Trabzonspor Medicalpark Basketbol Kulübü’nün geçtiğimiz sezon Avrupa Kupası ve ligde yakalamış olduğu ivmenin ardından bu sezon başında, takımla ilgili beklentinin yüksek tutulmaması gerektiğini, çitanın çok yükseldiğini ve bu sezon bir önceki yılın tekrarını yaşamanın zor olacağını söylemiştim. Böyle bir beklentinin camiada ve taraftarlar arasında hayal kırıklığı yaşatabileceği aşikar bir durumdu. Bu sene daha stabil bir beklenti ile ligin makul bir yerde bitirilmesini ve gelecekle ilgili planlamaların yapılması gereken bir süreçti. Fakat bu sezon sonu durum gözlendiğinde bizim düşüncelerimizin çok daha altında bir performansla ligi tamamlandığı ve özelikle oyuncu transferlerinde ciddi sorunlar yaşandığı görülüyor. Lig bittiğinde Türkiye Kupası ilk turunda elenmiş, Avrupa’da geçen sene yaşanan başarının çok uzağında ve sezonu 12 galibiyetle 11. sırada tamamlamış bir takım görüyoruz. Elbette yukarıda da belirttiğim gibi bir önceki sezonun tekrarı ya da üzerine çıkılmasını beklemek hatayken böyle bir sonuç da hayal kırıklığı olarak değerlendirilmelidir.
Nenad Markovic ile başlayan sezonu yine bir antrenörle bitirmeyi başaramayarak, Ahmet Kandemir’e teslim edilen Trabzonspor Medicalpark eldeki mevcut, gelen ve gidenlerle birlikte tam 10 yabancı oyuncuyla sanırım ligde bu konuda rekora imza atan takımlardan biri oldu. Alınan yabancı oyuncuların bir çoğunun kapasitesinin maalesef Türkiye Basketbol Ligi’nin çok daha altında olduğu, ya da kaliteli oyuncuların adapte edilemediği zaten kulübün bu oyuncuların neredeyse yarısıyla yollarını ayırmasıyla kulüp tarafından da tescil edilmiş oldu. Ligde bir çok takımda gıptayla izlediğimiz oyun kurucu pozisyonun bizde hala boş olması, takım içerisinde gerçek anlamda uzun pozisyonunda bir oyuncumuzun olmaması, Dwight Hardy dışında bir forvete sahip olmamamız ve yapılan onca transfere, harcanan onca paraya rağmen bu eksiklerin giderilememesi bu anlamda sorumlu olanların artık sorgulanması gerektiği gerçeğini herkese açıkça gösteriyor. Bütçeyle aynı doğrultuda değerlendirildiğinde takımımızdan daha düşük bütçelerle ya da hemen hemen aynı miktarlarla mücadele eden takımların ligde Trabzonspor Medicalpark’tan çok daha iyi performans sergilediğini görmekteyiz. Bu da kulüp ve şehir adına üzüntü verici bir durum elbette.
Ben şahsen Medicalpark gibi bir sponsorluk desteğinin çok daha verimli değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Umarım önümüzdeki yıl, altyapısıyla ve A takımla çok daha planlı ve doğru adımlar atılarak, şehirde oluşan basketbol ilgi ve sevgisi yok edilmeden Trabzonspor Medicalpark’ı daha iyi yerlerde görebiliriz.
BİR TEŞEKKÜR DE VİRA’YA
İki sezondur bir taraftar grubunun nasıl olması gerektiğini yapmış oldukları her uygulamayla tüm Türkiye’ye gösteren, Trabzonspor’un ihtiyacı olan taraftar profilini insanlara hatırlatan, duruşu, söylemi ve eylemiyle her açıdan örnek olan Vira grubunun tüm üyeleri ve organizasyonun başındaki büyük yürekli kardeşlerime şahsım adına bir teşekkürü borç biliyorum. Yüreğinize sağlık VİRA…
