Trabzonspor Genel Kurulu dün yapıldı.
İçimden ‘Yarın Galatasaray maçı var.
9 bin üyenin en az üçte biri gelir’ dedim.
Geç kaldım.
Tam toplantı başladığı an içeri girdim.
Sağıma soluma bakındım.
Boş koltuklar vardı.
“Bugüne kadar şöyle borçlandırdılar!
Böyle borçlandırdılar!
Geldiklerinde borç şöyleydi!
Şimdi böyle oldu!
Eyyyy kandırılıyorsunuz”
...Diyenlerin hiçbirini genel kurulda göremedim..
Bu nedenle;
Bir dahaki genel kurula kadar onları derin bir sessizliğe davet ediyorum.
ŞU İZAHATI BEĞENDİM;
Başkan Ahmet Ağaoğlu;
“Muazzam şeyler yapmadık.
Kulübün doğrularını, ekonominin doğrularını,
sporun doğrularını yapmaya çalıştık.”
“Bankalarla yaptığımız yeniden yapılanmadır.
yeniden borçlanma değildir. Asla yanlış anlaşılmasın!”
Beden dili..
- Başkan Ağaoğlu, eskiye göre kürsüye daha güçlü daha bilenmiş çıktı.
- Başkan Ağaoğlu, ‘Öyle miydi Ertuğrul’ o kadar dediki;artık istemsiz Ertuğrul Doğan’a bakmaya başladım.
- Başkan Ağaoğlu’nun ‘Trabzonspor başkanı konuşurken dinleyin’ çıkışını abartı bulup, ‘hiç gerek yoktu’ dediklerime ekledim.
- Bir ara konsolide borç ve net borç arasıda gidip geldim.
Anlayamadığım;
“Akyazı Stadyum ve Spor komplekslerinin bulunduğu alanın Trabzonspor'a verilmesi, tapusunun alınması noktasında girişimlerde bulunulması gerektiği gündeme konur ve genel kurulda görüşülür” diye bekledim ama olmadı
.
Şimdi moda ‘herkesin Sosa’sı var
Şimdilerde bir furya sürüyor..
Şöyle ki;
Mesela bir basketbol takımının yırtınan bel kemiği oyuncusu için..
Mesela bir voleybol takımını son dakikalarında kazandıran oyuncusu için..
Mesela bir futbol takımını canla başla koşturup arkadaşlarını ateşleyen oyuncusu için..
Mesela bir siyasi partinin en aktif üyesinin koşturmacası için..
Mesela bir okulda en aktif en başarılı öğrencisinin can siparhane çabasının tarifi için..
Mesela bir şirketin en dinamik çalışanı için..
Şu söyleniyor;
“Bu da onların Sosa’sı gibi…”
E öyleyse şunu diyebiliriz;
Klasiklerimizin arasına girdi Sosa..
Şu sıralar moda..
Su’lu siyaset!
Geçen gün yazmıştım.
İstanbul’da su zammı meclisten geçemedi.
Trabzon’da su zammı oy çokluğu ile kabul edildi.
İnceden dokundurayım dedim.
“Zammı reddeden AK Partili meclis üyelerini Trabzon’a getirseler ve yeniden mecliste oylama yapsalar acaba su zammı ötelenir mi?” diyerek bir öneri sundum ve cevap istedim.
Çokça cevap geldi.
Olumsuz gelenlerin bir kaçını derledim ve ufacık cevap verdim.
* Ama Murat Zorluoğlu suya indirim yapacağım zam yapmayacağım demedi. Ekrem İmamoğlu suya ‘hem zam yapmayacağım’ ‘hem de indirim yapacağım’ dedi. Gelir gelmez zamma sarıldı (evet doğru)
* Ama Trabzon ile İstanbul arasındaki su tüketimi ve yatırımları çok farklı bambaşka, kıyas doğru değil (Hayır yanlış. Zaten teknik kıyas yapmadım, sadece irdelediğim suya zam değil suya siyasi yaklaşımın sergilenmesiydi.)
Kısaca;
Seçimden önce Başkan Ekrem İmamoğlu’nun yaptığını seçimden sonra AK Partili meclis üyeleri yaptı.
Suya siyaset karıştırdı!
Gol yaptı
Trabzonspor’un efsane iki ismi…
Özkan Sümer..
Şenol Güneş..
İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu makamında hayırlı olsun ziyaretinde bulundular.
3’ü de Trabzonlu..
Ortak noktaları Trabzonspor..
Bordo mavili camianın içinden..
Tam göbeğinden..
Haliyle konu futbol.
Yalnız Ekrem İmamoğlu’na gol pasını Şenol Güneş vermedi.
Özkan Sümer hiç vermedi!
Bir medya mensubu verdi.
Şenol Güneş’e ‘Bütün kulüpler geldi. Trabzonspor yönetimi ziyarete sizce neden gelmiyor?’ diye sordu.
Güneş, ‘o’nu bana değil başkana sormalısınız’ diyerek topu yumuşattı.
‘Trabzonspor zaten burada… Yöneticiler gelip geçer..’ diyerek araya giren Ekrem İmamoğlu, sert bir şutla gol çaktı.