Sanat,tarih ve kültür şehri Trabzon’da sanata ve sanatçıya ne kadar değer verdiğimizi sorgulamak istedim..
Acaba ne kadar samimi ne kadar gerçekçiyiz..?
Aslında bu sorunun iki yüzü var..
Birinci yüzünde kimler Trabzon’da gerçek sanatçı ona bakmak gerek.
İkinci yüzünde ise sanata neden değer verilmediğini iyi irdelemek gerek.
İki tane şiir yazmakla,iki türkü söylemekle,üç-beş resim çizmekle,doldur-boşalt kitap yazmakla ne sanatçı ne aydın ne de yazar olunmaz..
Önüne gelene sanatçı demeye başladık bu şehirde..
Sanatçı kavramının içini boşaltanlara yazıklar olsun diyorum..
Bu kadar basit mi her şey!
İş ticarete,ranta ve reklama dökülmüş..
Sabahtan akşama kadar geyik yapanlar kendini sanatçı sanıyor
İki sergi açarım,iki de söyleşi yaparım,iki de haber yaptırım diyeceksin sonra hoooop sanatçı olacaksın öyle mi?
Bu şehrin özü-sözü bir,yürekli-vefakar,yüzünü topluma dönmüş gerçek sanatçı ve aydınları bir kenara koyarak ve onlara saygımı buradan ileterek şunu söylemek isterim.
Çıkartın şu yalancık sanatçı maskelerinizi artık
Sahnede sırıtıyorsunuz!
Yapmacık-yağcılık ve yalancılık kaplamış her tarafınızı
Ömrünü bu uğurda adamış,yolundan sapmamış kalemini ve yüreğini satmamış gerçek sanatçılara azıcık saygınız olsun.
Arkanızı bir yerlere yaslayıp bugün güçlü olduğunuzu sanabilirsiniz..
Ama bilin ki o duvarın altı boş.Temeli sağlam değil
Sadece günü kurtarmak için sahneye çıkıp tiyatro oynamakla,sadece ego tatmini için şiir yazıp caka satmakla, zevk olsun diye karikatür yapmakla,iş olsun diye kitap yazmakla kendini Trabzon’da sanatçı sananlar..
Evet belki günü kurtarıyorsunuz ama geleceği de mahvediyorsunuz..
Arkanızda hiçbir iz bırakmadan vicdan ve cüzdan arasında sıkışıp kalacaksınız
Selam olsun bu şehrin gerçek aydınlarına,yazarlarına..
Selam olsun gerçek şairlerine..
Selam olsun sahnede yüreğini ortaya koyanlara..
Selam olsun bu şehrin doğal-saf ve temiz gerçek sanatçılarına