Önceki gün Galatasaray'ın eski asbaşkanı Ali Dürüst'ün 19 yaşındaki yeğeni Dila Kurt'un zayıflamak için gittiği Dr. Kushan's Clinic International'da kalp krizi geçirip ölmesi üzerine Polonezköy'deki merkez mercek altına alındı. Dün bir açıklama yapan Sağlık Bakanlığı, zayıflama merkezinin ruhsatsız olduğunu bildirdi.

KONAKLAMA TESİSİ BELGESİ VAR
15 Şubat 2008'de yayımlanan yeni yönetmelikle zayıflama işlemleri sadece sağlık kuruluşlarında yapılabiliyor. Bu tarihten önceki yönetmeliğe göre güzellik merkezlerinde bir doktor kontrolünde ve bir diyetisyen eşliğinde bu işlem yapılabiliyordu. Vatan Gazetesi'nin haberine göre Kuşhan'ın ne güzellik merkezi ne de sağlık kuruluşu ruhsatı var. Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürü Doç. Dr. Öner Odabaş , “Bildiğimiz kadarıyla tesisin sadece yataklı konaklama tesisi ruhsatı var. Güzellik merkezi için bir müracaat yapılmış. Ancak evrak eksiklikleri İl Sağlık Müdürlüğümüzden bildirilmiş ve ondan sonra tekrar bir müracaat olmamış” dedi.

'FAALİYETE DEVAM EDİN' DEDİLER
Sağlık Bakanlığı'nın açıklamasından sonra konuşan Muzaffer Kuşhan kendisini şöyle savundu: “Biz Beykoz Sağlık Grup Başkanlığı, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü'ne bir buçuk yıl önce başvurumuzu yaptık. Devamlı bir şekilde 'Siz faaliyetinize böyle devam edin, biz Sağlık Bakanlığı'ndan soracağız. Ne olacak, ne olmayacak bakacağız' denildi.”

HASTANE RUHSATI İPTAL EDİLMİŞ
Polonezköy'deki merkez, 1994 yılında hastane ruhsatı alarak faaliyete başladı. Kuşhan, 2002 yılında kendi isteğiyle hastane ruhsatını iptal etti. 2002 yılından bir buçuk yıl önce Sağlık Müdürlüğü'ne yapılan başvuruya kadar herhangi bir ruhsat alınmadı. Kuşhan bu durumu şöyle açıklıyor: “Bu dönemde yönetmeliklere aykırı hiçbir durum yok. İki doktor olarak burada çalışmalarımızı sürdürdük. Bir doktor nasıl muayenehanesini açıp çalışabiliyorsa, biz de öyle yaptık. Sonra yeni yönetmelik çıkınca, buna uygun olarak evraklarımızı hazırlayıp bir buçuk yıl önce başvurumuzu yaptık. Başvurumuza şu ana kadar hiçbir olumlu ya da olumsuz cevap gelmedi.”

BAKANLIK SORUŞTURMA BAŞLATTI
Sağlık Bakanlığı konuyla ilgili soruşturma başlattı. Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ'ın talimatıyla Teftiş Kurulu çalışmaya başladı. Kuşhan'ın kliniğinin jandarmadan aldığı belgeyle çalıştığı belirlendi. İstanbul Turizm İl Müdürlüğü kendilerinde Kuşhan'a ait bir konaklama tesisi kaydı bulunmadığını belirtti. Merkez'in bağlı bulunduğu Beykoz Belediyesi ise yıllar önce Jandarma tarafından alınan izni belediyenin devam ettirdiğini açıkladı.

ÜMİT ÖZAT GİBİ DİLİ BOĞAZINA KAÇMIŞ
45 günde 15 kilo verdikten sonra önceki gün kalp krizi geçirerek hayatını kaybeden Dila'nın akrabaları ve arkadaşları, son gününü anlattı: “Dila o gün ailesiyle yaşadığı evin önünden babasına telefon açarak evde kalan bir paketi istedi. Babası 'Gel sen al'deyince 'Ben eve girersem dayanamam evimden çıkmam, bir daha da o kampa gitmem'diyerek eve hiç girmedi. Sonra ailesiyle birlikte zayıflama merkezinin havuzuna gitti. Dila o gün kız kardeşinin derslerine yardım etti. Anne ve babasıyla herhangi bir tartışma da yaşamadı. Bir anda oturduğu yerden düştü. Ailesi önce ne olduğunu anlayamadı. İlk müdahale annesi Şule'den geldi. Şule tıpkı Ümit Özat'ın başına gelen gibi kızının boğazına kaçan dilini dışarıya çıkarmak istemiş ama başarılı olamamıştı. Dila 3-4 dakika içinde olduğu yerde yaşamını yitirdi.”

'UZMANLARA ZAYIFLASIN DİYE EMANET ETTİK'
“Ailesinde kimsede bir kalp sorunu yok. Farz edelim Dila'nın kalp krizi geçirmesi genetik. Bunun için bile uyarması gerekmez mi? Dila'yı biz niye burada kendi başımıza zayıflatmıyoruz. Çünkü biliyoruz ki öyle kliniklere girdiğinde önce kalbine sonra vücut yağına ve suyuna bakıyorlar. En basit spor salonunda bile bunu yapıyorlar.”

KUŞHAN: 'AMBULANS KAPIDAYDI'
Ailenin iddialarına karşı Kuşhan kendini savundu: “Kalple alakalı rahatsızlıklarda benim yaptığım yapılır. Kalp durduğu zaman hemen çalıştırmak gerekir. Bu müdahale için her şey kliniğimizde mevcuttur. Zaten biz bu sırada ambulansı da çağırmıştık. Bizim uğraşlarımız devam ederken ambulans kapıdaydı. Kesinlikle geç kalınmış bir tedavi yok. Benim evim ile kliniğim yan yana. Hemen olayı görür görmez ben kendim ilgilendim. Bu ani bir kalp durmasıdır. Benim meslek hayatımda ilk defa başıma gelen bir olaydır.”

'KIZIM ÖLSE BU KADAR ÜZÜLÜRDÜM'
Kuşhan, Dila'nın ölümünün diyetle ilgisi olmadığını savundu: “Dila çok iyi bir hastaydı, istekliydi. İnanılmaz reaksiyon alıyordum. Kızım ölse bu kadar üzülürdüm. Bu olay ona verdiğimiz diyetle ilgili olmadı.

'NE AMBULANS NE DOKTOR VARDI'
Zayıflayıp sağlıklı bir hayat sürme umuduyla gittiği klinikte hayatını kaybeden Dila Kurt dün gözyaşlarıyla toprağa verildi. Genç kızın ölümünden zayıflama kliniğini sorumlu tutan aile ise şikayetçi olmaya hazırlanıyor. Dila Kurt'un dayısı Necati Akkaya , “Sabah akşam 7'şer kilometreden toplam 14 kilometre arazide koşturuyorlarmış.

Aile süratli kilo vermesinden dolayı kalp krizi geçirdiğini düşünüyor. 45 gündür oradaydı ve 15 kilo verdi. Olay sırasında müdahale olmamış, doktor yokmuş, ambulans yokmuş. Kuşhan, olaydan sonra Dila'yı müdahale odasına götürmüş. Ama müdahale odasının kapısını kilitlemiş ve içeriye de kimseyi sokmamış, sonra da kaçıp gitmiş. Oradaki insanlar kapıyı kırıp tekmeleyerek içeriye girmiş.

Ailesi perişan durumda ve dava açacaklarını söylüyorlar” diye konuştu. Cenazeye katılan Galatasaray eski Asbaşkanı Ali Dürüst de bu olayda kusuru olan herkesten hesap soracaklarını belirterek “Kilolarından kurtulmak istiyordu. Boy boy gazetelerde reklamları çıkan bir yerdi. Sağlık Bakanlığı'nın onay verdiği bir yerdi, orada güven içinde olacağını düşündük ama sonuç bu oldu. Çok üzgünüz” dedi.

BABA YIKILDI
Kızını gençliğinin baharında kara toprağa veren baba Levent Kurt, tabuta sarılarak gözyaşlarına boğuldu.

ÇELENGİNİ PARÇALADILAR
Cenaze alanına gelen bir çelenk ortalığı karıştırdı. “Dr. Muzzaffer Kuşhan” bandı taşıyan kırmızı çelengi cami içerisine sokmak isteyen çiçekçi, öfkeli yakınların elinden zor kurtuldu. Çelengi parçalayan öfkeli kalabalık, çiçekçiyi de tartakladı.