Bugün Trabzon Adliyesi’ne yolumuz düştü. 24 Haziran seçimi sonrası AK Parti’den Muhammet Balta, Adnan Günnar, Bahar Ayvazoğlu, Salih Cora, CHP’den Ahmet Kaya, İYİ Parti’den Hüseyin Örs milletvekili oldular. Adliyeden mazbatalarını törenle aldılar, vekillikleri resmileşti. 
İYİ Parti 57 bin oyla,
CHP 77 bin oyla, 
AK Parti ise 287 bin oyla,
Ankara’ya temsilci gönderdiler.
MHP 69 bin oy almasına karşın ittifak nedeniyle bir vekilini İYİ Parti’ye kaptırmanın hüznünü yaşadı.
Trabzon uzun bir aradan sonra muhalif 2 vekil çıkardı. 
İktidarın bu dönem daha dikkatli olması gerekecek.
Bu kısa bilgilendirmeden sonra asıl benim anlatmak istediğim konuya dönelim.

*
Vekillerin mazbata törenine zar zor yetiştik. 
Hastaneye dönen kavşaktaki Kaşüstü Şana’da alt geçit nedense bir türlü bitirilemedi.
45 dakika sadece o bölgede dur-kalk yaptık. 
Adliyeye girmek ne mümkün.
Hep birşeyler dediler.
Birşeyler söz verdiler.
Aynı nakarat..
Aynı sözler.. 

*

2 ay dendi yok!
5 ay dendi yok!
Aha 3 aya bitti dendi yine yok!

*

Izzet tedaviden döndü.
Yine yok!
Düşünsenize;
Özkan Sümer Trabzonspor’a tekrar hoca oldu.
Yine yok!

*
Ovit geçişi açıldı, yine yok.
Mahallede uşağı olmayan Şaduman ablanın bebeği yürümeye başladı.
Yine yok!
 
*

Olmadı;
E buyur burdan yak!
Çanakkale’de geçen yıl başlanan koca köprü, bu yıl bitirildi, adına 1915 Çanakkale Köprüsü dendi.
Dönüp Trabzon’a bakıyorsun.
Burda millet dolmuşta giderken Kaşüstü’nde semaya dalıp, ‘vinç arıyor’ , ‘greyder bakıyor’ , ‘Kepçe sallayan var mı?’ diye soruşturuyor.
Üstüne buraya ‘Kaç kilo çimento gider?’, ‘Kaç kilo demir gider?’, ‘Alttan geçen araçlar selde sulara kapılır mı?’, ‘Tüpler kaç metre genişliğinde olursa 4 şerit olur?’, ‘Kaç araç sığar?’ diye hesap kitap yapıyor.

* 
Neredeyse tam 3 yıl oldu… Belkide geçti.. 
Öyle bir noktada çalışmalar sürüyorki; kentin trafiği allak bullak oluyor.
Beş dakika nefes alsın diye kepçe sallamaya başladılar lakin;
 ‘ikinci Çömlekçi tüneli’ çilesini yaşattılar. 
Başımıza bir ‘Çömlekçi tüneli hunisi’ daha çıkardılar. 
Huni diyorum çünkü Çömlekçi huninin ağzına benziyor.
Taaa Kafkasyadan gelen bütün araçlar toplanıp gelip ufacık bir deliğin içinden geçiyor.
Tıpkı huniye aktarılan suyun ufacık bir delikten dışarı fırlaması gibi… 

*
Bitirin artık şu alt geçiti!
Yada Tüneli!
Alttan tüpü!
Amannn… 
Neyse ne işte!
Çileyi geçtik işkenceye döndü mübarekler..
El insaf!