Hakim karşısına çıkıyorlar

Almanya’da faaliyet gösteren Deniz Feneri e.V’nin topladığı yardımların usulsüz harcandığı iddiası İşçi Partisi ve SHP’nin şikâyeti ile 2008 yılında başlatılan soruşturmada görevlendirilen Nadi Türkaslan, Abdulvahap Yaren ve Mehmet Tamöz’ün Yargıtay 11. C

Hakim karşısına çıkıyorlar

Almanya’da faaliyet gösteren Deniz Feneri e.V’nin topladığı yardımların usulsüz harcandığı iddiası İşçi Partisi ve SHP’nin şikâyeti ile 2008 yılında başlatılan soruşturmada görevlendirilen Nadi Türkaslan, Abdulvahap Yaren ve Mehmet Tamöz’ün Yargıtay 11. Ceza Dairesi’nde “resmi evrakta sahtecilik ve görevi kötüye kullanma” suçları ile ilgili yargılanmalarını başlıyor.

Bugün yapılacak ilk duruşmada sanıklar savunmalarını yapacaklar. Sanıkların savunmalarında esas ilişkin açıklamalardan çok siyasi müdahale zeminine çekmeleri bekleniyor. Duruşma için uzun süredir hazırlık yapan YARSAV’ın Avrupa Yargıçlar Birliği gibi uluslararası meslek kuruluşları temsilcilerini duruşmaya davet ettiği, CHP milletvekillerinin de duruşmaya katılacağı öğrenildi.

Sanıklar, bugüne kadar geçen süreçte basına verdikleri demeçlerde siyasi müdahale nedeniyle yargılandıklarını iddia etseler de 2008 yılında başlayan soruşturmada sanık savcılar, soruşturmayı hiçbir baskıya kalmadan diledikleri gibi yürütmüşler; tüm usul işlemleri ve delil toplama işlemlerini özgür ve bağımsız şekilde yerine getirmişlerdi.

SANIK SAVCILAR NEYLE SUÇLANIYOR?

Soruşturma sürecinde sanık savcılar, Ankara 3. Sulh Ceza Mahkemesi’ne başvurarak, şüphelilerin taşınmaz mallarına, motorlu araçlarına ve şirket hisselerine tedbir konulmasını ve de şüphelilerin ortağı olduğu şirketlerin malvarlıklarına tedbir konulmasını talep etmişlerdi.

Ankara 3. Sulh Ceza Mahkemesi, sanık savcıların şüphelilerin taşınmaz mallarına, motorlu araçlarına ve şirket hisselerine tedbir konulmasını talebini kabul etmiş; ancak şüphelilerin ortağı olduğu şirketlerin malvarlıklarına tedbir konulması talebini ise kanunen mümkün olmadığı gerekçesiyle reddetmişti.

Savcılar, bu karar itiraz edebilecekken etmemiş, mahkeme kararının hüküm bölümündeki ret fıkrasını kapatarak, kararı fotokopi ile çoğaltmış; böylece resmi evrakı tahrif ederek mahkemenin ret etmesine rağmen şüphelilerin ortak olduğu 8 şirketin malvarlıklarına tedbir koyulmasını sağlamışlardı. Savcılar, bu işlemleri ile hem şüphelilere hem de bu 8 şirketin soruşturma ile ilgisi olmayan ortaklarının zarara uğramasına sebebiyet vermişlerdi.

Şüpheli avukatlarının bu yanlışlığın düzeltilmesine ilişkin tüm iyi niyetli taleplerini reddeden savcılar, şüphelilerin HSYK’na yaptığı şikâyet üzerine yapılan müfettiş incelemesi ile şikâyetin haklılığı ortaya çıkması üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcısı tarafından görevlerinden alınmıştı.

Ceza Muhakemesi Kanunu’na göre tarafsız olması gereken, şüpheli lehine ve aleyhine delil toplamakla yükümlü olan savcıların şüpheliye zarar verecek şekilde bir mahkeme kararını tahrif ettikleri ortaya çıkan savcıların hakkında düzenlenen müfettiş raporunda altı çizilen husus şöyle: “Şüphelilerin ortağı olduğu şirketler vasıtasıyla sahip oldukları varlık ve değerlerin elden çıkarılmasının önlenmesi ancak mahkeme kararı ile olabilecektir. Mahkeme kararı olmadan tedbir konulması mümkün değildir.  

Şirketler yönünden talebin açıkça reddine karar verilmişken kararın kabule ilişkin kısmını yorumlamak suretiyle şirket varlık ve değerlerine el konulması açıkça usul ve yasaya aykırılık oluşturmaktadır. 

Kararın redde dair kısımlarını kapatarak bunu uygulamak, hangi kasıt ve düşünce ile hareket edildiğini açıkça göstermektedir… Şüpheli müdafilerinin bu uygulamaya karşı yasal yollara başvurmamış olmaları eylemin haklılığını göstermeyeceği gibi, (şüpheli müdafileri) Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazılı başvurular ile yanlışlığı dile getirmişlerdir.” ifadeleri sanık savcıların “resmi evrakta tahrifat ve görevi kötüye kullanma suçlarından” sorumlu oldukları tespit edilmişti.

Müfettişlerin bu tespiti bir kez de Sincan Cumhuriyet Başsavcılığı ve Sincan Ağır Ceza Mahkemesi heyetince denetlenmiş; tespitler haklı görülerek sanık savcıların Yargıtay 11. Ceza Dairesi’ne yargılanmalarına karar verilmişti.

HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler