İşsizlik çığ gibi büyüyor, işsizlik oranı şu kadar, bu kadar, işsizlerin sayısındaki artış korkutuyor
Siyasilerin ağızlarından eksik etmediği ve medyada sık sık karşılaştığımız bir haber başlığıdır İşsizlik
Bu hafta bu konu üzerinde, kendi görüşlerimi sizlere yansıtmak istedim.
Sayıları çok olmamakla birlikte gerçek manada işsizler mutlaka vardır, bir işe ihtiyacı olup evine bir dilim ekmek getirmek için can atanlar mutlaka vardır.
Onlara bir diyeceğim yok.
Ama, çalıştıkları işin değerini bilmeyenler, işsiz olup ta iş beğenmeyenler var ya. Onlara bir çift sözüm var.
Gazetelerde sık sık iş ilanları görüyorum. Bu iş ilanını veren arkadaşlarımın bazıları ile bu konuda sohbetler ettim. Ne oldu çalıştıracak eleman arıyordun buldun mu diye sorduğumda aldığım cevaplar beni hayrete düşürücü.
Öncelikle iş arayanların pek çoğu çalışmak için değil, yatmak için iş arıyorlar. Asıl amaçları da iş bulmak değil onların, iş olarak gördükleri bir devlet kurumuna kapağı atmak.
Devlet kapısına kapağı atmak için uğraş verdikleri süreç içerisinde de Ya kafama göre geçici bir iş bulup bir süre idare edeyim düşüncesi.
Ama şartları var haaa!... Öyle her ortamda her işte çalışmazlar.
Bir kere masa başı olacak,
Çalışacakları ortam modern ve konforlu olacak,
Masaları olacak.
Yetmez,
Masalarında telefon ve bilgisayarları da bulunacak,
Bu kurumda şu işi, bu işi yapar mısın sorusuna da verilen cevap;
Bilgim ve tecrübem yok ama kısa sürede öğrenirim, daha önce hiç çalışmadım
O da tamam
Öğretiriz...
Hemen karşı soru;
Ne kadar maaş vermeyi düşünüyorsunuz?
Asgari ücret ve sigorta ile başlayacaksın, işi öğrenip verdiğin performansa göre bu ücret artar.
Asgari ücret mi, yok kusura bakmayın çalışamam.
Güle Güle o zaman.
Bir de hasbelkader az çok bir bilgiye sahip olup ta kendilerini vazgeçilmez sananlar var ki...
Allah tüm vicdanlı işverenleri onlardan korusun.
Her şeyi "hallederiz" derler, hiçbir şey yapmazlar,
Gök gürültüleri gibidirler gürlerler de gürlerler, ama hiç bilmezler ki işi bitiren yıldırımdır.
Hiçbir şekilde zora girmeyip sorumluluk almazlar,
"Kurum zarar ederse işsiz kalırım" diye takmazlar,
"Patron vicdanlı bana onun için sabrediyor" düşüncesini zaten anlayamazlar.
Şimdi sen gel de bu ülkede işsizlikten bahset.
İş arayan iş beğenmez, işi bilen bulunmaz, işi olan saygı gösterip değerini bilmez.
Bence, bu ülkede işsizlik sorunu yok.
Tembellik,
İş beğenmemezlik,
Vurdumduymazlık,
Ve
Kalifiye eleman yetersizliği var.
Çalıştıkları işin değerini bilmeyenler, işsiz olup ta iş beğenmeyenler işsiz kalmaya mahkumdurlar. Gerçek işsizlerle bunlar ayırt edilmelidir.