Dik Oynamaya Devam

Kongre, UEFA, Tahkim, CAS derken müthiş bir gündem var futbolumuzda. Sabah uyanıyorsunuz güneş açmış, öğle yağmur var, ikindi tekrar güneş, akşama kar... Çok hızlı değişen bu gündemden uzak kalamıyor Trabzonspor. Çünkü yaşananların davacısı, tarafı.

İşte böyle bir gündemde yeni başkanı, yeni hocası ve yeni formalarıyla sahada olan bordo mavililerin ilk on birinde geçtiğimiz sezonun oyuncularını gördük. Devamında gelen değişikliklerde de yeni bir yüz yoktu. Ancak, futbolculardaki istek, kazanma azmi ve taraftarın dediği gibi "dik oyna"ma isteği en büyük değişiklikti.

Celustka'nın savunmanın solunda görev alırken, Cech ve Emerson gibi orjinal sol savunmacıların kadroda olmaması dikkatimizi çekti. Her ne kadar Kadir Keleş takviyesi olsa da Trabzonspor'un öncelikli ihtiyaçlarından birisinin bu bölge olduğu gözlerden kaçmamalı.

Dönelim maça...

İlk dakikalardan itibaren kazanmayı arzulayan, geçtiğimiz yıl oynanan Videoton maçından gerekli dersleri çıkarmış bir takım vardı sahada. Önce Adrian'ın estetik olarak güzel golü, ardından Paulo Henrique'nin takipçiliği, bir anda skoru 2-0'a getirdi. Zayıf rakip karşısında farkın açılmasını beklerken, Colman'ın kariyerine yakışmayan hatası ve devamında Giray'ın dengesiz yakalanması farkın bire inmesine neden oldu.

Ardından sol çizgiden gelişen Derry City atağında Zeki Yavru'nun ayağına çarpan topta, Onur'un hazırlıksız yakalanması bir anda "Neler oluyor?" dedirtti. Tribündeki taraftarların inançlı ve kararlı desteği Trabzonspor'u bu şoku erken atlatmasını sağladı.

İlk yarının 3-2 galibiyetle bitmesi bordo mavililer için önemliydi. İkinci yarıya da istekli başlayan ekibimiz, Giray'la farkı yeniden ikiye çıkardı. Devamı gelir mi diye beklerken, orta sahadaki Colman ve Adrian'ın oyundan düşmeleri, Hemrique'nin hareketliliğinin azalması skorun artmasını engelledi.

Bununla birlikte oyuna sonradan dahil olan Emre Güral ve Yasin Öztekin'in "bir gol de ben atayım" düşüncesiyle hareket etmeleri sonuç getirmedi.

Genel olarak henüz sezon başı olması münasebetiyle, futbolculardaki kazanma azmi ve sürekli ileriyi düşünmeleri olumluydu. Ancak, topa daha çok sahip olmaları, sabırlı oynamaları ve rastgele uzun top düşüncesinden sıyrılmaları ilerisi için faydalı olacak. Futbolda 24 saniye kuralı yok. Zayıf rakip karşısında topun sizde kalması demek, mutlaka ama mutlaka pozisyon bulacağınızın ilk adımıdır. Çünkü Trabzonspor'da yerden oynamayı beceren ve seven Olcan, Adrian, Volkan, Colman gibi elit ayaklar var.

Bir paragrafta Aykut Akgün'e. Üstüne koyarak devam ederse Trabzonspor'un Tolunay Kafkas'ı, Hüseyin Çimşir'i olur. Bu gün ortaya koyduğu futbolla Zokora'dan kat kat daha faydalı olduğunu net olarak gösterme şansını yakaladı.

Bir de Paulo Henrique'yi beğendim. Ofsaytlara dikkat ederse hem bu sezon çok gol atar hem de güçlü fiziği ile takım savunmasına ve takımın hücum bölgesine yerleşmesine büyük katkı sağlar.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Arif Çetin Arşivi

Yaraları sarma sezonu

29 Ağustos 2016 Pazartesi 09:59

Böyle taraftarlık olmaz!

24 Nisan 2016 Pazar 23:00

Ceket

19 Mart 2016 Cumartesi 18:34

Övünç madalyası "Ramazan Övüç"

07 Mart 2016 Pazartesi 08:21

Sürpriz Olmadı

07 Şubat 2016 Pazar 18:34

Milyon dolarlık topçu!

02 Şubat 2016 Salı 08:41

Trabzonspor Kazanamazdı

17 Ocak 2016 Pazar 18:56

3 maç 9 puan, sorunsuz yola devam

09 Ocak 2016 Cumartesi 23:28

Galibiyet ve kadro istikrarı

19 Aralık 2015 Cumartesi 23:25

Şanssızlığın böylesi

12 Aralık 2015 Cumartesi 21:49