Size de daha önce mutlaka ulaşmıştır, Trabzonspor taraftarlarınca paylaşılan bu twit çoğu Trabzonsporluyu özetliyor.
“Bizler iyi birer insanlar değiliz. Çünkü; hayatımızda önceliğe sahip insanları hep Trabzonspor’un gerisinde tuttuk...”
Trabzonspor adına söz söyleyen, yazan çizen takımı için bu tanımlama ne kadar geçerli.
Karadenizlilerin genlerinde var. Duygusal insanlarız. Trabzonspor’u yorumlayanlar da bu nedenle olacak ki genellikle duygularıyla yaşıyorlar, yazıyorlar.
Şöyle açalım, camianın içerisinde başkanından taraftarına herkes doğru da yapacaktır yanlış da, yorumcunun işi yapılanı değerlendirmektir. Ama bizde öyle olmaz yorumcunun bütün doğruları duygularına göredir.
Mesela Sadri Şener, Şenol Güneş, Özkan Sümer, Burak Yılmaz, Tolga Zengin ve daha birçok isim ile ilgili yorumları bir hatırlayın.
Yazar Şenol Güneş’e sempati duyuyorsa bütün yorumları onu övmek üzeredir. Asla Şenol Güneş’in hatalı olduğu hiçbir olay olamaz. Yok Güneş’i şu veya bu nedenle sevmiyorsa o zaman da asla Güneş’in hiçbir doğrusunu kabullendiremezsiniz.
Halbuki Şenol Güneş bu piyasada Trabzonspor adına laf söyleyen herkesten daha çok Trabzonsporludur, daha da çok bilgilidir. Ama tüm bunlara rağmen Şenol Güneş transferden futbolcu ilişkilerine kadar birçok konuda yanlış yapmıştır, bundan sonra da yapmaya devam edecektir. Gerçek Trabzonsporlular da onu hem eleştirecek hem de arkasında duracaktır. Ama bazıları sadece doğrularını, bazıları da sadece yanlışlarını anlatacaktır.
Bugün şike yaptığı artık açıkça ortaya çıkan Fenerbahçe camiasının durumu ile Trabzonspor camiasının durumunu bir karşılaştıralım.
Fener'i sevenler tek yürek, Trabzon camiasında ise sadece taraftar mücadele ediyor. Diğerlerinin üzerine ölü toprağı serpilmiş.
TFF’de sahipsiz temsilcisi yok, MHK daha beter, PFDK aynı, Trabzonspor’un medya, sanat, siyaset dünyasındaki sevenlerinden ses seda yok.
Trabzonspor neden TFF seçimlerinde etkili olamadı? Bugün kamuoyu oluşturmada neden yeteri kadar etkili olamıyor.
İki ihtimal olabilir. Ya Trabzonspor’un aslında zaten böyle bir gücü yoktur. Ya da camianın gücü harekete geçirilememektedir.
Ben Trabzonspor’un çok büyük gücü olduğuna ancak bu gücü harekete geçiremediğine inananlardanım.
Pekala bu devi uyandıracak olan, uyandırması gereken ve hatta uyandırmak görevi olan kimdir?
Bu sorunun cevabı çok açık
Trabzonspor camiasını bir bayrak altında toplayıp onlara liderlik yapabilecek olan yalnız ve ancak Trabzonspor yönetimi ve başkanıdır.
Aslına bakarsanız başkan Şener Trabzonspor adına çok iyi şeyler de yaptı. Ama bugün gelinen noktada camiayı bir araya toplayarak onlara liderlik yapamadığı da açıkça ortada.
Aziz Yıldırım’ın seçildiği kongreyi hatırlar mısınız? Fener camiasının çok azının desteği ile 2 aşamada seçilmişti. Ama bugün bütün camiayı arkasında kenetlemeyi başardı.
Sadri Şener’in ise neredeyse camianın tamamının desteğini alarak seçildiği günden bugüne yanında sadece Trabzonspor’dan maaş alanlar ve medyada kendisini insan olarak sevenler ve bu nedenle destekleyenler kaldı.
Evet kabul etmek lazım ki bugün Sadri Şener Trabzonspor’u savunma adına yalnız adamdır. Ancak bunu yaratan da kendisinden başkası değildir.
Sayın Başkan
Eğer siz de taraftar gibi “hayatımdaki öncelikleri hep Trabzonspor’un gerisinde tuttum” diyebiliyorsanız. camiayı bir araya getirmek için ne gerekiyorsa yapın.
Bu şehri temsil eden bu takıma gönül veren bakanından siyasetçisine, yazarından sanatçısına herkes Trabzonspor camiasını bir araya getirmenizi bekliyor.
Fener'i sevenlere karşı sadece Şener'i sevenler yetmez. Tüm camiayı kazanmalısınız.
Ne istiyorsunuz.
Trabzonspor başkanı "Ben burdayım. Trabzonspor'u seven herkes ayağıma gelsin yardım etsin. Niye gelmiyorsunuz" diye bekleyen adam değildir.
Trabzonspor başkanı Trabzonspor için fedakarlık yapan, her kapıyı çalan, Trabzonspor'un menfaatleri doğrultusunda herkesi harekete geçirebilmek için ne yapması gerekiyorsa yapan adamdır.
Haydi Başkan! Yaptın, yine yaparsın.
