Çöküş

Spor Toto Basketbol Ligi’nde, her geçen hafta içinden çıkılmaz hale gelen sorunlar yumağıyla yaşamaya biraz daha fazla alışır hale gelen bir Trabzonspor Medicalpark izliyoruz. Küme düşme korkusunu ciddi anlamda ensesinde hissetmeye başlayan bir takımdan bahsediyoruz. Dün İzmir’de, son yıllarda seyrettiğim en kötü Karşıyaka karşısında, üçüncü periyodun son 3 dakikasında bir anda ne olduğu anlaşılmadan kaybedilmiş bir maç izledik.

Basketbolu biraz seyreden her insanın bildiği, fakat bir türlü gereken önlemlerin alınmadığı, böyle gittiği taktirde, telaffuz bile etmek istemediğimiz karanlık günlere doğru gideceğimiz aşikar. Türkiye’de basketbola son derece büyük bir renk katan Trabzonspor Medicalpark takımı yıllardır süregelen yanlışların kurbanı olmak üzere. Binbir emekle oluşturulan bu yapı ısrarla devam eden transfer yanlışları ve yapılanmadaki hatalarla kaybolmak üzere. Henüz ligin ilk maçında takım adına tehlike çanlarının çok yüksek bir sesle çaldığını ifade etmiştim. Takımın oyun kurucusu yok. Sahada sadece kendi asist istatistiğini yükseltmek adına duran, ne skor anlamında, ne de oyun görgüsü olarak hiçbir katkı sağlamayan bir oyuncuya takımı yönlendirme görevi verirseniz takımın saha içerisinde oyuna hakim olmasını beklemeniz hayalden öteye gitmez. Bunun yanında oyun kurucu anlamında benchten size katkı sağlayabilecek bir oyuncunuz da yok. Takımın en önemli mevkisini böylesine boş bırakarak bir takım nasıl oluşturulur akıl alır gibi değil. Kadji, çember altını domine etmesi gerekirken boyalı alandan çok dışarıdan yaptığı atışları seyrettiğimiz bir oyuncu. Malcolm Lee yine ne skor olarak ne de asist anlamında katkı alınamayan oyunculardan biri. Dwight Hardy, geçen seneyle alakası olmayan bir durumda. Ayakta kalan tek isim Julian Wright 3 faul aldığı halde sahada tutuldu ve hemen ardından dördüncü faulünü alarak savunmada tamamen etkisini yitirdi. Hücumda oturtulmuş bir düzen yok. Hala set hücumlarının akıcılığıyla ilgili bir sürü aksaklık yaşamaktayız. İki periyot biraz dirençli yapılan savunma üçüncü periyodun ortasından sonra yok olup gitti.

Rakip için söylenecek çok fazla bir şey yok. Geçtiğimiz sene takımımızın antrenörlüğünü yapmış Nenad Markovic’in başında bulunduğu Karşıyaka yeni kadrosu ve oyun anlayışıyla lige adapte olmaya çalışıyorsa da düzenden uzak bir basketbol oynuyorlar. Gerek savunmada, gerekse hücumda bu şekilde oynadıkları taktirde ligde onların da işleri çok zor.

Kadro mühendisliği zor bir iştir. Bir kadro oluşturmak, onları takım kimyasıyla donatmak, elbette basit değil. Fakat özelikle son iki yıldır böylesi kötü kadrolar hazırlamak da en az onun kadar zor diye düşünüyorum. Zaman geç olmadan bu duruma müdahale edilmek zorunluluğu ortadadır. Eğer bu çöküş durdurulmazsa Trabzon için futboldan sonraki en büyük izleyici oranına sahip basketbol tarihin tozlu sayfalarında yerini alır. Bunlara sebep olanlar başka denizlere yelken açıp arkasına bile bakmazken, olan, bu şehirde basketbol sevdasıyla yanıp tutuşan insanlara olur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Erol Önsel Arşivi

Spor Kenti Trabzon!!!

26 Nisan 2018 Perşembe 11:01

İzaha muhtaç sorular

15 Ocak 2018 Pazartesi 09:19

İlk periyotta biten maç

18 Kasım 2017 Cumartesi 21:28

Nereye kadar

11 Kasım 2017 Cumartesi 22:58

Rotasyon yetersizliği

07 Kasım 2017 Salı 11:37

Atarak kazanmak

24 Ekim 2017 Salı 11:23

Basketbolda meçhule yolculuk

17 Ekim 2017 Salı 11:18

Erken Uyarı

09 Ekim 2017 Pazartesi 12:30

Basketbolun belirsizliği

10 Haziran 2017 Cumartesi 16:56