Salih Dursun’un gösterdiği kırmızı kartın üzerine artık bırakın yazı yazmayı roman yazsanız yetmez.

Adam bir kırmızı kartla ansiklopedi yazsan anlatamayacağın kadar şey anlattı.

Destan yazdı destan.

Sorun hakemde mi? sistemde mi?

Deniz Ateş Bitnel; İlk Süper Lig hakemliğini 21 Ekim 2012 tarihindeki Akhisar Belediyespor - Gaziantepspor maçı ile yaptı. Bu akşama kadar Süper Lig'de 21 maç yönetmiş.

Ama FİFA Hakemi

Süper Lig’de sadece 15 maç yönetilerek FİFA hakemi olunabilir mi?

Olunabilir?

Basamaklar bu kadar hızlı çıkılabilir mi?

Çıkılabilir.

Bu yükseliş başarı, bilgi, eğitim, yetenek ile açıklanamaz.

Tek bir yolu var. Bunu da hepimiz biliyoruz.

Deniz Ateş Bitnel’i basamakları atlatarak FİFA yapan sistem, Hami Mandıralı’yı teknik direktör, Yılmaz Büyükaydın’ı da futbol direktörü yapan sistemdir.

Bu bozuk sisteme arkanızı dayayarak bir yerlere gelenlerin sonucu kaçınılmazdır.

Denilebilir ki tecrübeli hakemler de canımızı yaktı.

Haklısınız görünen o ki Cüneyt Çakır’dan başlayarak Trabzonspor’a yapılan planlı programlı bir infaz var.

Bu yıl bir de çok hızlı yükselen hakemlerin yetersizlikleri nedeniyle zaten Trabzonspor'a karşı kötü niyetli olan hakemlerde kalite de kalmadı.

Sadece Trabzonspor'u değil bir çok Anadolu takımını yaktılar.

Niyetleri iyi olsa da Hami Mandıralı’nın ve Yılmaz Büyükaydın’ın hangi nedenlerle başarılı olamayacağını iddia etmişsek aynı nedenlerle Deniz Ateş Bitnel’in de zaten istese de iyi maç yönetemeyeceği açıktır.

Daha hakem olmadan FİFA olan Bitnel de işte böyle maçları yüzüne gözüne bulaştırır.

Salih Dursun da tarihe geçecek bir olaya imza atar.

Atar ama;

Dünyada olay olan davranışı ile, bütün camialardan destek alan Salih’i canlı yayında konuşmaları ile eleştiren iki kişi çıkar.

Başkan Usta’nın yanına alıp basın toplantısı yaptığı ve “haksızlığa isyanın sembolü” diye tanımladığı olayı gerçekleştiren Salih’in eylemini doğru bulmayan iki kişi kim?

Biri bir Teknik direktör; şöyle demiş.

 "Biz oyuncularımıza "sizin işinizin top olması lazım” deriz. Dolayısıyla bunları hangi futbolcu yaparsa yapsın bu yanlış. Sonuçta maçı yöneten bir hakem var. Kararları da o verir. Futbolcular ise sadece topla ilgilenmeliler"

Diğeri ise Futbol şube sorumlusu;

“Gereksiz kırmızı kartlar gördük. Bu arkadaşlara da gerekli uyarılarda bulunacağız; Salih'inki gereksiz bir kart olabilir. Konuşarak mücadele etmeyeceğiz, ayaklarımızla, futbol bilgimizle oynayacağız” buyurmuş.

Tüm camianın birlik olması Salih Dursun'u sahiplenmesi gerekirken bunları söyleyebilenler Trabzonsporlu olabilir mi?

Ne dersiniz.

Şunu da unutmayalım.

Asıl analiz edilmesi gereken 5. hakem Özgüç Türkalp’tir.

Eskiler Türkalp'i 2005'de Konya - Fener maçında Anelka'nın elle attığı golü geçerli sayması ile hatırlarlar.

Türkalp 30 Mayıs 2010’da 3. Lige terfi maçında Yomraspor’a çıkardığı kırmızı kartlar nedeniyle maç sonrası saldırıya uğramıştı. Bu tarihten sonra sadece Trabzonspor'un değil bütün Trabzon takımlarının maçlarında kritik hatalar yaptı.

En son Ali Palabıyık’ın yönettiği ve 3 penaltının verilmediği 3-0 lık Rizespor maçının devam diyen 5. Hakemi de Türkalp.

https://twitter.com/osmankanber