İbrahim Değil

İbrahim Değil

Çöpteki hazineler

Her birimiz yılda 400 kilodan fazla çöp üretiyoruz. Bunun yaklaşık 75 kilosu plastik. Plastikleri geri dönüştürmekte çok başarılı olduğumuz için başka ülkelerin çöplerini de alıyoruz...

Bugüne dek dünyada üretilen milyarlarca ton plastiğin %91'i geri dönüştürül(e)memiş. Sadece %1'i bir defadan fazla dönüştürülebilmiş. Bu demektir ki eninde sonunda tüm plastiklerimiz, yüzyıllarca suyumuzun ve toprağımızın kara bağrında yaşayacak veya yakılarak havamızı zehirleyecektir.
Çöpe attığımız nesnelere dikkat edelim, yeniden kullanmak mümkün olabilir. Bağcılar’da bir esnaf, dükkânının önünü kapatan arabayı çatal kaldıraçla kaldırıp çöpe attı. Adapazarı’nda kadınları taciz eden adamı dövüp çöpe attılar. Hatırlayalım: Ukrayna’da yolsuzluk yaptığı düşünülen bir müdürü ve eylemlerini beğenmedikleri bir vekili de çöpe atmışlardı.

Yararsız, pis veya zararlı olduğu için atılan nesnelere “çöp” deniyor. New York’ta temizlik işçisi Nelson, çöpler içinden çıkarıp sakladığı nesnelerle görkemli bir müze kurmuş. Çalgılar, tablolar, heykeller, şamdanlar, bakraçlar, oyuncaklar ve daha neler neler... Tam da adı gibi olmuş Çöpteki Hazineler Müzesi.

Çöpe attıklarımıza dikkat edelim. İtalya'da Museion Çağdaş Sanat Müzesinin temizlik görevlileri; boş şişeler, disko topu ve konfetilerle yapılmış sanat eserini partiden kalan çöp yığını sanarak çöpe atmış. Osaka’da tembel bir postacı, binlerce gönderiyi sahiplerine teslim etmek yerine çöpe attığı için tutuklanmış. Esenyurt’ta bir market çalışanı, müşterinin almadığı alışveriş fişini çöpe attıktan sonra geri dönüp fişini soran duyarlı vatandaştan bir miktar dayak yemiş…

Çöpe attıklarımıza çook dikkat edelim. Siirt’te Leyla bacımız kocasının ilaç kutularına sakladığı 50 bin dolardan fazla parayı çöpe atmış. Böyle yanlışlıkla çöpe atılan çok paralar var. Samsun’da açılışı yapılmadan yıkılan köprü var mesela. Arsin’de altından su ve taşıt geçmeyen, dümdüz alana öylesine yapılmış 160 metrelik demir yığını köprü var. Sayıştay denetçilerinin Konya’da arayıp bulamadığı, “Yaptık ama iyi olmadığı için söktük” denen bir köprü hikâyesi var. Ankara’da 801 milyon doları yuttuktan sonra enkaza dönen, Disneyland’la kıyaslanınca “Dünyanın en ucuza yapılmış parkı olduğu” anlaşılan bir yatırım var. Ve daha neler neler var. Çöpe giden bugünümüz, yarınımız var…

YAZIYA YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
5 Yorum