Arif Çetin

Arif Çetin

Sivrisinek, Davul-Zurna

SİVRİSİNEK, DAVUL-ZURNA

Beklenen (!) olmadı. Akıllarınca Türk futboluna yön verdiklerini zannedenler yine yanıldı. Çünkü o zihniyetin hayat felsefesi sadece kendi çıkarlarına yöneliktir. Bu camianın baş aktörü kendileridir. Diğerleri sadece figüran. Figüranların görevi de kendi değirmenlerine su taşımaktan ibarettir. Hangi şart ve koşulda olursa olsun onlar kazanmalıdır. Sahaya yansıyanın öneminin olmadığı bu düzende, skor tabelasına yansıması yeterlidir.

***

Skor tabelasına yansımaması durumunda onunda çözümü basittir. Etik değerlere bağlılığı tartışılan bir kurul peydahlanır. Buradan çıkacak sonuca göre de kararın tavsiye ya da kesin hüküm niteliğinde olup olmadığı yansıtılır. Öyle bir zihniyettir ki, maç sonunda çıkabilecek her üç ihtimale de kılıf hazırlanmıştır. Menfaatlerine ters düşen sonuçlarda rakip “yatar”, menfaatlerine uygun sonuçlarda ise “uçsuz bir sessizlik”.

KOCAMAN BİR AĞIR ABİ (!)

Üzüm üzüme baka baka kararırmış. Tencere dibin kara, senin ki benden kara. Futbolumuzun en ağırbaşlı teknik adamı abdestini alır ve sağ yanına dönerek uykuya dalar. Uykusunda müneccimlik hasıl olur ve uyandığında öngörülerde bulunur. Şakşakçı renktaşları tarafından davul ve zurnalar eşliğinde kamuoyuna servis edilir.

“Ey ahali… Duyduk duymadık demeyin. Kocaman spor adamı der ki …” Sonrası bir hiç. Çünkü geçmişten bu yana aynısı olmuştur. Ortalığı bulandır ve kenara çekil. Ne kadar akıllı değil mi?

ÖLÜMÜNE DESTEK

Şenol Güneş’in maç sonu açıklamalarına dikkat edelim. Hocanın maç sonu demeçlerini derlesen, bu ülkenin üniversitelerinde “spor ahlakı ve etiği” dersi olarak okutulur. Ancak “ölümüne” kelimesini iyi anlayalım. Trabzonspor uğruna ne canlar gitti. Ancak Trabzonspor sadece iki renkten ibaret değildir. Duruştur, hayat tarzıdır, sözde değil özde namustur.

Hem Güneş’in hem de Trabzonsporluların derdi, üç puan, galibiyet ya da şampiyonluk olmadı ve olmayacak. Bunu hâlâ anlamak istemeyenler var. Avni Aker’deki Fenerbahçe müsabakasında rakip sarı lacivertliler değildir. Trabzonspor’un rakibi, kirli futbolun üzerindeki ellerdir. Futbol havuzuna kimyasal atık karıştırıp, pişkinlikle fabrika bacalarını tüttürenlerdir.

***

Maçı sorarsanız, doksan dakika oynandı, takımlar sahaya on bir kişi ile çıktılar. Toplam dört hakem görev yaptı. Saha çimle kaplıydı ve kale direklerinde fileler vardı. 0-0 sonuçlandı. Sonuca tepki gösteren taraftarlar da vardı. Taraftarların yaptıkları sahaya yansımadığı ve teşebbüsün teşebbüsünde kaldığı için ceza yaptırımına da gerek görülmedi.

YAZIYA YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.