İkinci Yarı ne olur?

Trabzonspor'un Antalya'da oynadığı iki maçtan ilkini televizyondan, diğerini stadyumdan izleme şansına sahip oldum. Takıma takviye olmadığı gibi, mevcutların birçoğu bu maçlarda yer almadı, alanlar da bir, iki idmanla maça çıktı. Sezonun son maçında takımı bıraktığı iddia edilip Başkan tarafından yeniden görev başı yaptırılan Mustafa Hoca için fazlaca beklentiye girmenin de anlamı yok.

HOCA DEĞİŞ(E)MEDİ

Hocanın felsefesini biliyoruz. Her ne kadar "Eldeki malzemeyle ancak bu kadar olur" dese de, biraz geriye gitmek lazım. 1.Ligde görev yaptığı Tavşanlı Linyit ve son olarak 1461 Trabzon takımlarında rakibi forse eden bir oyun anlayışı zaten yoktu. 1461'de tüm takım fiziksel olarak varını yoğunu ortaya koyarken, sadece Sercan Kaya'nın istisna olarak bireysel yetenekleri ile ön plana çıktığını görüyorduk. Bazı maçlarda da Sercan'ın yanında Jebrin'i sayabiliriz.

Trabzonspor'a döndüğümüzde Sercan Kaya sayısının birden çok olduğunu görüyoruz. Malouda, Olcan, Adrian, Henrique / Emre, Colman...

HIZLI ÇIKIYORLAR AMA!

Mustafa Hoca'nın rakibi bozarak kazandığı topları hızlı adamların önüne servis etme düşüncesi ligde Trabzonspor'un en çok skor sağladığı ve başarılı olduğu hücum varyasyonudur. Diğerlerinin tamamı bireysel yeteneklerin günü kurtardığı goller. Olcan Adın'ın frikikleri bunun en güzel örneğidir. Başkası yok. Avni Aker'deki bile bir çok maçta mahkum oynayan bordo mavili takım, hep aynı düşünce ile sonuca gitmeye çalıştı. Uçta oynayan Paulo Henrique'nin mücadele gücüne karşın, skor yapmadaki eksikliğini artık bilmeyen yok.

Antalya'daki her iki maçta da Trabzonspor yine aynı anlayışı denedi. Elindeki oyuncu kadrosu da buna uygundu. Malouda'nın yokluğunda forma giyen Polonyalı Adrian; Olcan ve Yusuf'un önüne isteği topları atarak bu konuda, Fransız oyuncudan daha maharetli olduğunu gösterdi.

Seyirci; oyunun her dakikasına hükmeden, farklı hücum varyasyonlarını  uygulayabilen, kora kor mücadele edip rakibi karşısında ezilmeyen ve göze hoş gelen futbol oynayan bir takım istiyor. Bu şu anlık zor. Ne hoca, nede oyuncu kadrosu bu beklenti için fazlası ile hayâl.

Görevi bırakıp yeniden dönen Akçay'ın, bundan sonra futbolcular üzerindeki inandırıcılığı ise merak konusu!!!

TOPLA DAHA ÇOK OYNAMALILAR

Bir de özellikle Ajax maçının ikinci yarısında azda olsa topla oynama becerisi gösterdiler.  Trabzonsporlu oyuncular bu dakikaları daha da arttırabilirlerse ligin ikinci yarısında daha verimli olabilirler. Yani günü kurtarırlar. Colman ile Adrian'ın aynı anda forma giymesi, bordo mavili takımın orta sahasındaki pas yüzdesini arttırıyor. Hoca'nın "Başkan transferi" Malouda yerine Adrian'a aynı şansı tanıması hem takım hem de kendisi için sağlıklı olacatır.

MALOUDA, HAGİ, ALEX

Galatasaray Hagi'yi kadrosuna kattığında ununu elemiş, eleğini asmış bir oyuncu görünümündeydi. O Hagi, sarı kırmızılıların UEFA ve Süper Kupa kazanmasında başrol oynadı.

ALEX de Souza da benzer biçimde F.Bahçe'ye geldi. Koşmaması, takım oyununa katkı yapmaması eleştirilirken gol kralı oldu, şampiyonluk kazandırdı. (2010-2011 sezonu şampiyonu Trabzonspor'dur. Yeniden hatırlatalım. Onun içindir ki, Alex'in o sezonki başarıları şikeli olduğu düşüncesiyle dışarıda bırakıyorum.)

Trabzonspor taraftarı da Malouda için aynı beklentiye girdi. Başkanı çuvalla para saydı. Ne forma satışlarını patlattı ne de tribüne seyirci  çekebildi. Ama Malouda, ne bir Hagi, ne de bir Alex olmadı.

Malouda olsa olsa Marcelinho yada Musampa olur.  Lazaroni, Szymkowiak gibi bir ismi Marcelinho'nun şımarıklıkları yüzünden Trabzonspor'dan ve hatta futboldan koparmıştı. Szymkowiak'ın kaderini şimdilerde hemşehrisi Adrian paylaşıyor. Durumun özeti budur.

TRANSFER

Ronaldinho'dan Oscar Cordoza'ya kadar bir çok ismi duydunuz. Trabzonspor'un transfer yapabilmesi için öncelikle elindeki yabancılardan kurtulması gerekecek. Alanzinho, Janko, Malouda, Bosingwa, Adrian, Zokora, Colman, Bamba ve Henrique eldeki yabancılar.

Hafta içerisinde açıklanan yılın onbirindeki kaleci hariç on oyuncuyu buraya getirseniz, bu sezon Trabzonspor daha ileriye gidemez. Yukarı paragrafda Alanzinho ile başlayıp Henrique ile bitirdiğimiz yabancıların tamamı, popülarite meraklısı başkanlardan bize kalan miras değil mi?

GELECEK YIL BELİRSİZLİKLERLE DOLU

Hacıosmanoğlu'nun 2014-2015 sezonunda Başkan olarak devam etmemesi, devam etmesinden daha yüksek ihtimal. Hacıosmanoğlu yada başka birisi başkan olarak devam ederse etsin, Mustafa Akçay'ın gelecek sezon bu takımın hocası olarak devam etmeyeceğini düşünenlerdenim. 

Onun içindir ki alınacak her yabancı, kulübe maddi külfetle birlikte gelecek sezon daha da zorlaşacak yabancı kontenjanı açısından sıkıntı yaratacaktır.

Trabzonspor; Batuhan, Volkan Şen gibi oyuncularını elinden çıkaramamışken, yüksek maliyetli ve bol garantili yabancılarından kurtulma şansı yok denecek kadar azdır. Bu unutulmamalı.

Aynı şekilde, ilgilenilen Yekta, Özer ve kadroya dahil edilen Şahin Aygüneş'in hem ligin ikinci yarısında hem de gelecek sezon için bordo mavililere, 1461'den gelen gençlerden daha fazla birşey vereceğini sanmıyorum. 1461'den devre arasında gelen Gökhan'ın şans verildiği takdirde, hem Özer hem de Yekta'dan daha verimli olacağını düşünüyorum.

YERLİ HEDEFİ YÜKSEK OLMALI

Yönetimin (pardon yönetim kalmamıştı) Başkan'ın bordo mavili forma için yerli alternatifleri, kendi takımlarında forma şansı bulamayan Yekta ve Özer değil, oynadıkları takımlara katkı veren ve ileri süreçte Trabzonspor'a katkı verecek, Kayserili Salih Dursun ve Sefa, Antalyalı Emrah Başsan, Rizeli Sercan Kaya, Bursalı Serdar Aziz ve Şener, Karabüklü Erdem ve İshak gibi isimler olmalı...

Düşüncemi odur ki, devre arasında alınacak yabancının bordo mavili takıma katkısı yoktur, düşünülen yerliler de 1461'den gelen gençlerin önünü kapamaktan başka işe yaramayacaktır.

Trabzonspor eldeki kadrosu ile ligi tamamlamalı ve Avrupa'da gidebildiği yere kadar gitmelidir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Arif Çetin Arşivi

Yaraları sarma sezonu

29 Ağustos 2016 Pazartesi 09:59

Böyle taraftarlık olmaz!

24 Nisan 2016 Pazar 23:00

Ceket

19 Mart 2016 Cumartesi 18:34

Övünç madalyası "Ramazan Övüç"

07 Mart 2016 Pazartesi 08:21

Sürpriz Olmadı

07 Şubat 2016 Pazar 18:34

Milyon dolarlık topçu!

02 Şubat 2016 Salı 08:41

Trabzonspor Kazanamazdı

17 Ocak 2016 Pazar 18:56

3 maç 9 puan, sorunsuz yola devam

09 Ocak 2016 Cumartesi 23:28

Galibiyet ve kadro istikrarı

19 Aralık 2015 Cumartesi 23:25

Şanssızlığın böylesi

12 Aralık 2015 Cumartesi 21:49