredeyse haftada iki kez maç yapmak zorunda kalmasından kaynaklanan yorgunluğu da söyleyelim. Hafta içi Warşova maçı Kasımpaşa maçına benzemeyeceğini de hatırlatalım. Güzel futbolla 3 puan alacağımızı düşünüyoruz.
Vahit hocamızı unutmayalım… Korkak futbol ne size ne de bize fayda sağlar. Yenilsek de coşkulu futbol oynayan takım istiyoruz.
Taraftarın bir şikayetiyle yazımızı sonlayalım.
Ayakkabılar çıkartılıp içi kontrol ediliyormuş. Maraton F kapısından giriş yapan taraftarlar söyledi.
Diğer kapılarda böyle bir uygulamaya şahit olmadık ve duymadık.
Böyle bir uygulamanın amacı ve anlamını çok merak ediyoruz.
Umarız yetkililer bu merakımızı giderirler.
