Trabzon’da son dönemlerde bir sessizlik hâkim… Siyaset neredeyse kabuğuna çekilmiş durumda… Partilerden adaylar “bende adayım bende adayım” demeye hazırlanıyorlar…

Güzel… 

AK Parti’den tahminim en az 80’ne yakın aday adayı çıkacak… Bunların 6’sıda sıralamada yerini alacak… O zaman ne diye 74’ü adayı oluyor diyorsunuz dimi… Maksat bakın ben aday adayı idim 2016 seçimlerinde demek… Peki; AK Parti bu ilde nasıl bir seçim politikası izleyecek… Son seçimlerde bu parti birinci sıraya hep dışarıdan bir isim yollar… Arkasına da dizer diğer 5 ismi seçime girerdi… Yani 5’i 1’yerde… Kuvvetle muhtemelen bu seçimde de bu olacak… Genel Müdür düzeyinde sevilen bir bürokrat gelir gibi gözüküyor…

AK Parti’de en komik şu devlet memuru iken istifa edenler oluyor… Aday adayı bilmem hangi kamunun il müdürü istifa ederek aday oluyor… TBMM’de bir koltuk peşinde… Gidin aday adayı olan bu adamın il müdürlüğü yaptığı kuruma bakın… Hiç kimse ondan memnun değildir… Kurumun durumu içler acısı bir durumdadır… Biride ona kardeşim “Memurlukta ne yaptın da Mecliste ne yapacaksın?”demiyor… Neyse bu yazıyı okuduklarında ben demiş oldum… He birde ne vereyim müdürüme olayı var… O daha komik Aday adayı iken bu müdür sokak sokak gezerken kamudaki memurlarının bir kısmı peşinde “Müdürüm saralım bir dürüm açsınızdır... Müdürüm susadınız alın size güğüm…” Bu insanlarda komik oluyor…

MHP’ye gelelim…

Burada hep klasik bir olay vardır… Her seçim aynı isimler aday adayı olur… Sonra liste hazırlanır… Genelde sürpriz çıkmaz… 6’lı isimler dizilir haydi seçime… Bozkurt işaretini yapma eğitimi alan aday mı ararsın… Ülkücülük neydi yahu deyip de GOOGLE’den arayan mı ararsın… He birde köşe başı MHP’lileri vardır… Onlarda söz hiç bitmez… Seçimlerde kurulurlar bir yere başlarlar “ Biz bu partiye bu davaya 80’de hizmet ettik… Ne günlerimiz geçti biliyor musunuz? Şimdikiler de kimmiş….” Bunun gibi kendince anlamlı aslında hikâye ve masal sözler… Bakın bu adamların geçmişlerine masal kahramanları ile yaşayan tipler…

MHP’de bir olay daha var demeden geçmem…

Aslında buda 50 yıllık bir davanın klasiklerindedir… 3,4,5,6’ncı sıra adayları hayatta çalışmaz… Onlara sorun hep aynıdır… “ Yahu ben birdim aslında… Son gece şu birinci sıradaki var ya Devlet beyi aradı yerimi değiştirdi… Bana ne çalışmam… Ben mi gideceğim meclise…” bu aday on yıl sonra başka seçimde köşe başı MHP’lisidir…

Seni unutmam mümkün mü CHP…

Aday sıkıntısı çekmeyen nadir partilerdendir… Gerçek demokrasiyi savunurlar ama bir türlü kendi partilerinde demokrasi yoktur… Yine bir temayül krizi yaşana bilir… Nasıl geçen seçimde partililerin değil genel merkezin dediği tepeden indi… Muhtemelen de yine aynısı olacak… Bu partinin diğerlerinden ayıran bir özelliği var… Burada aday adayları değişir… her sene aday adayı olanlar pek nadirdir… sebebi mi..? Çok basit… Aday gösterilemeyen CHP’li soluğu başka bir sol partide alır… Hatta yeni kurulan bir partide olur… Sonra başlar CHP’nin şuyu yanlış buyu yanlış demeye… Ama demez ki yahu bu yanlışları ben yöneticiyken yaptım…

Öyle kısa yazarak seni bırakamam…

Son dönemlerde hayretle seyrettiğim olay ise cemaat ile olan yakınlaşması… Tebrik ederim kendilerini… Mustafa Balbay’a Nedim Şener’e ve Mehmet Haberal’a siz Ergenekoncusunuz diyenler ile birlikteler… Bazen söz cart diye kesilir buda onlardan biri…

Bu yazıyı okuyup da üzülmece falan yapmayın… Ben düşüncelerimi yazdım ister katılın ister katılmayın…

Sİ-YA-SET…