Kreşte iğrenç olay!
Bir kreşte grevli öğretmenin uyutmaya çalıştığı çocukların yastık ve emziklerini tuvalet girişine atıp tekrar ağzına verdiği görüntüler aileleri rahatsız etti. Görüntülere ulaşan aile savcılığa suç duyurusunda bulundu. Vakıf, okul müdürü ve ilgili öğretmenin işine son verirken, aile ise suç duyurusunda bulundu.
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Vakfı Günay Soluk Anaokulu'nda Nisan ayında 'kreş ablası' F.K.'nin cep telefonuna çektiği görüntülerde öğretmen K.K.'nin 4.5 yaşındaki A.Y.'ye uyguladığı şiddet içerikli görüntülere tesadüfen ulaşan öğretmen baba D.Y. ile anne Z.Y. avukatları aracılığı ile savcılığa suç duyurusunda bulundu. Ailenin eline tesadüfen geçen görüntülerde kreş öğretmeni K.K., 4.5 yaşındaki erkek çocuğu A.Y.'yi uyuması için yatağına yatırırken, yastık, battaniyesi ve ağzındaki emziği yatağın yanındaki tuvalet girişine attığı daha sonra ise çocuğa bunları tekrar getirterek emziğini zorla çocuğun ağzına soktuğu, tuvaletten çıkan başka bir çocuğa da yastıkla vurduğu görüldü. K.K.'nin görüntüyü çeken sınıf ablasına bir ara, ''Bunlar ya internete düşerse'' diye uyarıda bulunduğu da kayıtlara yansıdı.
Aile bu görüntüleri izledikten sonra Cumhuriyet Üniversitesi Vakfı'yla bir görüşme yaptı. Bu görüşme sonrasında okul yönetimi öğretmen K.K. görüntüleri çeken kreş ablası F.K. ve Okul Müdürü S.E.'ye adli ve idari soruşturma başlatılacağını aileye iletti. Okul Müdürü, öğretmen ve sınıf ablasının işine son verilirken adli soruşturma yapılmadığını öğrenen mağdur aile 9 Kasım'da avukatları aracılığı ile savcılığa suç duyurusunda bulundu.
'YASAL İŞLEM YAPILMAMIŞ'
Ailenin avukatı Hamza Nuh Özer, görüntülerle birlikte savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını söyledi. Özer, şöyle dedi:
"Cumhuriyet Üniversitesi Vakfı'na bağlı Günay Soluk Anaokulu'nda Nisan ayı içerisinde çok üzücü ve kabul edilemez bir olay yaşandı. Okulun görevli öğretmeni ve ablası çocuklara şiddet içerikli, adeta işkencelere varan uygulamalar yapıyorlardı ve bu görüntüleri de kendileri çekmişler. Bu görüntüle tesadüfen kişilerin eline geçmiş ve bizim elimize de ulaştı. Görüntüleri izlediğimizde, suç içereceği kanaatine vardık. Yapılan araştırmada da okulun güvenlik kamera kayıtlarında da benzer içerikler olabileceğini öğrendik. Ancak, müvekkillerimin aile olarak yaptığı başvurular sonuçsuz kaldı. Şöyle ki; bu işkenceyi yapan öğretmen görevden ayrılmış, işten atılmış aynı zamanda görüntüleri çeken ablayı da işten atılmışlar. Fakat okul bunlarla ilgili yasal bir prosedür başlatmamış. Bu prosedürün başlatılması için okuldan talepte bulunduk. Başlatıldığını da bugüne kadar düşünüyorduk ama ne yazık ki başlatılmamış. Hatta bu kişilerin başka yerde işe başladıklarını öğrendik. Tabii buna müdahale etmemiz gerekiyordu. Çünkü görüntüler hiç normal içerikli değil. Görüntülerde öğretmenin çocuğa karşı şiddet uyguladığı, sert davranışlar sergilediği, çocuğun yastığını tuvalete atmak gibi, ağzındaki emziği tuvalete atmak gibi sonra bunu tekrar çocuğun kullanımına vermek, emziği tekrar zorla ağzına sokmak gibi bir takım kabul edilemez eylemler vardı. Biz bu tür olayların hem yaşanmaması için, hem bu eylemleri yapan kişilerin cezalandırılması için yasal prosedürleri başlattık. Tabii vakfın da bu konuda gerçekten yasal önlemler almasını, adli süreçleri kendilerinin başlatmasını ümit ederdik fakat başlatmamışlar. Bu durumda adli süreci başlatmak zorunda kaldık."
Vakıf yönetimi ise olayın ardından Okul Müdürü S.E., öğretmen K.K. ile kreş ablası F.K.'nin iş akitlerinin sona erdirildiğini, ancak adli işlem başlatmadıklarını bildirdi. İkisi de öğretmen olan mağdur çocuğun ailesinin ise İzmir'e tayin oldukları ve kentten ayrıldıkları belirtildi.