Albay Şinasi Yaycı, 40 yıl boyunca yalnız yaşayıp süt ve sandviçle beslenerek 4 milyon TL biriktirdi. İntihar eden Yaycı, mirasını TEV’e bıraktı. Albay’ın cenazesine katılan üsteğmen T.T. Yaycı, tesadüfen akrabası olduğunu öğrendiği Şinasi Yaycı’nın mirasının peşine düştü

Albay Şinasi Yaycı, emekli olduktan sonra İstanbul Fatih’teki evinde yalnız yaşamaya başladı. 40 yıl boyunca sadece terzisi ve kiracısıyla görüşen Yaycı, Şişli’deki dairesi ile oturduğu 4 katlı binanın, aylık 5 bin TL’yi bulan kira gelirini hiç harcamadı.

40 YILDA 4 MİLYON TL

40 yılda 4 milyon TL biriktiren Yaycı, “Bana 100 TL yeter” dedi ve özellikle kız çocuklarının eğitim görmesini istedi. Bunun için de mirasını Türk Eğitim Vakfı’na (TEV) bağışladı. Ömrünün sonlarına doğru yakın çevresine, sürekli olarak “İntihar edebilirim” diyen Şinasi Yaycı, yaşadığı “çöp ev”de, 2009 yılının ocak ayında beylik tabancasını başına ateşleyerek canına kıydı.

Yaycı’nın Levent Camii’ndeki cenazesine, TEV Genel Müdürü Turgut Bozkurt ile asker arkadaşları katıldı. Törende görevli üsteğmen T.T. Yaycı, soyadının kendi soyadıyla aynı olduğunu fark etti ve babası Cem Yaycı’yı aradı. Babası ise oğluna “Şinasi Yaycı benim amcamdır” dedi. İkilinin ilk işi, Şinasi Yaycı’nın mal varlığını tespit etmek oldu. 2009 yılının mayıs ayında da “vasiyetnamenin iptali ve bağışın reddi” talepleriyle dava açtı. Baba-oğul dilekçelerinde, Şinasi Yaycı’nın akli melekelerinin yerinde olmadığını ileri sürdü.

‘AKLI YERİNDE’

Yaklaşık 3 yıldır devam eden ilginç davadaki son gelişme ise Adli Tıp Kurumu’ndan geldi. Adli Tıp raporunda, Şinasi Yaycı’nın, mirasını bağışlarken Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nden rapor aldığı ve el yazısıyla bağış yaptığı saptandı. Raporda, “Şinasi Yaycı’nın 4 milyon TL’lik servetini bağışlarken akli dengesi yerindedir. Hiçbir kusur yoktur” denildi. Davanın kaderi önümüzdeki günlerde mahkemenin vereceği kararla belli olacak.