Osmanlıca tartışmasına Trabzon'dan yorum

Haber61/Röportaj - Trabzon Vakıflar Bölge Müdürü Mazhar Yıldırımhan, Trabzon’da Vakıfların sürdürdüğü restorasyon çalışmaları ile ilgili bilgiler verdi. Yıldırımhan yaptıkları çalışmaları, “Biz ecdadın mirasını ayağa kaldırdık” diyerek özetledi.Vakıfların

Osmanlıca tartışmasına Trabzon'dan yorum

Haber61/Röportaj - Trabzon Vakıflar Bölge Müdürü Mazhar Yıldırımhan, Trabzon’da Vakıfların sürdürdüğü restorasyon çalışmaları ile ilgili bilgiler verdi. Yıldırımhan yaptıkları çalışmaları, “Biz ecdadın mirasını ayağa kaldırdık” diyerek özetledi.

Vakıfların şu ana kadar 10 yılda 22 milyon lira harcamayla Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı restorasyonlarını gerçekleştirdiklerini belirten Mazhar Yıldırımhan, Ganita’daki Kalepark ile ilgili sorulara da cevap verdi. Ayrıca son günlerde tartışma konusu olan Milli Eğitim Şurası’nda gündeme gelen Osmanlıca dersinin okutulmasına Trabzon’dan destek verdi.

Yıldızlı’daki Orduevi bittiğinde Kalepark’taki asker oraya taşınacağını öğrendik. Kalepark ardından size teslim edilecek.  Peki geleceği ne olacak?

2012 yılında Ganita Vakıflar Kanununun 30. Maddesi gereği geçmişi Vakıf Kültür Varlığı olduğundan Vakıflar Genel Müdürlüğü adına Üçüncüoğlu Vakıfı’na Üçüncüzade Ömer Paşa Vakfı adına tarafımızdan tapu ettirilmiştir. 1979 yılında Hazine tarafından Vakıflar Genel Müdürlüğü’nden satın alınan 14 bin m2 Ganita Kalepark yasa gereği yeniden Vakfına kazandırılmıştır.

kalepark.jpgÜçüncüzade Ömer Paşa Vakfı Mazbut Vakıf olduğundan bütün iş ve işlemleri Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yürütülmektedir. Dolayısıyla Vakfın tüm tasarrufu Vakıflar Genel Müdürlüğüne aittir. Şu anda asker içinde oturmaktadır. Askeriyenin buradan çıkmasından sonra bizim hedefimiz Kaleparkı halka açmaktır. Orada herhangi bir yapılaşma imkanı söz konusu değildir. Alanın tamamı SİT alanıdır ve koruma altındadır. En fazla yapılabilecek olan şey mevcut binaların rehabilitasyonudur. Bu konuda yapılan bütün tartışmalar yersizdir. Ayasofya Camisi’ni restore edeceğiz. Projeleri Kültür Varlıkları Koruma kurulunda. Oradan onay aldıktan sonra restorasyon ihalesine çıkacağız.

Fatih Camisi ne durumda?

Trabzon’un en büyük eserlerinden biri olan Ortahisar Fatih Cami’nin restorasyon hazırlıklarını yapıyoruz. 1 ay içinde ihalesine çıkacağız.

Restore ettiğiniz kilise var mı?

Konaklarda küçük bir kilise yapısı vardı. O’nu da bir iş adamımızla protokol imzalayarak sponsor marifetiyle restorasyonunu yapacağız. Protokolü Ahmet Sağlam adlı Trabzonlu iş adamımız ile imzaladık.

Tahtalı Cami ne olacak?

Erdoğdu’daki Tahtalı Camisi’ni tamamen yıktık. Şu anda aslına uygun bir şekilde yapım çalışmaları devam ediyor. Eserin aslına uygun bir şekilde yapımını gerçekleştireceğiz.
Diğer yandan  Araklı Merkez Cami’nin restorasyon çalışmaları devam ediyor. Tonya Karşular Mahallesi camiinin restorasyonu tamamlandı. Çaykara Kabataş Köyü Cami restorasyonunu tamamladık. Araklı Bereketli Köyü Cami Restorasyonu tamamlandı.

OSMANLICA OLMAZSA OLMAZDIR10846852_858024577625357_1809895107_n.jpg

Osmanlıcanın okullarda zorunlu ders olmasıyla ilgili konusunda ne düşünüyorsunuz?

Osmanlıca hem şahsen beni yakından ilgilendiriyor. Hem de çalıştığım kurumu yakından ilgilendiriyor. Ben Tarih Bölümü mezunuyum, dolayısıyla çok iyi Osmanlıca bilmem gerekir. Fakat Fakültede bile çok az gördüğümüz Osmanlıca ile ancak matbu yazıları okuyabiliyorum. Halbuki tarih mezunu olan bir kişinin Osmanlıcanın tüm yazı çeşitlerini okuyabilmesi gerekir. Çünkü tarih öncelikle bizim tarihimiz olmalı. Kendi tarihimizi Ana kaynaklarından okuyup anlayamadıktan sonra tarih mezunu olmanın fazla bir anlamı yok.

MEDENİYET KODLARIMIZ BU BELGELERDE

Bizim arşivlerimizde milyonlarca belge var. Yakılan satılan ve imha edilen milyonlarca belgeden arda kalanlar bile bütün tarihçilerin araştırmaları için yeterlidir. Ama bunları okuyup anlayabilen çok sınırlı sayıda insan var.

Bu insanların sayısının çoğalması gerekir. Bunun da yolu Osmanlıcanın tabandan öğrenilmesi yani ilkokuldan başlanarak öğrenilmesi gerekir. Kurumumuz açısından Osmanlıca olmazsa olmazdır. Vakıflar Genel Müdürlüğünün arşivinde binlerce on binlerce Osmanlıca vakfiye var. Bütün bu belgeler bu ülkenin tapuları niteliğindedir.
Medeniyet kodlarımız bu belgelerde gizlidir.  Bu belgeler sayesinde bu toprakların kültürü ve medeniyeti bize aittir diyebiliyoruz. Dedesinin mezar taşını okuyamayan bir nesil durumundayız. Dünyada bizim gibi bir millet yoktur.

HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler