Kadir Can
Algı operasyonu ve uzatmalar
Yönetimiyle!
Muhalifiyle!
Avni Aker’de ki taraftarıyla!
Kahvede ekran karşısında maç izleyeniyle!
Bileni de bilmeyeni de!
Herkesin ortak konusu Mehmet Ekici’nin bonservis bedelindeki artış!
***
Yönetimin de böyle bir gündem oluşmasına çanak tutması iflaslarını açıklamaktan başka bir şey değil!
***
Böyle bir gündem oyuncunun kafasını karıştırır!
Form düzeyini bile etkileyebilir!
Oyuncunun değerini düşürür!
30 transfer içerisinde en çok güvenilen ve saygı duyulan 2-3 oyuncudan birinin bu mevsimde transferinin tartışılmaya açılması yeni sorunlara yelken açıştır.
Olsa olsa, Avni Aker’den kaçmak için bahane arayan taraftara küsmek için yeni bir argüman olur!
***
Biz böyle transfer yaparız!
Bakın biz bu işi biliyoruz!
Bizden önce hiçbir oyuncunun bonservis bedeli buraya kadar çıkmamıştı!
Oyuncuların bonservisleri borcu kapatıyor!
Aslında yönetimin amacı böyle bir gündeme destek vermekle bu algıları oluşturmak!
Sezon sonunda da olası bir transfere camiayı hazırlamak!
***
Yönetim gerçekten iflas etti ve Ekici’den gelecek paraya muhtaç!
***
Elbette oyuncu ister ve kulüp için de gerekli şartlar oluşursa transfer gerçekleşebilir!
Hiçbir oyuncu TS’dan büyük değildir.
Bu konunun şu anda konuşulmasının ne zamanı ne de yeridir.
Yönetimin ve ya içinden birinin bu tür söylemlere öncülük yapması ateşle oynamaktır.
***
Konu dönüp dolaşıp aynı yere geliyor!
Trabzonspor, yedeğin yedeği yöneticilerle yönetilemez.
Yönetilirse de böyle yönetilir ve her organıyla dip yapar.
***
Oluşturulan yönetim zaafiyetinden Yargıtay kararı beklenmeden başkan adayları ortaya çıkar!
Şimdiden ilçe ilçe dolaşmaya başlayanlar var…
Basın yoluyla; “ben de adayım, bende varım” diyenler var…
Adaylığını açıklamak için en iyi zamanı kollayanlar var?
Var da var, görünen o ki amiyane tabirle ortam Çarşamba Pazarı’na dönecek.
***
Bizden söylemesi!
Çok adaylı seçim olursa durum değişmez.
Aslında bu söylem tarzımıza, hayat felsefemize ters.
İsteyen aday olsun elbette nasılsa son sözü sandık söyleyecek.
Burada oy verecek olanlara çok iş düşüyor.
Yönetimin algı operasyonuna düşmeyecek ve en güçlü adaya yönelecek.
***
Bizim derdimiz camiaya savaş açmayacak, koltuğa yapışmayacak insanların seçilmesi!
Herkesin anlayışı, “Hacıosmanoğlu’nun başkanlık yaptığı yerde ben de yaparım” tarzından.
Bu anlayışın temelini, Trabzonspor’da yönetim çıtasının yerlerde sürünmesi oluşturuyor.
***
Yargıtay’ın kararını en kısa zamanda açıklaması gerekiyor!
Geciken adalet, adalet değildir klasiğini tekrarlamak belki can sıkıcı gelebilir.
Ama bu uzatmaların da bizleri baydığını söylemek durumundayız.
Kararın açıklaması geciktikçe her saniye biraz daha karanlığa, biraz daha çıkmaz bir yola giriyoruz.
Hukukla ilgili karar vericilerin özgür ve özgün olması gerektiğini savunanlardanız.
Böyle olduğunu da umuyoruz.
Umuyoruz diyoruz zira şeytan ayrıntılarda gizlidir derler.
Yoksa birileri uzatmaların bitmemesinde fayda mı görüyorlar?