İbrahim Değil

İbrahim Değil

Acaba ben de ölecek miyim?

“Herkes ölecek ama hep benim için bir istisna yapılabilir diye düşünmüştüm.” demiş yazar William Saroyan. Hepimiz öleceğimizi biliyoruz ama o istisna da aklımızın bir köşesinde.

Öte yandan işini şansa bırakmak istemeyenlerin bin yıllardır çabalayıp durduğunu da biliyoruz. Dağlarca gibi, “Ben nasıl yok olabilirim anlamıyorum / Dünya yok olabilir belki” diye düşünenler, olmayan bir iksirin peşinde dolanıp durmuşlar. Çin İmparatoru Huang mesela, ölümsüz olayım deyi her gün bir miktar cıva içmiş, sonrası malûm.

Bilgin Kurzveil müthiş bir tüyo verdi birkaç ay önce: 2030’lara dek hayatta kalabilirsek ölümsüz olabilecekmişiz. Nanobotlar (mini minnacık robotlar) kanımızda dolaşarak hasarlı hücre ve dokuları onaracakmış.

O denli iyimser olmayanlar ise “Yok, babam, kurtlara böceklere yem olacağız. Bari geride ölmez bir eser bırakalım da fâni âlemde adımız kalsın…” deyip kolları sıvayıp durur.

Çim biçme makinesi icat etmiş olsa daha çok para kazanacağını söyleyen Mihail Kalaşnikov, tasarladığı otomatik silah sayesinde adını ölümsüzler arasına büyük harflerle yazdırdı. İdam cezasına karşı olan Doktor Joseph Giyotin, insanların daha acısız biçimde öldürülmesini amaçlıyordu. Bilahare soyadından utanacak olsa da ölümsüz fâniler arasına katılmayı başardı.

Sonradan, "Bir insanın daha önce yaptığı iyi işler onu savunacaktır." diyerek kendini savunan Oppenheimer ise "Atom bombasının babası" sıfatıyla ölümsüzlüğe erdi.

Onlar kadar yetenekli olmayanlardan biri -bir bedevi- de adının ölümsüz olmasını istiyormuş lakin ne yapsa faydasız. Bir gün aklına parlak bir fikir gelmiş: zemzem kuyusuna bevletmek. Böylece adı uzun zaman dillerde dolaşacak. Düşündüğünü yapmış, sonrasında insanlar kendisini döve döve katletmişler. Bu kötücül adamı meşhur etmemek için de o günden sonra hiç kimse adını anmamış, adının yerine “bevvali çehi zemzem” (zemzem kuyusuna işeyen) demişler; eyvahlar olsun!..

Biraz daha aklı başında olanlardan, bir hayrat yaptırıp kendisinin yahut sevdiğinin adını yaşatmak isteyenler de çoktur. Mesela, birkaç hafta önce yakalanan, 24 yıl hapis cezası mevcut yerli bir uyuşturucu baronu, trafik kazasında ölen oğlunun adını yaşatmak için 8 okul yaptırmış. Böyle, rengi ak mı kara mı bilemediğimiz paralarla yaptırılan başka yapılar da vardır ki adlarını andıkça hayırseverlerini yâd edip dururuz. Bu da boynumuzun borcudur, gayri n’eyleyek?
Üstün bir yeteneği ve parası pulu olmayan fânilerinse ancak hayırlı bir evlat yetiştirip dünyada öylece iz bırakmaları mümkün olmaktadır. Örnek hayırlı evlat: işte, ben.

Aydın’da Barış, Bağcılar’da Ümit Yaşar, tartıştıkları oğulları tarafından öldürüldü. Muğla’da Emrecan, Kırşehir’de Mehmet, para yüzünden kavga ettikleri annelerini öldürdüler. Bayrampaşa’da 20 yaşındaki Emre, nedendir bilemiyoruz, hem annesini hem babasını öldürdü.
Böyle istisnai binlerce örnek var ama bu olaylar gözümüzü korkutmasın. Geride güzide bir eser bırakmak için mücadeleye devam!..

NOT: “Lastiği Patlak Trende Hiçbir Yere Giderken” ve “Gamlı Tosbağa Bilgelik Okulu” kitaplarının yazarı İbrahim Değil de yazıp çizdikleriyle ölümsüzler kervanına katılacağını sanmaktadır; heyhat!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
5 Yorum
  • Bülent Zafer / 02 Ekim 2023 Pazartesi 09:08

    Sağol varol hocam kalemine sağlık

    Yanıtla (1) (0)
  • Ayraniç / 01 Ekim 2023 Pazar 18:27

    Çoğumuz Ssürekli hayır duasında bulunur ve hayırlı yolculuklar, hayırlı geceler, hayırlı işler vb. İyi dilek temennilerinde bulunuruz fakat azımız Yüce ALLAH tan hayırlı ölüm isteriz. Haberleri izledikçe ve yazılanları okudukça bu duanın ne kadar önemli olduğu ortaya çıkıyor.

    Yanıtla (1) (0)
  • Ali Kemal Cinemre / 01 Ekim 2023 Pazar 09:52

    Bütün dünyayı, silkinip yükleriyle beraber sırtımdan atmak gibi düşünürüm bazen ölümü.

    Yanıtla (1) (0)
  • Umut Şahin / 30 Eylül 2023 Cumartesi 15:24

    Bildiğimiz yaşam türleri arasında öz farkındalık sahibi olan ve öleceğini bilen tek türüz. Bu hem motivasyon hem de lanet. Çocuk yapıyor olmamızın da kaynağı. Şahsen ölümlü olduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum. Bir gün biteceğini bilmek, huzur veriyor. Yükümü azaltıyor.

    Yanıtla (1) (0)
  • Metin Günaydın / 30 Eylül 2023 Cumartesi 13:07

    Güzel bir kelimedir fani

    Yanıtla (0) (0)
İbrahim Değil Arşivi

Şu hain serçeler…

20 Nisan 2025 Pazar 09:22

Vicdanım rahat!

13 Nisan 2025 Pazar 11:53

“Kremlin Sarayı’nı maviye boyat”

05 Nisan 2025 Cumartesi 11:37

Yanılgılar

22 Mart 2025 Cumartesi 13:57

Sayın Beyefendi Hazretleri

15 Mart 2025 Cumartesi 10:04

Doğrular, yalanlar

08 Mart 2025 Cumartesi 10:08

Hakkımızı Nasrettin Hoca arasın

01 Mart 2025 Cumartesi 12:54

Eskiden adalet mi vardı?

22 Şubat 2025 Cumartesi 09:49