Levent Ustabaşı

Levent Ustabaşı

KTÜ pişmanlık mıdır?

Bu bizim KTÜ'yü ne zaman yazsam o hafta hit oluyorum. Telefonlarım susmuyor. Geçen yazdım ya, rüyalarıma giriyor bu üniversite…
Abi beni bırak, benden iş geçmiş. KTÜ Türkiye'nin farklı illerinde önümüzdeki günlerde üniversite sınavına girecek gençlerin rüyasına girsin. 
Üniversitemizi tercih etsinler. Üniversitemizin havası artsın. Fena mı olur?
 
Şimdi bu durup dururken olmaz. Önce soralım. Bu gençler niye KTÜ'yü tercih etsin? Cevaplarımız sağlam olmalı. Gidişat iyi değil. O zaman "Ne edeceğiz?" "Bi dakka" diyeceğiz. Birşeylerin değişme zamanı geldi diye düşünüyorum. 
Sadece ben mi böyle düşünüyorum. Yooo. Aslından birçok kişi benim gibi düşünüyor da sesini çıkarmıyor. Ben mahallenin delisi oldum. Böyleyim Abi ne yapayım? Doğru bildiğimi söyleyeceğim.
 
Ben sürekli öğrencilerin arasındayım. Sosyal medyayı da takip ederim, orada da çevrem iyidir. Üniversitenin halini soruyorum öğrencilere. Oralardan takip ediyorum, ne düşünüyorlar diye. Öğrenciler arasında bir slogan almış yürümüş sosyal medyada: "KTÜ, pişmanlıktır." Bu gençler niye böyle düşünüyor. Ben biliyorum bilmesine de, asıl bilmesi gereken bu üniversiteyi yönetenler. Öğrencinin memnuniyeti önemli. Bu öğrenciyi memnun edeceksin ki daha iyileri gelsin.
Onların yazdıklarını herkes okuyor. Yeni tercih yapacak olanlar sosyal medyaya bakıyorlar, okuyanlara soruyorlar. Ona göre karar veriyorlar. Onun için bu öğrencilere kulak verin diyorum.
 
O zaman bişeyler değişmeli. "Aynı tas, aynı hamam" olmaz.
 
Hastasına ağrıyan dizine sıcak su torbası koymasını söyleyen doktor Temel'in, bunun çare olmaması üzerine hastaya bu kez buz torbası koymasını söylediğinde, hastanın "ama hocam, geçen sefer sıcak su koydurmuştunuz" demesine "yahu bilimde hiç ilerleme olmayacak mı?" diye cevap vermiş.
 
Biz değişim deyince önce samimiyet diyoruz tabi ki. 
 
Niçin değişeceğiz? Nasıl değişeceğiz? Kim için değişeceğiz?
 
Numaradan "Biz değiştik" havalarını da duyuyoruz. Yani değişmiş gibi görünelim. Öyle davranalım. "Dün dündür, bugün bugün". 
 
Pozisyonu koruyabilmek adına durup dururken, "Ben değilim" dersin. "Olmadım" dersin. Kimse sormamışken.
 
Veya ülkenin bazı gündem meseleleri ile ilgili apar topar birşeyler söylemeye ihtiyacı duyarsın. Örneğin, Başkanlık sistemi ile ilgili dün bişey söylersin; bugün tam tersi başka bişey. Dün ve bugün söylenenler internette mevcuttur oysa. Yani bilimde değişimin bu kadar da hızlı olduğunu bilmiyordum. 
 
Ne diyecektim. Bu değişim, benim dediğim değişim değil. Yani, yukarılarda bir yerlere, "Biz değiştik!" mesajı vermekten bahsetmiyorum.
 
Benim dediğim değişim...
Öğrenci için değişim...
Bu şehir için değişim...
Bu ülke için değişim...
KTÜ için değişim...
Nasıl mı? 
Onu da ben demeyeyim.
Öğretim görevlileri desin.
YÖK desin.
Reis karar versin.

YAZIYA YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.