Ordu'nun Akkuş ilçesinde yaşayan polis memuru Faruk Kurt, mesleğinin yanı sıra ilginç merakıyla da sevenlerinin ve ailesinin göz bebeği oldu. Yaklaşık 20 senelik polislik mesleğini devam ettiren Faruk Kurt, gündüzleri devlet, akşamları ise sanat vazifesine devam ediyor. 

Bir arkadaşından esinlenerek ahşap yakma ve oymacılık yapan Akkuş ilçesinde yaşayan polis memuru Faruk Kurt, akşamları eşinin dükkanında bulunan bir köşede kendi sanatını icra ediyor. Şimdiye kadar genellikle ceviz ağaçlarının üzerine işlediği oyma ve yakma işiyle 50'ye yakın eseri ortaya çıkaran Kurt, mahallenin ve teşkilatında sevilen ismi haline geldi. 

"BU YETENEĞİMİ 3 YIL ÖNCE FARK ETTİM" 

Boş zamanları ahşam oyma ve yakma işiyle devam ettiren Kurt, "Ben bu mesleğimle zamanımı iyi değerlendirdiğime inanıyorum. Emniyette yoğun çalışmalarımın yanı sıra dinlenmek için oyma ve yakma işlemi yapıyorum. Herkes benim bu işe merakımı olumlu karşılıyor. Buna ek olarak komşularımın ve teşkilattaki arkadaşlarımın da fazla bir beğenisi var. Bunlar da benim hoşuma gidiyor. Beni daha fazla çalışmam için motive etmiş oluyor. Yaklaşık 3 yıldır bu işe merakım var. Daha doğrusu böyle bir yeteneğimin olduğunu 3 yıl önce fark ettim. 1 tane kızım var ve oda ortaya çıkarmış olduğum eserleri görünce çok mutlu oluyor. Kendisinin de yakma ve oymacılık olarak bu işe karşı bir yeteneği var. Eşim de bize yardımcı oluyor. Makineyle bir iş yaptığımız zaman oda yerleri süpürüyor. Aile olarak bu işte bir bütünlük sağlamış oluyoruz" dedi. 

"ESERLERİM BİRÇOK YERDE SERGİLENDİ" 

Yaptığı eserleri anlatan Faruk Kurt, "Özellikle son dönemlerde benim yaptığım eserleri gören arkadaşlarım özel istekte bulundular ve onlar içinde hediye yapmamı istediler. Şimdiye kadar hediye gönderdiğim birçok insan oldu. Bugün üst düzey bürokrasilerde bile gönderdiğimiz kişiler bile oldu. Bu ürünlerin tamamı 15 gün boyunca Ankara’da Orman Bakanlığının Orman Haftası etkinliğinde ve Giresun Bölge Müdürlüğü sergisinde yer aldı. Orada da çok fazla beğenildi" diye konuştu. 

"ONLAR BENİM EL EMEĞİ GÖZ NURUM" 

Yaptığı eserleri değer biçilemeyeceğini ifade eden Kurt, "İş yerimize gelen müşterilerimizden olumlu yönde tepkiler oldu. Bu ürünleri kim yaptı, nasıl yapıyor diye soruyorlar. Benimle tanışmak isteyen arkadaşlarımız var. Ama şu ana kadar hiçbirine maddi açıdan bir ürün satmadık. Tabii satılmayacak anlamına gelmiyor. Ben onları el emeğim, göz nurum şeklinde değerlendiriyorum. Daha doğrusu onlara bile değer biçmeye kıyamıyorum" dedi. 

Eşinin yaptığı oyma ve yakma sanatıyla alakalı her türlü destekte arkasında olduğunu söyleyen Yasemin Kurt, "Eşimin daha önce böyle bir el alışkanlığı yoktu ve bizi çok şaşırttı. Biraz tozu, dumanı bana kaldı ama olsun biz çok memnunuz. Kendisine yakma işlemi sırasında ona yardım ediyorum. İnsanlar eşimin hem polis olup aynı zaman da böyle bir iş ile meşgul olmasından çok, hiçbir el becerisi olmadan bu kadar nasıl başarılı olduğuna şaşırıyorlar. Ama her ne kadar şaşırsalar bile herkes çok takdir ediyor. Eşim bu işle meşgul olduğu zaman dinleniyor. Başka herhangi bir sosyal etkinlik onun yorgunluğunu alamıyor. Ne zaman dinlenmek istese hemen atölyesine geliyor. Ben kendi işlerimi bitirdiğim de başka şeylerle uğraşmaktansa eşime yardım etmeyi tercih ediyorum. Bir arada vakit geçirmek daha güzel oluyor. Hatalı yaptığım zaman biraz kızıyor ama olsun yine de bende bu sanatı öğreneceğim" şeklinde konuştu.