Aslında ilk kırılma noktası Sadri başkanın telefondan yönetim kurulundaki arkadaşlarına “Y.D. ‘yi destekliyoruz” demesiyle başladı.

Bu desteğin karşılığının kupa olduğunu sonradan öğrendik.

Tıpkı kandırıldığımızı da sonradan öğrendiğimiz gibi.

Balık hafızalı ve ilke yoksunu olduğumuzdan İbrahim başkan da Sadri başkan gibi egemenlere teslim olmayı tercih etti.

***

Sadri başkanın Y. D. ‘ye desteğini Mondros anlaşması olarak kabul edersek, İbrahim başkan da Sevr’i imzaladı.

Anlaşılıyor ki kurtuluş mücadelesini vermek bizlere düşecek.

***

Süreçte ilk günden beri kupa istemek gibi bir yanlışa düştük.

Hedef kupa istemek değil, adaletin yerine gelmesi olmalıydı.

Kupa odaklı bir politika bizi yalnızlığa itti ve sonuç ortada.

Her ne kadar eleştiriler getirsek de kendimizden bildiğimiz Sadri başkan da İbrahim başkan da bizleri kaderimizle baş başa bıraktılar.

***

Yeni bir süreç var önümüzde.

Bize düşen görev Trabzonspor için mücadeleye devam etmek.

Sayımız her geçen gün azalsa da, vurulup yaralansak da, yere düşsek de ayağa kalkıp bu süreci lehimize çevirmek için omuz omuza vermeliyiz.

İlk hedefimiz, önümüzdeki olağan kongre.

Bu kongrenin en önemli unsuru 1500 civarında olduğu söylenilen yeni üyeler.

Büyük çoğunluğunun Eylül ayından önce oy kullanma hakları yok.

Bu yüzden kongre büyük bir olasılıkla Aralık ayında yapılacak gibi duruyor.

Aralık ayında yapılması muhtemel olan kongrede İbrahim başkan arkasında 1500 yeni üye ile aday olacak demek.

Böyle bir durumda muhalefetin oylarının en az ikiye bölünmesi durumunda seçimi tekrar kazanması muhtemel bir sonuç.

İstenmeyen bu sonuç camianın geleceğini biraz daha karartacak.

***

Sakın ola son günlerde İbrahim başkan aday olmayacak diye oluşturulan algıya kimse inanmasın.

Karşısındaki muhalefetin bu kadar dağınık olduğunu gördüğü sürece aday olma iştahının kesilmeyeceği ortada.

İbrahim başkanın ve uzantılarının olduğu bir seçimde muhalefet tek adayla temsil edilmeli.

Yoksa önümüzdeki yıllarda Trabzonspor küme düşürülebilir.

Hukuksuzluğun had safhada olduğu bir ülkede bu söylediğimiz çok uzak bir durum değil.

İbrahim başkanla her geçen gün bu sona yaklaşıyoruz.

***

İbrahim başkanla her geçen gün bu sona yaklaşıyoruz diyoruz çünkü onu destekleyenlerin büyük çoğunluğu Trabzonspor’dan önce ona taraftar olma yolunu seçmişler.

En büyük sorunumuz bu zaten.

Trabzonspor’dan önce kişilerin taraftarı olmak.

Maalesef algı seviyemiz bu.

Bu sorunu çözersek Trabzonspor’u gelecek kuşaklara daha güçlü bir şekilde emanet edebiliriz.