Trabzonspor yoğun bir haftayı biraz buruk geride bıraktı.

Hem 72.Olağan Genel Kurul hem de Karabük maçı çok konuşuldu.

Trabzonspor Cumartesi günü erken saatlerde gerçekleştirdi. 72. Olağan Genel Kurulunu ve maali açıdan borç bilançosu ibra edildi.

Geçmiş dönemlerin aksine katılımın istenilen seviyelerde olmaması beni her zamanki gibi çok üzdü.

27 bine yakın kongre üyesinin olduğu Anadolu devrimini başlatan bir takımın sadece 7 bin delegesi aidatlarını yatırıp oy kullanma hakkı elde ederken salona da sadece iki yüz kişinin üzerinde delegenin gelmesi 'demek ki herkes halinden memnun, sıkıntılar aşılır' yorumlarına neden oldu.

'Takım iyi gidiyor, aman şimdi konuşursak insanlar bizi hainlikle suçlar' korkusuyla konuşmayanlar da vardı.

Asıl bugün konuşma günü, fikir üretme günü, proje sunma günüdür.

Yanlışların söylendiği yapılan doğruların alkışlandığı gündür bugün.

Ama yine yapamadık.

Başkan Usta, Kartal'da yapılan düzenlemeyi büyük bir memnuniyetle anlatırken ekonomik anlamda yaşanan sıkıntıları dile getirdi ve herkesin bu işin kıyıdan kenarından tutması gerektiğinin altını çizdi.

İstanbul'daki bir arazinin satın alınması ve Trabzonspor'a kazandırılması noktasında yaklaşık 160 milyon TL'ye ihtiyaç duyulduğunu da söyledi.

Sayın Usta; unutmayın ki Trabzonspor Kulübü bir inşaat firması değil, spor kulübüdür ve böyle şeylerle uğraşmaz. Bunlar dile getirilmez, konuşulmaz.

Eğer kasanızda paranız varsa alırsınız arsayı, çıkıp o zaman açıklarsınız bu projeyi.

Hafta içinde katıldığı bir televizyon programında ise genç oyunculara nasıl iyileştirme yapıldığını göğsünü kabarta kabarta anlattı.

Anlattı anlatmasına da, o iyileştirme yaptığı genç sporcuları rencide ettiğinin farkına varamadı.

Peki, her platformda en kral Trabzonsporlu benim diye ortalıklarda dolaşan delegeler neredeydi?

En ufak olayda açıklama yapmaktan çekinmeyen işlerin böyle gitmeyeceğini söyleyen delegeler neredeydi?

Ya da yanlışları eleştirirken doğru projeleri sunan delegeler neredeydi?

Ben göremedim, siz görebildiniz mi?

Çünkü en belirgin özelliklerimizdendir insanların yüzlerine karşı konuşmayıp sağda solda konuşmak, karalamak, ahkam kesip eleştirdiklerimizle karşılaştiğımızda ise çok güzel işler yapıyorsunuz öyle yapın böyle yapın demek...

Kimse kendini kandırmasın beyler, bayanlar.

Menfaat ve çıkar ilişkilerine dönen bu hayatta bundan fazlasını beklemek riyakarlık olur.

Herkes aynı tavanın balığı misali kimse bu tavanın dışında neler oluyor diye sorgulamıyor bile.

Üye aidatları konusunda bir kaç ufak tefek tartışma yaşansa da sunulan öneri kabul edildi.

Yıllardır değişmeyen fiyat tarifesi de değişmiş oldu.

Niye itiraz edildi fiyat pahalı insanlar bu paraları nasıl ödeyecek diye yahu çoğunun para falan ödediği yok ki bir şekilde bu paralar nasılsa ödeniyor siz neden dert ediyorsunuz ki .

Az ödüyorlardı, şimdi biraz daha fazla ödeyecekler.

Trabzonspor üyelik şeklini kategorilere ayırıp imkanları dahilindeki üyelerine çeşitli hizmetler sunamaz mı sunar.

Aidatını uzun süre ödemeyenlerin üyeliklerini iptal edebilir mi, eder.

İşte bunları yapın, kulübün bence birçok üyeden de sonunda kurtarmış olursunuz.

Tüzük değişemez mi, değişir neden yapılmıyor çünkü her gelen aynısını yapıyor da ondan bloklara bölünmüş oylar, iş vaadleri, koltuk sözleri bunların önüne geçemiyoruz maalesef.

İşini gerçekten profesyonenelce yapanları bu işten uzaklaştırıp kendi işimize gelenlerle bu işi sürdürmeye kalktığımız da nelerin olduğunu görüyoruz.

Son olarak haftalardır ses çıkartmayan bazı ulemalar deplasmanda alınan beraberlik sonrası yine nutuk yarışına girdi.

Ben size birşey söyliyim mi aramız da kalsın ama bir çoğunuz futbolun "F" sinden anladığınız falan yok.

Dolmuşa gelerek yürü be siz bu işi öyle biliyorsunuz şöyle biliyorsunuz diye sizi gazlayan hayran kitlenizin de bir cacıktan anladığı yok.

İşin daha kötüsü ne biliyormusunuz hiç takip etmeyen insanların en çok konuşanlar olması da ayrı bir muamma.

Birde eskiden ligimizde hakemlik yapan hatta aynı dönemde düdük çalan iki hakem aynı pozisyonu farklı yorumluyorsa siz düşünün halimizi.

İşte bu yüzden bir arpa boyu yol alamıyoruz biz.

Trabzonspor büyük bir markadır ve bu markanın ambleminin pasta cilaya ihtiyacı var hepsi bu.