Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Farabi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Tevfik Özlü, Türkiye'de nüfusun 5'te 1'ine verem mikrobunun bulaşmış durumda olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Özlü, Dünya Tüberküloz Günü dolayısıyla AA muhabirine yaptığı açıklamada, tüberkülozun nedeni belli, tedavisi mümkün ve korunulabilir bir hastalık olmasına karşın, halen dünyada insanları en çok öldüren 10 hastalık arasında olduğunu belirtti.

Bir yılda veremden ölenlerin sayısının 1,7 milyon civarında olduğunu ifade eden Prof. Dr. Özlü, ''Dünyadaki önlenebilir ölümlerin yüzde 26'sını tüberküloz oluşturmaktadır. Yeryüzünde yaşayan her üç kişiden biri verem mikrobuyla tanışmış olup, şu an itibariyle hasta olmasa da günün birinde verem hastası olmaya adaydır. Ülkemiz hastalığın orta ve hafif sıklıkla rastlandığı coğrafyada yer almaktadır'' dedi.

Prof. Dr. Özlü, dünyada tüberkülozlu hasta sıklığının, gelişmiş ülkelerde her 100 bin nüfusta 25'ten az ve gelişmemiş ülkelerde 100'den fazla olduğunu vurgulayarak, ''Ülkemizde bu rakam 28'dir. Türkiye'de nüfusumuzun 5'te 1'ine verem mikrobu bulaşmış haldedir. Bu kişilerin yüzde 5 ile 10'u yaşamları boyunca tüberküloz hastası olacaktır'' diye konuştu.

-''VEREM SAVAŞI KONUSUNDA ÇOK SAYIDA BELİRSİZLİK SÖZ KONUSUDUR''-

Türkiye'de verem savaşla ilgili yakın geçmişte doğru kararlar alındığına ve güzel uygulamalar yapıldığına dikkati çeken Prof. Dr. Özlü, sözlerini şöyle tamamladı:

''Bu çalışmaların bugünlerde ciddi biçimde sekteye uğrayacağı endişesi içindeyiz. Bugün aile hekimliği uygulamasının başlatıldığı illerde verem savaş dispanserlerinin bazıları hekimsiz kaldı. Ayrılan hekimlerin yerine atanan hekimler ise verem savaşı konusunda eğitimsiz. Verem savaş dispanserlerinde çalışmakta olan, bu konuda eğitim almış ve deneyim kazanmış personel aile hekimliğine kaymıştır. Tüberküloz olgularının takip ve tedavilerinin nasıl ve kimler tarafından, ne ölçüde üstlenileceği açık değildir ve hasta ortada kalmaktadır. Ortaya çıkan bu tablo, bu çabaların ve elde edilen kazanımların yitirilmekte olduğunu düşündürtmektedir. Sağlıktaki hızlı dönüşüm ve çok farklı alanlardaki yeni ve radikal uygulamalar, verem savaşını unutturmamalı ve bu belirsizlikler hemen ortadan kaldırılmalıdır.''