Turgay Beşyıldız

Turgay Beşyıldız

İç hatlarda zor nefes!

Hatırlarsınız, son Alanya maçının deplasmanından, ligde uzun bir aradan sonra bir puanla dönünce Trabzonspor, yazımın başlığı ’’Dış hatlarda bir nefes’’ idi. Bir haftalık boşluktan sonra, Trabzonspor içeride oynadığı bu 90 dakikada, zor da olsa üç puan alınca, yazı başlığının devamı geldi. ‘’ İç hatlarda zor nefes’’

Bu karşılaşmanın ilk yarısını, hatırı sayılır şekilde bir kenara koyarsak, Erzurumspor maçının özellikle ikinci yarısında görmek istemediğim bir Trabzonspor izledim. İlk yarıda Ekuban ve Afobe’nin kaçırdığı net goller tabelaya olumlu yansımayınca, üst düzey üretimle pozisyon zengini ikinci 45 dakikada Dadaşlar oldu.
Anladım ki, ev sahibinin ve yeni kulübesinin bilinçaltına yerleşen galibiyet isteği, ilk yarıda rakip alanda kalıcı gözükmeyen Erzurum ekibi önünde, zor bir rakip gerçeğini de yağmurla beraberinde getirince, zorda olsa tek golle üç puan oldu.
Şöyle düşünürsek; "Yeni teknik adamla galip gelmeliyim ve tırmanışa geçmeliyim" güzel bir arzu ama ikinci yarıda da Ekuban ve Baker’in kaçırdıklarıyla bu kadar çok pozisyon harcayan bir takımın, maçın son dakikalarında "acaba yine 3 puan gidiyor mu?" sorusunu da yanından eksik etmediğini hatırlatmalıyım.

*****
Bordo mavili takım, top rakipteyken çabuk pres yaparak topu kapmak istemesinin güzelliğini "rakip kale önündeki kaçan gollere" nazire yapma isteği olarak not aldım.

Marlon için kafalarda bir soru işareti kalmadı. İyi işler yapacağına hiç şüphem yok. Canlanmış ve yerini kaybetmiyor, önce defans diyor. Kulübe de oturan Kamil Ahmet’i de unutmamak, yok saymamak kaydıyla!
Ömür'ün sol ayak bilekleri, taraftarın dileklerini yerine getirmek için zaman zaman güzel işler yaptı, yapmadı değil. Özellikle gol pozisyonunda Ekuban’a servis yaptığı asist gibi. Erzurumspor üzerine üzerine özellikle Rashad, Gomes ve kaptan Obertan ile gelirken, Nwakaeme'nin durarak anlatamadıklarını Ekuban'ın ve Afobe’nin 2.yarıda da Djaniny’in koşarak anlatmaya çalıştığını gördüm.
Olumlu işlerin yanı sıra Parmak’ın takım arkadaşına kazandırdıklarını da göz ardı etmemek lazım. Trabzonspor’un rakip üzerine gelirken defans bloğunun çizgi halini alması ve orta sahasının gelip basmasını beklemesi pozitif bir gelişme. Basıp oyundan düşmektense, perdele destek gelsin misali! Bu da demektir ki, savunma kurgusu oturmaya başlıyor.

*****

İbrahim, Ömer, Oltan ve kaleci Farnolle’nin sakat olduğu, Armando Sabiku’nun da cezalı olduğu mavi beyazlılar, eksik geldiği Trabzon deplasmanında özelikle oyunun üçte birlik son bölümünde, ev sahibine ve taraftarlarına nefes tutturdu, suni teneffüse bağlattı.

Nerdeyse tam takım maça çıkan bordo mavililer, ilk yarıda, bu akşam tehlikeli bir fotoğraf veren Arturo Mina’nın golünün geçersiz olmasıyla, aldığı soğuk duşu erken atlatırken, oyunun son bölümünde skorun üstüne yatması, nerdeyse Erzurum’un direkten dönmesine neden oldu. Yine aynı oyuncu Mina’nın, kafa vuruşunu gol çizgisinden Vitor Hugo’nun topu son anda çıkardığını unuttum sanmayın.

Maç sonunda ‘’Bazen böyle de kazanacaksın, kazanırken de böyle maçlardan ders çıkaracaksın’’ diyen Abdullah Avcı’nın, bu ilk maçında yaptığı oyuncu değişikliği varyasyonları da, takımını son anda sahada diri tutmaya yetti. Serkan, Flavio, Djaniny ve Bilal destek kuvvet olarak girdikleri ağır yağmurlu ortamda, skoru korumada tamamlayıcı oldu.

Temiz bir maç yöneten orta hakem Erkan Özdamar, zor da olsa Trabzon’un tek gollü galibiyetine pozitif bir katkı yapmadı ama mavi beyazlıların ev sahibine oranla fizik-kondisyon gücü ortaya çıkmışken, biraz daha şansı yaver gitseydi , en azından zirvesini beyaz örtü bürümüş Kop Dağı'nı, bir puanla aşarak evine dönerdi.

Böyle gecelerde şükür etmek lazım!

Gişelerin önünde sabahlamıştık!..

Gişelerin önünde sabahlamıştık!..

YAZIYA YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.