Futbol ön planda seyir zevki mükemmel, heyecanı yüksek, gönül verenleri için birleştirici en büyük araç…
Peki arka planı öyle mi?
Malasef ki deği!
Hele Türkiye’ de hiç değil!
16 Haziran’da Türkiye Futbol Federasyonu seçimli genel kurula gidiyor…
Şu an TFF’ye müracaat eden başkan adayı sayısı dokuz…
Seçim sürecine girildiği günden bu yana, olmadık dedikodular, yapılmadık entrikalar ve ahlaksızlıklar kalmadı…
Ne imiş efendim; benim dediğim yapılsın, güç her zaman bende kalsın! Türk futbolu da ne olursa olsun!
Bunu diyen de Türkiye’deki kan emici vampir birkaç sözde spor adamı…
Şımarık prenslerle, lağım vidanjörüyle, bahis dağıtıcılarla, Türkiye’de futbola yön verilmek isteniyor…
Bu kokuşmuş zihniyetin önüne taş koymak isteyenler de bin bir atraksiyon ile devre dışı bırakılmak isteniyor!
Bugünkü Mustafa Hacıkerimoğlu vakasında olduğu gibi…
Peki Mustafa Hacıkerimoğlu kim?
Futbolu, kulüpçülüğü çok iyi bilen biri değil! Ama iyi bir Trabzonsporlu…
Adam kayırmayı seven, fitnenin fesadın içinde olan biri değil! Ama, mert bir delikanlı…
Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytan değil! Ama hak, adalet için dünyayı yakabilecek biri…
Yani yukarıda bahsettiği sırtlanların korkulu rüyası…
O yüzden kendisini Futbol Federasyonu’nda taca atmaya çalışıyorlar.
Arkasında milyonlarca insanın desteği olan Hacıkerimoğlu için, herksin sorumluluk alması gerekiyor.
Bu işin başını çekecek olan da başta Trabzonspor’dur…
Trabzonspor’un elini masaya değil, bu sırtlanların ensesine vurması gerekiyor…
Her şaplak sesinden sonra, onlardan su sözleri tekrar etmesini isteyerek….!
“HA-CI-KE-RİM-OĞ-LU YÖ-NE-TİM-DE O-LA-CAKKK!”
Bitti…
Haa… olmadı mı?
O zaman, hiçbir kurul da Trabzonspor’un temsilcisi bulunmayacak!
Varsın gerisini Trabzonsporsuz, TFF yönetimi düşünsün!