Ersan Yurdaer ve Hüsnü Ünal ile Göynük Kent Konseyi üyeleri, topladıkları 302 imza ve hazırladıkları dilekçe ile 2 Haziran 2006 günü Kemer Kaymakamlığı'na başvurdu.

Dilekçede, aralarında 5 yıldızlı tatil köylerinin de bulunduğu 16 otelin işgal ettiği Göynük sahil bandının temizlenerek halkın kullanımına açılması istendi. Kaymakamlık, sahildeki otel ve tatil köylerinin işgalini önleyemediği gibi, işgal edilen yerlerin yıkımını da gerçekleştiremedi.

Antalya 2'nci Bölge İdare Mahkemesi'ne açılan dava sonunda mahkeme, 16 otel ve tatil köyünün sahilde işgaline son verilerek, derhal kaldırılması kararını verdi. Mahkemenin Kaymakamlığa gönderdiği yazıda da bu işlemin ivedilikle yapılması istendi, ancak yine sonuç alınamadı. Bunun üzerine mahkeme kararını uygulamadığı öne sürülen dönemin Kaymakamı Adem Yılmaz için savcılığa suç duyurusunda bulunuldu. Bölge İdare Mahkemesi, belgeleri ve soruşturma dosyasını inceledikten sonra talebi yerinde görüp, Vali Alaaddin Yüksel'in soruşturma izni vermeme kararını yok sayıp, eski Kemer Kaymakamı'nın yargılanmasına karar verdi.
Bölge İdare Mahkemesi dosyayı, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdi. Başsavcı Yardımcısı İsmet Tarhan, halen Ordu Vali Yardımcısı olan Adem Yılmaz hakkında TCK'nın 257'nci maddesi gereğince 'görevi kötüye kullanma' suçlaması ile Antalya 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açtı. Başsavcı Yardımcısı Tarhan, Adem Yılmaz'a 2 yıla kadar hapis cezası verilmesini ve tüm kamu görevlerinden men edilmesini istedi. Başsavcı vekili Tarhan iddianamesinde “Kaymakam, devlet zabıtası imkanından faydalanmak suretiyle izinsiz yapıları yıkabilirdi. 6 Ekim 2004 ile 19 Kasım 2007 tarihleri arasında Kemer Kaymakamı olarak görev yapan Ordu Vali Yardımcısı Yılmaz bunu yapmayarak, kıyı bandını temizlemeyip, yargı kararını yerine getirmediğinden görevini kötüye kullanmıştır” ifadesine yer verdi.

Ordu Ağır Ceza Mahkemesi tarafından talimatla alınan ifadesinde suçlamaları kabul etmeyen Adem Yılmaz, sorumluluğun kendisinde değil, belediyede olduğunu iddia etti.

AVUKAT BERAAT İSTEDİ

Antalya 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen karar duruşmasında Yılmaz'ın avukatı Özge Kanbolat Yazıcı, “Şikayete konu yer belediye yetkilerinde bulunan yerlerdir. Bu 3621 Sayılı Kıyı Kanunu'nun 13. Maddesi kapsamındaki görev ve yetki belediyeye aittir. Müvekkilimin beraatine karar verilmesi, olmazsa hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesini talep ediyorum” dedi.

SUÇ İŞLEMEDE KARARLI

Adem Yılmaz'ın mahkeme kararına rağmen yapıları yıkmayarak görevini kötüye kullandığına kanaat getiren mahkeme heyeti, şu kararı açıkladı:
“Suçun işleniş biçimi, sanığın suç işlemekteki kararlılığı, kastın yoğunluğu, kamuya ait kıyıların yağmalanmasına ve kamunun bu yerlerden yararlandırılmasına engel olunmaması şeklindeki zararın ağırlığı ve fiilin diğer özellikleri göz önüne alınarak takdiren ve artırılarak 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştır. Sanığın sabıkasız geçmişi ve sosyal ilişkilerine göre bu ceza 5 ay indirilerek 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.”

Sanığın cezasını çektiği sırada kendi altsoyu (çocukları) üzerindeki velayet hakkından, vesayet ve kayyımlığa ait hizmette bulunmaktan yoksun bırakılmasına, cezaevinden çıktıktan sonra da 1.5 yıl süreyle kamu görevlerinden men edilmesine hükmeden mahkeme, kararın bir örneğinin İçişleri Bakanlığı'na gönderilmesine de karar verdi.
Ordu Vali Yardımcısı Adem Yılmaz'ın kararı temyiz etmesi bekleniyor