D.Karadeniz'de 587 kişi öldü
Doğu Karadeniz Bölgesi'nde son 90 yılda meydana gelen 33 büyük sel ve heyelanda 587 kişi hayatını kaybetti. 1920-1960 yılları arasında can ve mal kaybının çok olduğu 1 büyük afet yaşanırken, bu sayının son yıllarda gittikçe artması dikkat çekiyor. Bölgede
Doğu Karadeniz Bölgesi'nde son 90 yılda meydana gelen 33 büyük sel ve heyelanda 587 kişi hayatını kaybetti. 1920-1960 yılları arasında can ve mal kaybının çok olduğu 1 büyük afet yaşanırken, bu sayının son yıllarda gittikçe artması dikkat çekiyor. Bölgede 1960-1980 yılları arasında 7, 1980-2000 arasında 11 ve 2000 ile 2011 yılları arasında ise 14 büyük doğa afet meydana geldi. Uzmanlar, bölgedeki sel ve heyelanlardaki artışta iklim değişikliğine bağlı şiddetli yağışlar gibi doğal olayların yanı sıra, arazi yapısının bozulması, çarpık yapılaşma ve dere yataklarının işgali gibi faktörlerin de etken olduğunu bildirdi.
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özen, bölgedeki doğal afetlerin artışında küresel ısınma ve iklim değişikliğine bağlı şiddetli yağışlar gibi doğal olayların etkisine dikkat çekti. Özen, yaşanan bu değişime paralel, özellikle doğa ve çevrenin bilinçsiz kullanımı, standart dışı ve ruhsatsız bir çarpık yapılaşma ile dere yataklarının işgalinin su baskınları ve heyelanlara adeta davetiye çıkarttığının altını çizdi.
Türkiye'nin sahip olduğu jeolojik, topoğrafik ve meteorolojik koşullara bağlı olarak büyük can ve mal kayıplarına yol açan doğal afetlerle sıkça karşı karşıya kalındığına işaret eden Özen, ortalama doğal afet zararının her yıl gayri safi milli hasılanın yaklaşık yüzde 3'ü kadar bir kayba neden olduğunun ifade etti.
Doğu Karadeniz Bölgesi'nde de toplumsal hayat ile bölge ve ülke ekonomisini ciddi şekilde tehdit eden su baskınları ve heyelanlar gibi doğal afetlerin öne çıktığına değinen Özen, bölgede son 90 yılda meydana gelen 33 büyük doğal afette 587 kişinin hayatını kaybettiğini ve milyarlarca lira zararın ortaya çıktığını dile getirdi.
Prof. Dr. Özen, bütün bu doğal afetlerden en az zararla çıkabilmek ve sorunun asgariye indirilmesi için hayatın her alanında olduğu gibi bilimsel verilerin yoğun bur şekilde kullanılması gerektiğinin altını çizdi. Özen, uygulayıcı kurum ve kuruluşlar ile üniversitelerin yakın bir işbirliği içerisinde olmasının önemine değindi.
Özen, daha önemli olanının ise doğal afetleri önlemi ve zararlarından korunma konusunda toplumun eğitilmesi ve bilinçlendirilmesinin geldiğini söyledi.
Prof. Dr. Özen, üniversitelerinde bu sorunlara yönelik Heyelan Uygulama ve Araştırma Merkezi, Çevre Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi ile Coğrafi Bilgi Sistemleri ve Araştırma Merkezi'nin çalışmalar yaptığını sözlerine ekledi.