Ahmet Külekçi

Ahmet Külekçi

KTÜ'de yeni rektör kim olmamalı?

Herkesin merak ettiği soruyu ben tersinden sorayım dedim?

KTÜ’de yeni rektör kim olmamalı?

Yüksek Öğretim Kurulu rektör adaylığı noktasında başvuruların başlandığını açıkladı.

8 Temmuz’a kadar süre var.

Trabzon’un gözbebeği bölgenin en önemli değeri ülkemizin de gururu olan Karadeniz Teknik Üniversitesi’nin yeni rektör adayları arasında bir çok isim gündeme taşındı.

Adaylığa niyeti olmayanlar bile kulislerde adı geçince heyecanlanıyor.

Gazete ve sosyal medyada adı geçince “acaba bende aday mı olsam” diye de hesap ediyordur.

Öyle ya reklamın iyisi-kötüsü olmaz

Medyada kimseyi küstürmemek için elde-avuçta kim varsa yazmaya dünden razı zaten.

Liyakat-yetenek-bilimsel başarı ise hak getire.

Her şey o kadar sıradanlaştı ki!

Rektörlük seçimleri de buna dahil oldu.

Oysa rektörlük makamı çok kıymetli çok değerlidir.

O makama gelecek kişi aynı zamanda üniversitenin kaderini belirleyecektir

Vezir etmek var rezil etmek te!

Türkiye’de şöyle bir araştırma yapın-bakın.

Başarılı olmuş, çıtasını yukarı çıkarmış, kariyerini ikiye katlamış ve de unvanı yurt dışına taşmış üniversitelerin başında iyi-sağlam rektörler ve ekipler var.

KTÜ’nün geçmişine baktığımızda bunu görmek mümkün.

Polemik yapacak değilim.

Ama bir dönem koca üniversite FETÖ’cülerin eline düşmüş, hiçbir bilimsel başarıya imza atılmamış, kaynak yaratılmamış seviye yerlerde sürünmüştür.

KTÜ tarihinin en buhranlı ve sıkıntılı sürecini yaşamıştır.

Tercih edilen üniversite yerini “olsa da olur olmasa da olur” anlayışına terk etmiştir.

KTÜ eğer rektör tercihi noktasında gerekli hassasiyeti yaşamazsa olduğu yerde saymaya devam eder.

Şimdi yeni bir heyecan yaratma zamanı.

Şimdi yeniden ayağa kalkma zamanı.

Şimdi yeniden hedefler ve yol haritası belirleme zamanı.

Üniversitenin üzerindeki ölü toprağı kaldırmalı.

Bir kere üniversite kendi özgül ağırlığını kazanmalı.

Kafa-kol ilişkileri bitmeli.

Yanlışlar, eksikler, hatalar sümen altı edilmemeli.

Bunları yazacak kalemde söylenecek sözde kalmıyor.

Çünkü bireysel çıkar ve menfaat ilişkileri her şeyin önün geçtiği için üniversite hep ikinci planda kalmıyor.

Üç maymunu oynamaya devam ediyoruz anlayacağınız.

Özetle KTÜ yeni rektörle yeni bir sayfa açacak.

Bu sayfanın üzerine ya yeni tarihi başarılara imza atacağız yada öylesine idarede edip gün geçireceğiz.

Var olan sorunları sıkıntıları herkes iyi biliyor.

Rektör adayları çözüm olmaya mı gelecek yoksa en kaza edebiyatı yapı dert yanmaya mı ona karar vermeli.

Emekli olmadan “bir de rektör olayım fa egomu tatmin” edeyim diyen varsa vay halimize!

Rektörlük koltuğu güç alınacak yer değil güç katılacak yerdir.

Son cümle de şu olsun.

Rektör olmak için Prof.Dr. olmak yetmiyor

İyi bir karakter, huzurlu ve mutlu bir kişilik, gülen bir yüz, kendisi ile barışık bir ruh, tarafsız ve güçlü bir irade, başarıya odaklanmış bir beyin hepsinden çok önemli...

YAZIYA YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.