Şükrü Üçüncü

Şükrü Üçüncü

Yeni dönemin sorunu kentsel dönüşüm

Son dönemlerde Türkiye genelinde birçok şehirde uygulanan kentsel dönüşüm Türkiye’yi fiziki olarak güzelleştirirken toplumsal olarak ruhi bunalıma sokuyor. Türkiye’nin en büyük kentsel dönüşümlerine ev sahipliği yapan iller şüphesiz nüfus yoğunluğu fazla olan İstanbul ile Ankara…

Kentsel dönüşümü yapan devlet idaresi; kentsel dönüşüm öncesi uyguladığı projeler yer sahiplerine vermiş olduğu arazi bedeli yer sahiplerini memnun etmezken toplumsal olarak da sorunları beraberinde getiriyor…

İstimlak çalışması sırasında binalara veya arazilere devlet yetkilileri tarafından çıkarılan bedel kentsel dönüşümden sonra aynı yerden yer sahiplerinin kendilerine verilen para ile ev alacak kadar olmalıdır…

Günümüzde uygulanan istimlak durumuna baktığımız zaman ise bunun olmadığını fark etmekteyiz. Bu durum ise ülkede sosyal adaletsizliğe sebebiyet vermekte…

Durumu Türkiye genelinden çıkarıp sadece bölgemizde değerlendirecek olursak…

Trabzon şehrinin yarısından fazlası orta gelirli bir ekonomik güce sahip olduğunu düşünürsek, şehirde uygulanan kentsel dönüşümlerde vatandaşlara verilen istimlak bedeli ile yerlerinden, yurtlarından kapı dışarı ediliyorlar. Almış oldukları bu paralar ise kendilerini başka semtlerden ev sahibi yapacak nitelikte de olmuyor. Hal böyle olunca ev sahibi konumunda olan vatandaş bir günde kendini kiracı olarak buluveriyor.

Örneklemek gerekirse Çömlekçi’de uygulanan kentsel dönüşümde vatandaşın komple binasına 60 bin TL veren devlet yetkilileri bu vatandaşımızı yerinden çıkarıyor. Sonrasında ise bu vatandaş Trabzon’da bu paraya bırakın bina almayı küçük bir daire bile bulamayarak kiracı durumuna düşüyor…

Sonrasında kendi semtinden kentsel dönüşümden çıkarılan bu vatandaş kentsel dönüşüm ile dönüştürülmüş semtine geri dönüpte 60 bin TL vererek “bana bir daire verir misiniz” dediğinde cevap “ burası çok değerlendi bu para ile baraka bile alamazsın” oluyor…

Bu örnek Ankara ile İstanbul’da yaşanmıştır…

Devlet bir şirket değildir. Şirket olsa sonunda LTD. veya A.Ş ibaresi olurdu…

Kentsel dönüşüm kapsamında yıkılan yerlere vatandaşlar tekrar geri getirilmeli. Kendilerine sağlanan istimlak bedeli kadar para karşılığında aynı dairesini almalıdır…

Bu durumun farklı bir boyutu daha var…

Kentsel dönüşüm olmadan önce yerleri ve yurtları istimlak edilmeyen bu vatandaşlar asgari ücret ile bir şekilde ay sonunu getirirken kentsel dönüşüm sonrası ay ortasını bile göremiyor…

Bir cep telefonun fiyatının yarısı kadar maaş alan, asgari ücrete çalışan bu vatandaşlarımız evlerinden çıkarılarak kiraya terk edilmeleri maaşlarının üçte ikisinin kiraya gitmesine neden oluyor. Buda kentsel dönüşümün toplumda ilerleyen dönemlerde oluşacak psikolojik durumları ortaya seriyor…

Trabzon’da adaletsiz şekilde uygulanan bu kentsel dönüşümlerde eğer bu sorunlara çare bulunmaz ise bu kenti ileride bekleyen hırsızlık, gasp, cinayet ve fuhuş suçlarında artış olacağını göreceksiniz…

YAZIYA YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.