Ahmet Külekçi
Türkmenlere kim sahip çıkacak?
Kuzey Irak Erbil’de Irak Türkmen Cephesini ziyaret etmenin onurunu ve gururunu yaşadım.
Her karışında Osmanlının tarihi izleri olan Erbil’de Türkmen kardeşlerimizle buluştuk.
Erbil’deki tek Türkmen bakanımız Aydın Maruf’un misafiri olduk.
Doğrusu çok farklı duygular yaşadım.
Sınırın ötesinde üstelik dayanılmaz baskıların yaşandığı bir bölgede mücadele veren yiğit insanlar.
Her biri vatan evladı..
Kolay değildir buralarda ayakta kalmak ve mücadele etmek..
Teröre meydan okuyarak Türk bayrağını kollamak ve korumak her babayiğidin işi değildir..
Üstelik sürekli PKK tehdit altındayken..
Irak’ta dengeler ne yazık ki hiçbir dönem lehimize gelişmedi.
Üç milyon civarındaki Türkmen, önceleri Emevîler ve Abbasîler devrinde belirgin bir sosyal kitle, sonraları da Selçuklu ve Osmanlı Devletinin ilk evresinde Büyük Türk milletinin önemli bir parçası olarak siyasî rollerini aktif bir biçimde devam ettirmişlerdi..
Ancak birinci Dünya Savaşının sonunda Osmanlı Devletinin yıkılması, Orta Doğunun galip devletler tarafından paylaşılması ve İngiliz hegemonyası altına girmesi ile birlikte büsbütün sahipsiz kalmışlar..
İşte o sahipsizliğin önüne geçme noktasında bugün çok ciddi bir gayret var.
Irak Türkmen Cephesi her koldan bu mücadeleyi veriyor.
Siyasi ve diplomatik alanda güçlü kalmanın tek yolu ise Irak Meclisinde daha çok temsil gücüne sahip olmaktan geçiyor.
10 Ekim 2021 tarihinde gerçekleşecek seçimler bu yüzden çok önemli.
Türkmenlerin varlığını sürdürmesi için sandıktan güçlü çıkmaları gerekiyor.
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Etnik ve Dini Oluşumlardan Sorumlu Bakanı ve Irak Türkmen Cephesi (ITC) Yürütme Kurulu Üyesi Aydın Maruf’ta çağrıda bulunarak Türkmenleri sandığa davet ediyor..
Türkiye’de bu hassas süreçte üzerine düşeni yapmalı ve desteğini Iraklı Türkmenlerin üzerinden çekmemeli..
Irak ülkemiz için çok büyük bir stratejik öneme sahip.
Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgesi başta olmak üzere ülkemizin ticareti Habur Sınır Kapısına kilitlenmiş durumda.
Kapının bir günlüğüne kapanması bile her şeyi alt-üst etmeye yetiyor.
O yüzden Irak ile ticari-kültürel-sosyal ve siyasi bütün bağlarımızı diri ve güçlü tutmalıyız.
Bunu yaparken de elbet te orada yaşayan kardeşlerimize Türkmenlere sonuna kadar sahip çıkmalıyız..
Onlara moral motivasyon konusunda destek olmalıyız.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı Hulisi Akar ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu bu noktada ciddi bir hassasiyet gösteriyor
Orada oluşan huzur-güven-barış ve kardeşlik ortamını bozmadan gerekli desteği vermek için iktidar ve muhalefet gereğini yapmalı.
Geçtiğimiz günlerde CHP heyetinin de Erbil’e yaptığı ziyarette Irak Türkmen Cephesini ziyaret etmesi son derece olumlu olmuştur..
Türkmen bakanımız ve Irak Türkmen Cephesi bütün oluşumlara kapısını sonuna kadar açık tutarak asla diyalog-hoşgörü ve kardeşlik bağlarını kesmemekte.
Vatan ve bayrak hassasiyeti elbette her şeyin önünde geliyor.
Komşu ülkelerle olan ilişkilerimizin güçlenmesi ve sağlıklı bir şekilde yürümesi sadece bir devlet ve hükümet politikası değil.
Hepimize büyük görev düşüyor.
Yazarken-çizerken bile çok dikkatli olmalıyız..
Öyle klavye başına geçerek asıp-kesmekle olmuyor bu işler..
Ya da slogan atarak milli ve manevi duyguları kullanarak ta değil..
Oturup düşünmek gerek..
Orada yaşayan insanlar ne yer ne içer nasıl mücadele eder?
Türkmenleri savunmak ta böyle bir şey..
Hele bir gidin kapısını çalın bakalım Irak’ta Türkmenler ne yer ne içer nasıl mücadele verir..
İyi ki yolum Erbil’e düştü..
İyi ki Türkmen cephesinde vatan evlatları ile tanıştım..
Artık bende onların bu kutlu mücadelesinde bir nefer olacağım..
Kerkük’ten Erbil’e kadar Irak’ta yaşayan bütün canlarımıza-kardeşlerimize selam olsun..