Başkentte kırmızı alarm verildi. İstihbarata göre 580 kilogram patlayıcı ve 24 tüp yüklü bir araç sokaklardaydı.

 

Erdoğan'ın güzergahı bile değiştirildi. Sıkı takip sonuç verdi. Kaos aracı 11 Eylül 2007'de bulundu. 

 

11 Eylül 2007'de Ankara Kurtuluş'taki çok katlı otoparkta bulunan ve bugüne kadar hiçbir yerde gündeme gelmeyen "bombalı" minibüsün fotoğraflarına BUGÜN ulaştı.

 

ABD'deki 11 Eylül saldırılarının yıldönümünde polisin "planlı" istihbarat operasyonu ile bulduğu bombalı minibüsün hedefinde Başbakanlık binası olduğu öne sürülmüştü. İçinde "anahtar" düzenekli 580 kilogram patlayıcı yüklü minibüsün Başkent'in göbeğinde bulunması dünya basınında geniş yankı uyandırmıştı.

 

DELİL OLDU

 

Dünya basını, "Türkiye son anda 11 Eylül'ü yaşamaktan kurtuldu" diye yayınlar yapmıştı. PKK/KCK terör örgütüne ait olduğu belirlenen bombalı minibüsün bulunması büyük bir faciayı önlemişti.

 

Ankara Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı'nın "gizlilik" kararı aldığı fotoğraflar atlatılan facianın boyutlarını gözler önüne seriyor.

 

Olay yerine ait fotoğraflar "delil" olarak dosyaya girdi. Bomba uzmanları düzeneği etkisiz hale getirdikten sonra minibüsün içinden136 kilogram TNT, 400 kilogram amonyum nitrat, 24 adet tüp ile 5 bidon benzini çıkartıp otoparka dizdi. Soruşturmada düzenekteki 3 cep telefonunun üzerindeki mekanizmanın "anahtar" haline getirildiği belirlendi.

 

CAMLARI KIRILMIŞ

 

Fotoğraflara, bomba imha uzmanları ile olay yeri inceleme polislerinin 06 VMP 11 plakalı Vito marka minibüste yaptığı "titiz" çalışmalar yansıdı. Bomba uzmanlarının patlayıcı düzeneğini etkisiz hale getirmek için minibüsün her iki ön camını kırdığı anlaşıldı.  

 

BAŞBAKAN'IN GÜZERGAHI DEĞİŞTİRİLDİ

 

Bombalı minibüsün bulunduğu gün Başbakan Erdoğan'ın Keçiören'deki evinden Başbakanlığa gittiği güzergah "güvenlik" nedeniyle değiştirilmişti.

 

Soruşturmada, bombalı minibüsü otoparktan alıp "hedef" seçilen yerde patlatmayı tasarlayan teröristler tespit edilememişti. Patlayıcı madde dedektör köpekleri Rocky ve Maske'nin tepki vermesi sayesinde bulunan Vito marka minibüsten çıkan patlayıcı maddelerin infilak etmesi halinde geniş bir alanda büyük kayıplara yol açacağı değerlendirilmişti.

 

2006'da İstanbul Küçükçekmece'den çalınan minibüse Van'da bomba ve düzeneklerin yerleştirildiği yönünde bilgilere ulaşıldı. 136 kilogram TNT' kalıplarının üzerine çuvallar içerisinde 400 kilogram amonyum nitrat ve sodyum nitrattan oluşan gübrenin konulduğu, bunların etrafına da 24 piknik tüpü iliştirildiği anlaşılmıştı.

 

Dolu benzin bidonlarıyla da patlayıcının etkisi ve tahrip gücünün artırılmaya çalışıldığı belirlenmişti. Düzeneğinde fünyenin ateşlemesini sağlayan hazır 3 cep telefonu bulunması işin "profosyonel" olduğunu gündeme getirdi.

 

ÜÇ ÖRGÜT ÜYESİ CEZA ALDI

 

Ankara 11.Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bombalı minibüs davasında tutuklu yargılanan 4 sanıktan 3'ü ceza aldı, biri beraat etti. PKK'lı sanıklardan İdris Nakçi 20 yıl 11 ay 20 gün, Ali Sayan 8 yıl 9 ay, Alpaslan Özkan 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Mustafa Bayar ise beraat etmişti.

 

İDDİANAMEDEKİ TESPİTLER

 

Ankara Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Cemil Tuğtekin'in hazırladığı iddianamede olaydan iki gün sonra yakalanan ve minibüste ele geçirilen telefonlardan birini kullananlar arasında bulunan Alpaslan Özkan'ın, daha önce PKK'ya üye olduğu gerekçesiyle hakkında kovuşturma yapıldığı belirtildi. Cep telefonunu hiç kullanmadığını söyleyen Özkan, telefonu, sanıklardan İdris Nakçi 'nin, kendi adına kayıtlı SIM kart ile kullandığını kaydetti.