Trabzonspor, Gençler birliği karşısında ikinci yarı oynadığı oyunla taraftarın beğenisini , Şenol hocanın da haklı bir övgüsünü kazandı, ancak bu her maç böyle olacak diye bir şey yok. İlk yarı sahanın her yerinde rakibinin baskısına maruz kalan Trabzonspor çok panikledi ve inanılmaz pas hataları yaptı,ikinci yarı rakibinin yorulması ve buna eklenen bireysel hatalar sonucu golleri buldu. Ancak şu bir gerçek ki Trabzonspor’a sahanın her yerinde diri baskı uygulandığında bocalıyor bundan kurtulmak için çok pas yapıp adam eksilterek kanatlardan rakibin üzerine gitmek yerine, pas yaparken aceleci davranıp sürekli top kaybediyorlar, bunda bir an önce gol atıp sonuca gitme baskısı çok büyük, eğer bunu aşamazlarsa ileride sorun artarak devam eder ve bu husus futbolcularda kendine güven olgusunu kaybettireceğinden, takımın kazanma isteğini köreltir ve kötü günler başlar Allah korusun.
Gençler birliği maalesef hocasını gönderip yardımcı hoca ile yola devam kararı aldı. İyi de şimdi bu hoca da başarısız olunca ne olacak? Yeni bir hoca mı alınacak takıma, yani takım tamamen allak bullak mı olacak, bu aynen diktatörlükle yönetilen ülkelerde her gün iktidara yeni birinin geçip ülkeyi yönetmesi gibi, sonuçta halk mutsuz, isteksiz ve gelecekten umudunu tüketmiş olur. Gençler birliğinin sporcuları da aynen bu sendromu yaşamaktadırlar yani yarın ne olacak?Yeni bir hoca daha gelirse hangimiz gideceğiz? Düşüncelerine çoktan kapılmışlardır bile, Gençler birliği çok kaliteli bir ekip 2-3 takviye ile iddia ediyorum bu ligde çok iyi işler yaparlar. Bu hafta oynayacakları karşılaşmadan da galip ayrılacaklarını tahmin ediyorum. Burada sayın CAVCAV etrafını pek fazla dinlemeden bir an önce kararını vermelidir. Yani şunu yapmalıdır; Ya bu Teknik Direktör ile ligin sonuna kadar devam edeceğini açıklayacak ya da bir an önce yeni bir hoca ile anlaşıp takımın başına geçirmelidir. Yoksa takımın psikolojik gidişatı hiç de iyi değil bu dönemde birlik beraberliğe ve motivasyona çok ihtiyacı var takımın, aman dikkat sonra üzülmeyelim.
Fenerbahçe-Galatasaray maçında; Fenerbahçe o kadar çok rehavete kapılmış tı ki sanki birisi uzaydan gelip gol atıp onlara puan verecekti. Burada Galatasaray’ın ortaya koyduğu oyun , tek atımlık bir silah gibiydi, yeni teknik kadrolarının motivasyonu ve futbolcuların göze girme olgusu Galatasaraylı futbolcuları çok iyi ateşlemişti ve bunu da sahada çok iyi gösterdiler. Yani Fenerbahçe lehine hafta içi yapılan değerlendirmelerin bunda çok büyük etkisi vardı. Galatasaray bu değerlendirmelerden ders çıkararak kendini motive etmiş ve başarılı olmuş Fenerbahçe ise rehavete kapılarak puan kaybetmiştir. Galatasaray’ın hala çok büyük eksiklikleri ve zamana ihtiyacı var ligde ne kadar başarılı olurlar tam bir muamma, eğer başarısız sonuçlar üst üste gelirse bunda şaşırmamak gerekir ve HAGİ’de bavulunu kısa zamanda toplar.
Beşiktaş; Kayseri karşısında son dakikada tuş oldu, bunda SCHUSTER’in yanlış takım yapıp sahaya sürmesinin önemli bir rolü var.Nedense kimse buna değinmek istemiyor, kenarda GUTİ, HOLOSKO, İsmail ve Fatih TEKKE gibi oyuncular duracak sen maç kazanacaksın, bence bu takımla rus ruleti oynamak gibi bir şeye benziyor,hiç olmazsa ikinci yarı bu futbolcuları sahaya sürseydi sayın SCHUSTER belki maçı çevirebilirdi. Son dört resmi maçını kaybetti, bunu yerli bir hoca yapsa sonucunu siz düşünün. Bence SCHUSTER takım ile oynayıp bir yerlere mesaj gönderiyor, hocanın aklı çok karışık, Beşiktaş’da bir şeyler oluyor bunu da zaman gösterecek, Beşiktaş yakın zamanda yeni bir hoca arayışına çıkarsa, kimse şaşırmasın benden söylemesi.
Takımlarda oynayan yabancı sporcuların büyük kısmı takımlarını değil, para ve kariyerlerini düşünmektedirler. Türk futbolcusunun ise sadece çok iyi motivasyona ihtiyacı olduğu bir gerçektir. Ülkemizde Futbol takımlarını çalıştıran yerli hocaların başarıları da ortadadır. Bu nedenle özellikle büyük takımların neden yabancı konusunda hala ısrar etmelerine bir anlam veremiyorum. Tabi bunda Futbol Federasyonunun da yabancı oyuncu uygulanmasında büyük yanlışı var bunu düzeltip sınırlamayı düşürmezse, bu ülkede yabancı futbolcu ve Teknik Direktörler abat olur. Türk futbolu da dibe vurur, (Milli takımın durumu açık bir örnek) artık uyanın Türk Futbolcusuna ve Teknik Direktörlerine güvenmeyi öğrenin, bunu yapacak cesaretiniz yoksa o koltuklarda boşuna oturmayın, çünkü orada durdukça bu ülke futboluna ihanet etmiş olursunuz.
