Ahmet Külekçi
Meral Akşener ve pişmanlık!
14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinin ardından artık 2024 tarihinde gerçekleşecek “yerel seçimler” siyasetin gündemi olacak.
Yerel seçimler yaklaştıkça siyasi partilerde hazırlıklarını üst noktaya taşıyor
Hem iktidar hem de muhalefet cephesinde “kurultay” süreci yaşanmakta
İlk kongre heyecanı ise İYİ Parti’de yaşandı.
Üçüncü olağan Genel Kongreye Genel Başkan Meral Akşener’in açıklamaları damgasını vurdu.
Yeniden Genel Başkan seçilen Akşener’in konuşma metni “pişmanlık, hesap sorma, yanlışlar, hatalar ve gözdağı” ifadeleri ile doluydu
Doğrusu beklenen şeyleri konuştu.
Siyasete ve siyasetçiye neden güvenin azaldığını toplumun özellikle neden muhalefete gerekli desteği vermediğini bu kongrede bir kez daha anladım
Çünkü kürsüde konuşan bir Genel başkan partisine seçmene ve muhalif kesime umut olmak yerine “kızgınlığı ve kırgınlığı” tercih eden bir konuşma yapıyordu.
Sayın Meral Akşener’i doğrusu anlamakta güçlük çekiyorum.
“Bu parti seçime girebilsin diye CHP’den 15 milletvekili istedik. Hayatımın en büyük pişmanlığıdır” sözü bile baştan-aşağı çelişki dolu.
Sormazlar mı sayın Akşener’e...
Cumhurbaşkanlığı seçimleri kazanılsaydı bu konuşma yine aynen bu şekilde yapılır mıydı?
Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimleri sürecinde her konuşmanda “Sayın Kılıçdaroğlu’na vefa borcumuz var onlar sayesinde buradayız ayaktayız” diyen kimdi?
Ne oldu da şimdi tam tersi açıklamalar yapılıyor.
Ha diyeceksiniz ki “Öküz öldü ortaklık bozuldu herkes kendi yoluna”
Ama bunu demekte de çok geç kaldınız?
"Ben demiştim” pozları ile koltuğu korumaya kılıf aramaktan öte bir şey değildir.
“Kumar masası” dediğiniz masadan kalkıp yeniden geri dönüş sürecinde neler yaşandığını seçmenlerinize ve partililere açıklamadınız?
Bu konuda kafalarda hala onlarca soru işareti var.
Sayın Akşener geriye dönüp baktığımızda sayın Cumhurbaşkanını hedef aldığınız kadar acaba kaç kez HDP’yi kaç kez de FETÖ’yü karşınıza alan açıklamalar yaptınız bu konuda kararlılığınızı ortaya koydunuz?
İYİ Partinin ayağa kalkması ve kongrede belirlenen hedeflere ulaşması için samimiyet şart...
Partiden kopuş yaşanmaya devam edecek gözüküyor.
Bir kadın bir anne ve bu ülkeye hizmetleri olmuş biri olarak size yönelik “ahlaki olmayan her türlü çirkin saldırı ve sözleri” anında kınamış bir kardeşiniz olarak yazıyorum.
İftira dedikodu ve karamalarla siyaset itibar suikastına dönüşmemeli
Bu noktada sonuna kadar sizi destekliyorum.
Ancak sizde bir Genel Başkan olarak “pişmanlıklarınızı” dile getirirken cesur olun ve öz eleştirinizi daha net yapın.
Özür dilemeniniz gerekenlerden “özrünüzü” dileyin...
Bu ülkenin onurlu vatan evlatları ve milliyetçileri sadece bayrak ve ülke için savaşırlar.
Onların tek derdi devletin birliği ve dirliği ile şehitlerin emanetine sahip çıkabilme arzusudur.
Siyaset ister sağdan ister soldan nereden olursa olsun bu gerçekliği kabul etmeli ve yol haritalarını buna göre belirlemeli.
Bu ülkenin insanları artık kavga-gürültü ve huzursuzluk istemiyor.
Yalan-dolan siyasete geçit vermiyor.
Umut aşılayan ama “umutsuz olanlara” şans tanımıyor.
Koltuk uğruna her yol mubah diyenlere geçit vermiyor.
Yerel seçimler öncesi siyasi partilerimizin kongrelerini ve yerel seçim öncesi gelişmeleri değerlendirmeye devam edeceğiz.