Neresinden bakarsanız bakın ilginç bir son oldu. Bazı müsabakalar vardır, üç aşağı beş yukarı olacakları kestirebilirsiniz. Ancak 34 hafta boyunca farklı farklı maçlarda görebilecekleriniz, 90 dakikaya sığdı. Neler yoktu ki?
Öncelikle biraz kadrodan bahsedelim. Şenol Güneş, geçen hafta Antalya'da alınan skordan çok, oynanan futbola alerjik reaksiyon göstermiş olmalı ki, üçüncü bölgedeki oyun sisteminde bazı değişikliklere gitmiş.
Haftalardır üstünde durduğu 4-2-3-1 sisteminde oynamalar yapmış. Alanzinho ve Adrian'ın dönüşümlü görev aldığı bölgeyi boşa çıkartıp, Colman ve Halil Altıntop'u beşer metre öne kaydırmış. Sağ çizgide ise papatya fallarının bile umutsuz olduğu Volkan Şen var. Bu yapıda kanatları iyi kullanabilirseniz sizi uçurur.
Ancak Volkan kendisinden beklenenin oldukça uzağında. Geçtiğimiz yıllarda Yattara ve bazen de Burak ile sağ tandanslı ataklar geliştiren Trabzonspor, Olcan'ın gelmesiyle sol şeridi daha fazla kullanmaya başladı. Bir kanat yine eksik.
Geçtiğimiz hafta Antalyaspor'dan kopya çekmek isteyen Hikmet Karaman, orta sahasına benzer özellikli dört oyuncu yerleştirmiş. Aradaki fark dört isminde fiziksel direnç ve oyun sertliği noktasında yetersiz kalması. Buna karşın, Volkan ve Olcan'ın kanatlarda oynaması, gerilerindeki Serkan ve Marek Cech'in daha fazla oyuna katılmasını sağladı. Bu katkıdan en fazla payı ise Aykut- Colman ikilisi gördü.
Colman'ın biraz kıpırdadığı zaman ne tür katkılar yaptığını gördük.
İnşallah bu şekilde devam eder. Zokora'nın takıma dönmesinden sonra Zokora-Aykut ikilisinin önüne Arjantinliyi koyup -4-2-3-1'deki Alan ve Adrian'ın yeri- daha farklı bir oyun formatı da yakalanabilir.
Popov'un kendi kalesine gönderdiği gol sonrasında, Gaziantepspor'a Hakem Abitoğlu tarafından hediye edilen penaltının dışarı atılması "Yukarıda Allah var" sözünün futbolumuzda son haftalarda ne kadar sık kullanıldığının bir kez daha ispatıydı.
Trabzonspor skor anlamında öne geçtikten sonra mevcut oyuncu profiline daha uygun bir ortama kavuşuyor. Savunma ve orta sahadan çıkan ani toplarla ilerideki hızlı adamları pozisyon bulabiliyor.
Nitekim birçok pozisyonda da bunu gördük.
Kendi kalesine gol atan, penaltı kaçıran ve bir de penaltı yaptıran Popov, geceye damgasını vursa da, Trabzonspor taraftarının ne kadar öngörülü olduğu 61.dakikada bir kaz daha ispatlandı. 61.dakika coşkusunu tribünde yaşayan taraftarlar, maçın bitmesine 29 dakika kala üç ihtimalli sonucun teke inmesinin sevincini yaşıyorlardı.
Bu dakikadaki Cenk- İsmael Sosa değişikliği aslında hakemin son düdüğüydü.
Sonrası klasik Avni Aker vaziyeti. Avni Aker demişken, hatırı sayılır soğukta, hatırı sayılır taraftarın tribünleri doldurması gecenin önemli kazançlarındandır.
PSV Eindhoven sınavı öncesinde kazanılan üç puan moral açısından önemli olsa da, 10.02.2012 tarihi 2011-2012 sezonunun enlerini içerisinde barındıran müsabaka olarak tarihteki yerini alacaktır.
MAÇIN ARTILARI:
Colman'daki kıpırdanma.
Savunma oyuncularının skora verdiği katkı
Burak Yılmaz'ın ikilemesi
MAÇIN EKSİLERİ:
Sahada 11 kişi var, sadece Burak yok!
Sapara'nın kaleye geçmesi sonrasındaki süreçte oynanan futbol
Volkan Şen olsa da Trabzonsporlular onun için umutsuz.
MAÇIN UNUTULMAZLARI:
6 yabancı kuralının ihlali
Popov, Popov, Popov...
"Yukarıda Allah var Hocam!"
Sapara'nın ilk golünü TS'ye atması, ancak sayılmayacak olması
Abitoğlu'nun verdiği 3 penaltı kararı (Burak Yılmaz'ın en sevdiği hakem