Levent Tan

Levent Tan

Usta oyunu kurdu, kum saatini çevirdi!

FIFA'nın ''Oyuncuların statüleri ve oyuncu transferleri'' talimatının 12. maddesi 4. bendine göre kulüpler arası ödemelerde bir sorun yaşanırsa sırayla 4 aşamalı bir yaptırım sistemi uygulanıyor. Birincisi ihtar, ikincisi kınama, üçüncüsü para cezası ve dördüncüsü ulusal - uluslararası transfer yasağı getirilmesi.

Trabzonspor, Matus Bero'yu transfer ettiği Trencin kulübüne olan 250 bin Euro'luk ödemeyi gerçekleştirmediği için FIFA tarafından Aralık ayında uyarıldı. Ödeme yapılmayınca 29 Ocak'ta tekrar Trabzonspor Kulübü'ne yazı göndererek ''30 gün içinde ödeme yapmazsanız disiplin cezasına maruz kalacaksınız'' dedi... Yine cevap alamayınca sürenin bitimine 10 gün kala tekrar yazı göndererek ''Bu son uyarı, ödemenizi yapın!'' dedi. Kulüp yine ödeme yapmayınca dosyayı işleme koydu ve Trabzonspor'a ulusal - uluslararası transfer yasağı getirdi!

Bunun bir gaflet, bir çaresizlik, yönetimsel veya ekonomik bir sorun olduğunu düşünmek yanlış olur. Trabzonspor Kulübü'nü yönetenler 70 gün süresince ''şıp diye'' bulabilecekleri 250 bin Euro'yu bilerek ve isteyerek ödemediler!

Çünkü işleyen başka bir plan vardı...

Muharrem Usta, FIFA'dan böyle bir yasak geleceğinin farkındaydı. Yasağın geleceği tarihi dahi biliyordu... Öyle ki; sürecin son günlerinde Trabzonspor'un eski başkan ve asbaşkanlarını alelacele kulübe davet ederek ''Ekonomi çok kötü, tamam gideyim ama nasıl ödenecek?'' temalı bir toplantı yaptı.

Çıkışta ''Trabzonspor battı, kim nasıl kurtaracak?'', ''Çok büyük borç var, bunun altına kim girer?'', ''40 milyon, 70 milyon, 130 milyon ödeme nasıl yapılır?'' algısı hakim oldu.
Muharrem Usta ilk neşterde istediğini aldı.

Plan tıkır tıkır işliyordu...

Bütün kamuoyu ''Tamam Usta gitsin ama gelen nasıl ödeyecek?'', ''O yapamaz, bu yapamaz, o ödeyemez...'', ''Nasıl batırdıysa, öyle düzeltsin!'' noktasında birleşti!

Gözler FIFA'daydı.

Şak...

Hafta içi FIFA kararı verdi!

Algı oturdu...

Ne tesadüftür ki o gün bir grup taraftar, Yönetim Kurulu'nu protesto etme kararı aldı. Ben protesto edecek olsam Meydan Parkı'na giderim, ancak nedense Akyazı Stadı seçildi... Etkili olsun istiyorsam gündüz saatlerini seçerim, nedense akşam 18.30 seçildi.

Sonrasında ise şehrin bir ucundaki Akyazı Stadı'ndan, diğer bir ucunda bulunan Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri'ne gidildi...

Ve yine ne tesadüftür ki; görev süresi boyunca çok nadir toplantı yapan Trabzonspor Yönetimi o esnada tesislerde toplantıdaydı!

Dedik ya... Başka bir plan vardı ve tıkır tıkır işliyordu.

Muharrem Usta'nın başlattığı ameliyatı, nihayetinde başhekim Ahmet Çubukçu tamamladı.

''Toplantıdayken taraftar 'yönetim istifa' diye bağırıyordu, biz de mecburen dayanamadık kongre kararı aldık!'' dedi.

:)

Şimdi Trabzonspor 28 gün içinde yeniden seçimli genel kurul yapacak...

Herkes ''Kulübü kim yönetebilir?'' yerine ''100 milyon ödeme var, personel maaş alamıyor, futbolcular alamıyor, FIFA'dan yasak bile geldi. Kim girer bu yükün altına?'' sorusuna yoğunlaşmış durumda.

Muharrem Usta oyunu kurdu, oynadı ve şimdi heyecanla izliyor!

Kapkara bir tablo yarattı, mahkum bir kamuoyu oluşturdu ve kum saatini çevirdi...

Trabzonspor camiası bu süreçte birleşirse ne âlâ, birleşemezse çıkıp ''Tablo çok kötü ama tecrübe ettim, anladım ve çözümü biliyorum...''; ''Hacıosmanoğlu mu gelsin?'', Bir iki projemiz daha var, bana güvenin!'' diyerek yeniden aday olacak.

Ne diyeyim...

Böylesi nitelikli bir plana ancak şapka çıkartılır!

Bakalım Trabzon şehri bu zokayı da yutacak mı?

YAZIYA YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.