Trabzon'daki banka soygunu 16 yıldır çözülemedi!
31 Aralık 2000 tarihinde Trabzon'da meydana gelen ve güvenlik görevlisi Ali Köse'nin ölümü ile sonuçlanan kanlı banka soygunun ardından tam 16 yıl geçmesine rağmen hiç bir sonuca ulaşılamadı. İki çocuk babası Ali Köse öldürüldüğünde 26 yaşındaydı. 15 VAL
31 Aralık 2000 tarihinde Trabzon'da meydana gelen ve güvenlik görevlisi Ali Köse'nin ölümü ile sonuçlanan kanlı banka soygunun ardından tam 16 yıl geçmesine rağmen hiç bir sonuca ulaşılamadı. İki çocuk babası Ali Köse öldürüldüğünde 26 yaşındaydı.
15 VALİ 15 EMNİYET MÜDÜRÜ DEĞİŞTİ
Soygundan bu yana Trabzon’da 15 vali 15 ‘de emniyet müdürü değişti ama soygunu aydınlatma noktasında hiçbiri başarılı olamadı. Kanlı Banka soygunu gerçekleşen ve üç kişi oldukları tespit edilen hırsızlar banka güvenlik görevlisi Ali Köse’yi öldürdükten sonra 273 bin TL’yi alıp kayıplara karışmıştı.
KANLI BANKA SOYGUNU ÇÖZÜLEMEDİ!
31 Aralık 2000 tarihinde Sümerbank’tan Merkez Bankası’na para taşıyan para nakil aracının önü Kuran-Kursu Elkafdere mevkiinde kar maskeli 3 kişi tarafından kesilmiş, güvenlik görevlisi Ali Köse (26) öldürülmüştü.
Kanlı Banka soygunu gerçekleşen ve üç kişi oldukları tespit edilen hırsızlar banka güvenlik görevlisi Ali Köse’yi öldürdükten sonra 273 bin TL’yi alıp kayıplara karışmıştı.
Öldürülen güvenlik görevlisi Ali Köse’nin Babası Ahmet Köse, "16 sene geçti, hiçbir gelişme olmadı" diyerek şunları söyledi: "Oğlumu öldürenler hala aramızda elini kolunu sallayarak geziyor. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakanımız Ahmet Davuoğlu’na mektup yazarak bu olayın aydınlatılmasını istedim. Annesi, eşi, kardeşleri hepsi perişan. 16 yıldır yaşadıklarımızı ancak Allah bilir”.
Oyak- Bank soygunu ile birlikte Trabzon'da hafızalardan silinmeyen bir soygun olayıda 1995 yılında yaşanmıştı. Hala faili meçhul olan ve 1995 yılında gerçekleştirilen iki soygundan birinde Atapark’ta bulunan SSK İl Müdürlüğünün 13 milyarı çalınmış, Aksu sokakta bulunan Şekerbank’ta soyulmak istenmiş ancak kalabalık yüzünden soygun gerçekleştirilememişti.
Ahmet Külekçi