İbrahim Değil

İbrahim Değil

Tüm kötülükler geçmişte kaldı

Kağnı, saban, çarık, yağ lambası, gaz ocağı çok eskilerde kaldı. Daha dün kullandığımız faks makinesi, daktilo, ankesörlü telefon tarih oldu. Çok hızlı bir değişim yaşıyoruz. “Dünle beraber gitti, ne varsa düne ait…” 21. yüzyılda yani akıl, bilim, teknoloji ve uzay çağındayız. Ve dünyanın en büyük ekonomilerinden biri olmakla övünmekte çok haklıyız. Bir de demokrasi ve insan haklarına önem veren bir ülke olmakla…

Atalarımız 1489'da enflasyonu keşfetti. 1 akçede 0,86 gram olan gümüş miktarı o yıl 0,69 grama, zaman içinde 0,23 grama düşürüldü. Bu yüzden fiyatlar yükselirken ahalinin alım gücü zafiyet geçirdi. Çok yüksek vergiler de olurdu eskiden, şimdi hiçbiri yok. Âşık Emsali’nin, "Yiğidi kocaltan üç şey var imiş / Züğürtlük, yoksulluk, illa fakirlik" dediği, ta o zamanlardı. Biz çoktan geçtik o çağları. Şimdi yoksulluğa övgü düzen zenginler çağındayız.

İki kelam ettiği için başı belaya giren insanlar olurdu, şimdi olmuyor. Halk ozanı Elbistanlı Ahmet dedemizin, “Kayboldu arada vicdan hizası / Böyle mi bulunur Allah rızası / Ağzını açana hapis cezası / Yazın babam yazın, ferman sizindir” diye yakındığı durum, karanlık çağlarda kaldı. Kalmış olması gerekir. Kalmıştır…

Eskiden, modern bir itfaiye kurumumuzun olmadığı zamanlarda, tulumbacılardan önce ve sonra büyük yangınlar olurdu. Bir yangında İstanbul'un dörtte birinin, başka bir yangında yarısının yandığını yazar kitaplar. Depremler gibi sellerde de çok canlar giderdi. Yani eskiden… 1563’te İstanbul şehri deryaya dönüşmüş, misal. Halkalı Deresi taşmış, ava çıkmış olan Sultan Süleyman’ın sığındığı İskender Çelebi Sarayı’nı da sular basmış. Sultan’ı, ağalardan biri sırtına alıp üst kata çıkararak kurtarmış, şükür. Ama kimselerin kurtaramadığı onlarca da insan… Hep eski zamanların konuları bunlar.

Eski kitaplar rüşvetten de dem vurur. İltimastan, liyakatsizlikten, bilim düşmanlığından filan… Derdinden inleyen dolaplar gibi, hiç gelmeyen kara trenler gibi, artık tellerine kuşlar konmayan telgraf direkleri gibi hepsi geçmişte kaldı. Kalmış olmalı. Kalmıştır. Kalsın artık!..

YAZIYA YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
10 Yorum